08.02.2016, 14:16

Gürcistan KUK Toplantısı

Bu hafta Ulaştırma Bakanlığımız ile beraber Batum’da Gürcistan Türkiye KUK toplantısını gerçekleştirdik. En yoğun geçiş yapılan kapılardan biri olan Sarp Sınır Kapısı, gerek fiziki yapısı gerekse de bürokratik engellerden dolayı işlemez duruma geldi. Bu durum sıkıntı yaratıyor, insanlar büyük eziyet çekiyor. Oradaki eziyet de ilişkilere yansıyor. Tabii ki Ulaştırma Bakanlığı ve Gümrük Bakanlığı temsilcileriyle oradaki ticari ataşemiz toplantılara katıldılar. İki taraf da iyi niyetli, sadece regülasyonlarda ufak tefek sıkıntılar var. Ancak kaçakçılık konusunda alınmak istenen tedbirler insanlara eziyet çektiriyor. 

Sınır kapılarımızdaki fiziki durum sıkıntılı
Sarp Kapısında bizim taraf özellikle çok dar bir alana sıkışmış. Biz, çıkışların kontrol altına alınması için, mesela Hopa otogarında  araçların son kontrollerinin yapılmasını talep ettik. Bagajlar Hopa’da mühürlenmeli ve kapıdan toplu taşıma üstünlüğünü kullanarak otobüslerin transit geçmesi lazım. Aynı durum Batum Otogarında da var. Kapıda yapılan işlemlerin bazıları geriye çekildiğinde geçişler de hız kazanacak. Oradan günde 500-600 TIR gelip geçiyor, bundan TIR’cılar da şikayetçi. Sebze yüklü araçlar var. Sebzelerin bozulmaması, ihracata engel olmamak için geçiş üstünlükleri var, ama insan unsurunun da aynı anlayışla dikkate alınıp geçişlerin hızlandırılması lazım. 

Formalite işlemler
Özellikle tarifeli taşımacılıkta veya tarifesiz taşımacılıkta kapıda yapılan bazı formalite işlemlerin Batum veya Hopa otogarlarında yapılmasının işleri çok kolaylaştıracağını ifade ettik. Bu, aynı zamanda TOBB ve UND’nin de konusu, oraya yatırım yapılması lazım. Gümrük Bakanımızın kapılardaki geçişleri hızlandıracak tedbirleri aldığını biliyoruz. Ama bunlar ne kadar hızlı olursa, sıkıntı o kadar az olacaktır. Yaz aylarında, hafta sonları yoğunluk daha bir artıyor. Batum turistik bir kent. Gürcistan’dan Türkiye’ye ciddi sayıda kısa vadeli gelen giden insanlar var. Bu insanların taleplerini doğru yönetip, akış hızını artırmamız lazım. Bürokratik engeller, formalitelerin azaltılması, bazı işlemlerin otogar içine çekilerek sınır kapılarındaki trafik sıkışıklığının önlenmesi, büyük yarar sağlayacaktır. İlişkiler her geçen gün daha da artıyor. Batum’da büyük yatırımlar var. Artan bu ilişkiler de beraberinde bazı kolaylıkların getirilmesine zorunlu davet çıkartıyor.

