banner69

TEMSA ve ASELSAN ortak üretimi ilk yüzde 100 milli elektrikli otobüs Avenue EV “yola çıktı”

banner113

Türkiye otobüs pazarının lider markası TEMSA ve Türk Savunma Sanayisinin lider kuruluşu ASELSAN güçlerini birleştirdi. İki kuruluş, Türk otomotiv sanayiinde ilk %100 yerli elektrikli otobüsü Avenue EV’i geliştirdi.

banner114
TAŞITLAR 07.12.2016, 13:53 07.12.2016, 16:39 Taşıma Dünyası
TEMSA ve ASELSAN ortak üretimi ilk yüzde 100 milli elektrikli otobüs Avenue EV “yola çıktı”
Çevreci ve yenilikçi özellikleriyle dikkat çeken Avenue EV; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Orhan Akbaş, ASELSAN Yönetim Kurulu Başkan Vekili Murat Üçüncü, Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Mehmet Hacıkamiloğlu, TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, ASELSAN Genel Müdürü Dr. Faik Eken ve ASELSAN Genel Müdür Yardımcısı Y. Suat Bengür’ün katılımıyla tanıtıldı. 

Yenilikçi elektrikli otobüs Avenue EV’i geliştirmek için iş birliği yapan Sabancı Holding kuruluşu Türkiye’nin lider  otomotiv şirketlerinden TEMSA ile Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı'nın bir kuruluşu ve  Türkiye'nin öncü savunma sanayi firması ASELSAN, 7 Aralık’ta Sabancı Center’de düzenledikleri basın toplantısında Avenue EV’in öne çıkan özelliklerini davetlilerle paylaştı.  

8 dakikada tam şarj

Global ihtiyaçlar göz önüne alınarak, çevreci bir bakış açısıyla geliştirilen Avenue EV, fosil yakıt yerine sürdürülebilir bir enerji kaynağı olan elektrikle çalışıyor. 8 dakikada tam şarja ulaşabilen hızlı şarj özelliği sayesinde duraklarda kısa süreli şarjlarla kesintisiz hizmet sunuyor. Elektrikli çekiş sistemi ile sıfır karbon emisyonuna sahip çevreci otobüs, aynı zamanda sessiz, konforlu, yüksek performanslı ve son teknolojiyle donatıldı. Klima sistemleri ile yolcu kabini hem soğuk hem de sıcak havalarda konforlu seyahat imkânının yanı sıra araç içi internet ve veri bağlantısı opsiyonu da sunuyor. Avenue EV; 35 oturan, 52 ayakta ve 1 tekerlekli sandalyeli yolcu alabiliyor. Geniş iç hacme sahip Avenue EV, ASELSAN'ın geliştirdiği yüksek verimli, hafif ve yüzde 100 yerli elektrikli çekiş sistemi sayesinde uzun süre bakım gerektirmeden yüksek verimle hizmet verebiliyor. Araç, tek sarjla 50-70 km gidebiliyor.

TEMSA bizim gurur kaynağımız

Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul basın toplantısında şunları söyledi: “Türk mühendisleri tarafından geliştirilen yenilikçi ve konforlu TEMSA marka araçların 66 farklı ülkeye ihraç edilmesinden büyük gurur duyuyoruz. Türkiye'de yerleşik 243 Ar-Ge merkezi içerisinde en iyi uygulama örnekleri arasında yer alan TEMSA Otobüs Ar-Ge merkezi Sabancı Topluluğu için büyük bir gurur kaynağıdır. Sabancı Topluluğu olarak inovasyon ve AR-GE bizim çok önem verdiğimiz iki konu… Faaliyet gösterdiğimiz her alanda ülkemize, çevremize, iş ortaklarımıza ve çalışanlarımıza değer katmak en büyük önceliğimizdir. Bu anlayışla, bizimle aynı yaklaşıma sahip tüm şirketlerle iş birliği yapmaktan gurur duyuyoruz. İşte TEMSA ve ASELSAN’ın ortak çalışması ile geliştirilen yüzde 100 yerli Avenue EV modern şehirlere yakışan, ileri teknoloji ürünü, temiz ve sessiz bir şehir içi toplu taşıma çözümüdür. Yüzde 100 Türk mühendislerince geliştirilen bu otobüs; yüksek verimli, hafif ve yüzde 100 yerli çekiş sistemiyle dikkat çekiyor. Bu başarılı iş birliği bize büyük gurur veriyor.”

