17.11.2014, 17:05

Servisler yasaklanabilir mi?

Geçtiğimiz hafta servislerin yasaklanmasına ilişkin bir planlama kararı yayımlandı ve bazı taşımacıları çok fazla ilgilendirdi. Büyük gürültü koparan bu konu üzerinde durmayı gerekli görüyorum. Servisler gerçekten yasaklanabilir mi? Hangi şartlarda yasaklanabilir?

Demokrasi hak ve özgürlüklerin güvence altında olduğu bir düzendir. Demokrasilerde hak ve özgürlüklere saygı duyulur. Bunlar kaldırılmaz hatta kaldırılması bile düşünülmez. Bunun karşısında olanlar çoğunluk olsalar da hak ve özgürlüklerin özüne dokunulmaması, esastır. Peki, neler özgürlüktür, neler haktır? Biraz da bunun üzerinde durmak gerekir. Ben bu ayrımları net olmayan iki konu üzerinde şöyle görüş belirtmek isterim. Özgürlükler sadece yasalarla insanlara verilir ve güvence altına alınır. İnsanlara özgürlüklerin kullandırılması için, çok bir şey gerekmez, sadece tanımak yeterlidir. Ancak haklar bunun biraz daha ötesindedir. Örneğin sosyal güvence hakkı, eğitim hakkı dediğimizde bunları devletin insanlara sunması ya da sunulmasını sağlaması gerekir. Bunlar maddi külfetler de yükleyebilirler, ama özgürlük çoğu zaman külfet gerektirmeksizin, insanlara tanınan serbestlikler olarak düşünülebilir.

Ulaşım hak mı özgürlük mü?

Kanaatime göre ulaşım tamamen özgürlüktür. Devlet hiç kimseye bir yerden bir yere gitme imkanı sağlamak, öyle bir hak vermek, kimseye araç otobüs bilet vs. sağlamak zorunda değildir. Ama insanların bir yerden bir yere istedikleri gibi gidebilme özgürlüğünü sağlamak devletin görevidir. Bu işte, sadece ortam ile ilgilidir. Ancak özgürlüklerin kullanılabilmesi için de tabii ki buna ilişkin altyapıların bulunması gerekir. Yani ‘bir yerden bir yere gitmek serbest’ demekle olmaz. Gidebilmek için havayolu, karayolu, denizyolu, demiryolu araçlarının bulunması ve seferlerinin olması gerekir. Keza insanların ticari olmayan kendi araçlarıyla da aynı seyahatleri yapabilmesinin ortamının sağlanması gerekir. Dolayısıyla sistemin kurulması ve işler halde tutulması devletin görevidir. Bundan sonrası da, tamamen kişilere kalmıştır. 

Ulaşım özgürlüğü sınırlanabilir mi?