B2 belgeleri ile çıkış
Kaçakçılık var, bu bir realite. Orada bazı taşımacı kuruluşlar, akaryakıt fiyatları çok ucuz olduğu için zorunlu olarak birkaç kere gidip petrol getiriyorlar.  Bakanlık, daha önce biliyorsunuz, zorunlu olarak yüzde 25 doluluk oranını getirmişti. Bir taraftan yüzde 25 dolu olmak zorundasın diyor, bir taraftan tarifeni yapmazsan 1470 lira ceza keserim diyor. Bu da çok yaman bir çelişki. Bu arada UYOF bu konuda dava açarak kazandı. UYOF’a da teşekkür ediyoruz. 
Tamamen petrol kaçakçılığına dayalı çok lüzumsuz geçişler var orada. B2 oraya, günde bir seferden fazla niye gider? Burada arz talep yönetimi ile bu sürecin doğru yönetilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Kaçakçılığın önüne geçmek için ulaşımın önüne engel koymak doğru değil. Bakanlık şu anda yeni bir çalışma da yapıyor. Bir önceki yapılan sefer sayıları, doluluk oranı ortaya koyarak, belirli bir doluluk oranını faaliyet raporlarında göstermek kaydı ile sefer düzeyinde sefer sayısı düzenlenebilir. Burada doluluk oranı mesela yüzde 60’ı geçtiyse bir firma, o zaman ikinci sefer yapma hakkı verilebilir. Bir başka seçenek de, karşı tarafta satılmış yolcu taahhüdünde bulunacaksın. Birtakım düzenlemelerin yapılması kaçınılmaz, çünkü Türkiye ile Gürcistan arasında çok ciddi petrol fiyat farkı var bu da iştah kabartıyor ve bazı taşımacılarımız bunu istismar ediyor. 

Mesafeye göre yakıt 
Uluslararası taşımada hat esası getirilsin. Eğer bir araç Sarp Sınır Kapısı’ndan çıkıp İstanbul’a kadar gelecekse ona göre akaryakıt verilsin. Trabzon’a gidiyorsa, ona göre… Samsun’a gidiyorsa ona göre… Böyle bir hat esası uygulamanın kontrol edilmesi şartıyla kaçakçılığı engelleyebilir. Ancak Gürcistan’ın mevzuatı bize benzemediği için karşılıklı bir eş uygulama yapamıyoruz. Gürcistan tarafına mevzuatların uyumlu hale getirilmesini talep ettik. Üzerine çalıştıklarını, yeni bir yasa çıkaracaklarını söylediler. 

AVTER’in yatırımı
Türk yatırımcısı AVTER, biliyorsunuz orada, ciddi bir otogar yatırımı yaptı. ancak yüzde 80’i atıl durumda. Kimse kullanmıyor, yabancı sermayeyi korumaları gerektiğini söyledik. Gürcistan’da otogar kullanma mecburiyeti var ama herhangi bir apartmanın altı da otogar olarak görülüyor. Orada otogar tanımının getirilmesini talep ettik. Bizim asıl meselemiz yaptığımız yatırım. Bize otogar yaptıran, Gürcistan tarafıdır. Devlette süreklilik vardır. Verilen sözler tutulmalıdır. Yaklaşık 60 milyon dolarlık bir yatırım bu. Batum, yarın öbür gün Gürcistan’ın kongre ve fuar merkezi olacak konumda güzel bir şehir. Otogar tanımı belirlensin ve mevzuata konsun. Toplantıda, “Biz kimsenin önünü kesmek için değil, ama biz kendi hakkımızı korumak zorundayız” dedik. Biz çok ortaklı bir şirketiz. Ortaklarımızın hakkını aramak durumundayız. 

Binali Yıldırım ile görüşeceğiz
9 Şubat Salı günü Ulaştırma Bakanımız Sayın Binali Yıldırım ile İstanbul Ticaret Odası’nın ev sahipliğinde, “Kara Ulaşımında Verimlilik ve 2023 Vizyonu” konulu bir toplantıda bir araya geleceğiz. Bu toplantıda hedef, Türkiye’nin ulaştırma ana planının hedeflerinde otobüsçülüğün yerini belirlemektir. Amacı ise karayolu yolcu taşımacılığının rolünü önemsetmek, farkındalık yaratmak ve kendimizin ihtiyacı olan düzenlemelerin diğer taşıma sistemlerine paralel olarak yapılmasını temin etmektir. Bütün meslek gruplarımız, Odalar Birliği içindeki unsurlarımız, başkanlarımız yaşanan sorunları bildirecek ve çözüm önerilerini dile getirecekler. Dile getirilenler üzerinden sonuç bildirgesini hazırlayıp Bakanlığa göndereceğiz. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159