ASELSAN Türkiye’de yapılamayanı yapıyor


ASELSAN Genel Müdürü Dr. Faik Eken ise şunları dile getirdi: “ASELSAN olarak 41 yıl önce kurulduğumuz günden beri hep Türkiye'de yapılamayanı yapmaya odaklanıyoruz. 2015 yılında TEMSA ve ASELSAN ekiplerimiz, TÜBİTAK TEYDEB desteği de alarak başlattıkları proje ile belediyelerin şehir içi toplu taşıma ihtiyacını karşılayabilecek özgün bir otobüs geliştirdi. ASELSAN olarak; elektrik motorunu, motor sürücü birimini, araç kontrol birimini, sürücü gösterge panelini, güç kontrol birimlerini, araç batarya yönetim sistemini özgün olarak 10’dan fazla sayıda yerli alt yüklenicimiz ile tasarladık ve yerli üretme imkânı kazandık. Geliştirilen otobüste yeni bir teknik olan bataryaların hızlı şarj imkânı bulunmakta ve bu sayede otobüsler rotalarında belirlenecek duraklarında çok kısa sürede tam şarjlı hale gelebilmektedir. Bu proje Türkiye’nin kendi elektrikli araçlarını, otobüslerini, otomobillerini geliştirebileceğini göstermesi açısından çok önemli bir örnek teşkil etmektedir.”

TEMSA’nın ihracat oranını %80’e çıkartmak için çalışıyoruz

Sabancı Holding Sanayi Grubu Başkanı Mehmet Hacıkamiloğlu sanayi grubu olarak global şirketlerle rekabet içerisinde olduklarını aktarırken, sözlerine şöyle sürdürdü: “Endonezya’dan Amerika’ya ürünlerimizi müşterilerimizle buluşturuyoruz. Bunu milli bir görev ve sorumluluk bilinciyle yapıyoruz. Çünkü, biz Türkiye’ye inanıyor ve güveniyoruz. Kendimizi Türkiye’nin Sabancı’sı olarak adlandırıyoruz. Türkiye’nin rekabetçiliğinin de ancak katma değerli üretimle mümkün olduğunu biliyor ve bunun için çalışıyoruz. Her yıl 400 milyon USD yatırım yapıyoruz. Tamamen Türk mühendislerinin eseri olan ürünümüzün de müşterimize sunmaktan büyük gurur duyuyoruz. Umuyoruz ki, bu ürünümüz de global pazarlarda kendine yer bulacak ve TEMSA’nın bayrağını daha da yukarıya taşıyacak. Önümüzdeki dönemde TEMSA’nın bugün %50’lerde olan ihracat oranını %80’lere çıkartmak için canla başla çalışıyoruz. Bunu da bugün lansmanını yaptığımız ürünler gibi katma değerli ürünlerle başaracağız.”

ASELSAN ve TEMSA iş birliği yeni bir dönemin başlangıcını müjdeliyor 

“Yüzde yüz yerli ilk elektrikli otobüs üretimi gerçekleştiren ve Türk otomotiv sanayiinde yeni bir dönemin de başlangıcını müjdeleyen bir şirketin genel müdürü olmaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyorum” açıklaması ile konuşmasına başlayan TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, “Yüksek performanslı ve yeni nesil Avenue EV’i Türk Savunma Sanayisinin lider kuruluşu ASELSAN ile birlikte geliştirdik. İki lider kuruluş bu süreç içerisinde büyük bir uyum içinde çalıştı. Bu iş birliğimiz sadece elektrikli otobüs üretimi boyutunda da kalmayacak ve sürdürülebilir bir dünya için, çevreye duyarlı ürünler geliştirmeye devam edeceğiz” dedi. Çelik, Avenue EV’in öne çıkan özellikleri hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