Şüphesiz ki özgürlüklerin kullanılmasında da bazı sınırlamalar olabilir. Kamu menfaatleri gereği bazı kısıtlayıcı önlemler alınabilir, bazı yollar tümüyle yasaklanabilir. Bazı meydanlar kapatılabilir ama burada özgürlüklerin özüne dokunulmaması, esas olmalıdır. Keza bu sınırlamalarda kamusal bazı menfaatler de gözetilebilir. Örneğin, toplu taşıma araçlarının işletilmesinde toplumun menfaati olabilir. Ama bu dahi insanların illa toplu ulaşım sistemleri ile seyahate zorlanması anlamına gelmez. Bu yönüyle bakıldığında servislerin de yasaklanması gibi bir şey düşünülmemelidir. Şüphesiz ki, servisler daha büyük toplu taşıma araçlarına göre daha fazla enerji tüketen, daha fazla imkan kullanan araçlar olarak görülebilir. Böyledirler ama servislerden çok daha kötü olan araçlarımız bulunmaktadır. Bunlar özel araçlarımız ile taksi türü daha küçük hacimli taşıma araçlarıdır. Burada, taksilerle özel otomobiller arasında neredeyse bir fark yok gibidir. Sadece bir taksinin birden fazla otomobilin yaptığı işi yapabilmesi ve daha az park yerine ihtiyaç duyulması gibi bir olumluluktan bahsedilebilir. Yoksa bunun ötesinde, taksilerin de özel otomobillerden önemli bir farkı yoktur. Ancak servis araçları ise gerek özel otomobillere gerekse taksilere göre çok daha fazla insanın seyahatine imkan vermeleri bakımından otomobil ve taksilerden çok daha olumlu özelliktedirler. Eğer özel araçları ve taksileri yasaklayamıyorsanız, servis araçlarını yasaklamak için de herhangi bir gerekçeniz bulunamaz. Bunu, enerji verimliliği vs. ile açıklayamazsınız. Eğer enerji verimliliğiyle o servisleri yasaklamayı düşünüyorsanız, çok daha verimsiz olan otomobilleri ve taksileri yasaklamalısınız. Eğer bunları yasaklayamıyorsanız, servis araçlarını da yasaklamamanız gerekir. Yoksa özgürlüklerin özüne dokunulmuş olur. Çünkü servis araçları kişilerden menfaat sağlarlar. Kişiler üzerinden finanse edilirler. Devletin bunlar için herhangi bir kaynak kullanması vs.si yoktur. Bu şekilde, devlete yük olmayan araçlar hiçbir gerekçe ile yasaklanamaz. Ancak tüm araçlar yasaklandığında; (bir yolda, bir meydanda vs.) eşitlik için diğerlerinin de, kısıtlanmasından ve yasaklanmasından söz etmek mümkün olabilir. 

Devletin servis araçları

Bildiğimiz gibi devlet kendi çalışanlarına da servis aracı hizmeti vermektedir. Bunun bir hak olup olmadığı çalışanlar için tartışmalı bir konudur. Hiçbir yerde ‘devlet, çalışanlarına mutlaka servis aracı sağlamak zorundadır’ diye bir hüküm bulunmamaktadır. Devletin çalıştırdığı insanlara servis hizmeti sağlamasının sosyal faydaları olduğu da bir gerçektir. Eğer bu sosyal faydanın başka araçlarla, örneğin toplu taşıma araçlarıyla, raylı sistemlerle sağlanması söz konusu edilebilirse, o zaman servis araçlarının kaldırılması yerine bu sosyal faydanın başka araçlarla sağlanması durumu gündeme gelebilir. Belirtildiği gibi burada devletin kendi kaynaklarını kullanarak işlettiği, kamu servis aracının durumundan söz ediyoruz. Bunlar ise kişilerin parasını kendileri ödeyerek aldığı servis hizmetleri ile bir tutulamaz. Bu yönüyle servis hizmetinin yasaklanmasından, kaldırılmasından ancak devlet taşımaları boyutunda söz etmek mümkündür. Diğerleri için bir yasaklama düşünülemez. Düşünülebilecek bir yasaklama seyahat özgürlüğünün sınırlarını zorlamak olacağı için pek de doğru olamayacaktır. Bu yönüyle servis araçlarının kısıtlanması gibi bir endişe de duyulmamalıdır. Nitekim konu ile ilgili açıklama yapanlar da zaten okul servis araçlarının yasaklanmasının söz konusu olamayacağını söylemişlerdir. 

Son olarak şunu da söylemek gerekir ki servis araçlarının yollarda fazla trafik yarattığı şeklinde bir gerekçe sunulabilir. Ama bu gerekçe de iddia edilmekle birlikte ispatı zordur. Başta da belirttiğim gibi özel otomobil ve taksi türü daha küçük araçlar daha fazla trafik yoğunluğu yaratmakta ve daha az kişi taşımakta. Eğer onların yarattığı trafik yoğunluğundan şikayet edip onları yasaklayamıyorsak, servis araçlarını da yasaklamayı düşünmemeliyiz. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159