Temsa’ya, otomotiv sektörüne ve ülkemize hayırlı olsun

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü’de Avenue EV lansmanında yaptığı konuşmada, Avenue EV elektrikli otobüsün Temsa için otomotiv sektörü için, Türkiye için hayırlı olmasını diledi. Bakan Özlü, “1968 yılında kurulan Temsa, bugün ülkemizin otobüs, midibüs ve hafif ticari kamyon üreticilerinden birisi haline geldi. Üretimdeki bu başarısını ihracata da yansıttı ve bugüne kadar 66 ülkeye 10 binden fazla araç ihraç etti. Temsa’nın yaptığı üretim kadar sektöre getirdiği yenilikleri de çok çok önemsiyoruz. Akıllı ve dijital otobüsler ve elektrikli araçlar gibi alanlarda yapılan çalışmalar büyük bir değer taşıyor. Temsa’nın  Türkiye’de Ar-Ge merkezi sertifikası alan ilk şirket olması, zaten bu konuya karşı nasıl bir hassasiyet taşıdığını gösteriyor. Bugün lansmanını yaptığımız Avenue EV işte bu hassasiyetinin bir neticesidir. Temsa ve Aselsan’ın ortak üretimi olan bu araç, ülkemizin ilk yüzde yüz milli elektrikli otobüsüdür. Bu otobüsün sahip olduğu özelliklerle ülkemizin şehiriçi ulaşımına yeni bir soluk getireceğine inanıyorum. Bu vesileyle bu aracı geliştiren Temsa’yı ve bu aracın motorunu geliştiren Aselsan’ı yürekten kutluyorum” diye konuştu.  

Yerli üretim ve alımlar teşvik edilecek

Ekonominin lokomotifinin sanayi, sanayinin lokomotifinin de otomotiv sektörü olduğunu belirten Bakan Özlü, “Otomotiv sektörü üretim, gelir, ihracat,  Ar-Ge harcamaları ve istihdam gibi alanların hemen hemen hepsinde ülkemizin en önde gelen sektörüdür. Geniş bir yan sanayiyi destekleyen bu sektör finans, sigorta, ticaret servis, lojistik gibi alanlar içinde büyük önem taşıyor. 1950’li yıllardan beri üretim yaptığımız bu sektörde, 2015 yılında dünyanın en büyük 15’inci üretim merkezi haline geldik. 2015’te traktörleri katarsak 1 milyon 410 bin araç ürettik. Bu tarihi bir rekordur. Bu yıl ise bu rekoru daha da geliştiriyoruz. 2016 yılının ilk 10 ayında otomotiv üretimi geçen yıla göre yüzde 7 oranında artış gösterdi. Bu yıl üretimdeki bu artış kadar kapasitesi artışı açısından da çok verimli bir yıl oldu. Bu yıl içinde birçok firma yeni yatırımları hayata geçirdi. Yeni modellerin üretimine başladı. Türkiye ekonomisi ile  endişe duyanlara verilen en iyi cevabın işte bu tür yeni yatırımlar olduğuna inanıyorum. Temsa’nın da bugün tanıtımını yaptığımız bu aracı en kısa zamanda banttan indireceğine bütün kalbimle inanıyorum. Bu yeni model sektör için büyük önem taşıyor.

AB’nde otobüs ve hafif ticari araç üretiminde 1’inci, kamyon üretiminde ikinciyiz

Dünyada çevre dostu ve alternatif yakıt tüketen araçlara  her geçen ilgi artıyor. Türkiye’nin ticari araç sektöründe lider pozisyonunu sürdürebilmesi yeni teknolojilere adapte olmasını gerektiriyor. Bu açıdan yerli imkanlarla bir otobüs üretilecek olması beni çok mutlu ediyor. Otomotiv sektörü bizim için çok önemli bir sektör. Bu sektör yan sanayi ile birlikte en büyük ihracat kalemimizi oluşturuyor. Bu yıl ihracatımızda bir düşüş olmasına rağmen otomotiv sektöründe ihracatında artış var. Bu yılın ilk 10 ayında otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 12 arttı. Sektörün ihracatı dolar ve Euro bazında ise yüzde 10 artış gösterdi. Bu rakamlar otomotiv sektörünün ne kadar güçlü olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.Ülke olarak bu güçlü sektörü daha da rekabetçi hale getirmemiz gerekiyor. Bunu sağlamak için özellikle yeni nesil teknolojilere, araç elektroniğine, araç kontrol sistemlerine, yakıt ve malzeme teknolojilerine özel bir önem vereceğiz. Sektörün geleceğine damga vuracak olan bu alanlarla ilgili Ar-ge çalışmalarına yoğunlaşacağız. Özellikle yan sanayimizi gelecek projeksiyonlarına uygun şekilde tabi kılacağız. AR-ge tasarımı IP hakları bize ait olan üretimdeki payını artıracağız. 

Bir Türk otomobil markasını oluşturacağız. Böyle bir markanın varlığı otomobil sektörüne bir bütün halinde güç katacak. Yerli üretim çok önemli bir meselemiz. Bu meselenin çözümü öncelikle yerli tüketimle mümkün olacak. Küresel bir dünyada yaşıyoruz. Elbette ithalatta yapacağız. Ancak fiyat ve kalite farkı olmayan durumlarla yerli üretimi  tercih edeceğiz. Bu konuda hepimize sorumluluklar düşüyor. Özellikle kamu otoritesinin harcama yaparken yerli üretime destek vermesi büyük önem taşıyor. Özellikle bir belediye ihtiyacını karşılayacak kalite ve fiyata sahip otobüsü yerli üreticiden almak yerine yurtdışından alırsa kabul edilecek bir şey değildir. Bu anlayışı değiştirmemiz gerekiyor. Yerli üreticiye en büyük teşvikte budur. Yerli üretimi teşvik amacıyla da önemli programlar yürütüyoruz. Bakanlık olarak bu amaçla önemli çalışmalar yürütüyoruz. 2014 yılının son aylarında yerli üretimi desteklemek ve dışa bağımlılığı azaltmak için yerli malı tebliğini yayınlamıştık. Bu tebliğe göre TOBB ve TESK’e bağlı odalar tarafından 9 bin 580 adet yerli malı belgesi verildi. Bu belgeye sahip olmak önemli bir konu. Çünkü orta ve yüksek teknolojik alanlarda faaliyet gösteren ve bu belgeye sahip firmalara yüzde 15 fiyat avantajı uygulaması zorunludur. Kamunun desteğiyle ar-ge geliştirme projesi yürüten ve ortaya bir ürün çıkaran firmalara teknolojik ürün deneyim belgesi vermeye başladık. Böylece bu ürünlerin kamu ihalelerine katılmasının önündeki engelleri kaldırdık. Böylece bu belge kamu ihalelerinde ürünlerin iş bitirme belgesinin yerine geçiyor. 

2015 yılında kurduğumuz ve lonca adını verdiğimiz web sitesi ile Türkiye’deki kimin nerede, ne ürettiğinin bilgisine anında ulaşabiliyoruz. Bugüne kadar 310 bin kişinin ziyaret ettiği bu portal tedarik zincirinde yerli firmaların daha fazla pay almaları için bir zemin teşkil ediyor. Benzer çalışmalarımız, bundan sonra da sürecek. Bakanlığımızda kamu, sanayi iş birliği modeli ile ilgili bir proje grubu çalışıyor. Bu çalışmalar neticesinde kamu alımlarında yurtiçi kullanım ve alımını teşvik edecek programlarımızın etkinliğini artıracak ve yeni modelleri devreye sokacağız. Böylece kamu alım projelerini yerli üretimi teşvik etmek açısından  bir kaldıraç olarak kullanacağız. Türkiye de yatırımı, üretimi teşvik etmek için bu tür adımları atmaya devam edeceğiz. Yatırıma, üretime ve Ar-Ge’ye yönelik desteklerimizi daha etkin hale getireceğiz. Türkiye’nin  daha fazla ve daha nitelikli üretim yapmasını sağlamak için reformlarımızı sürdüreceğiz. İş ve yatırım ortamını sürekli iyileştireceğiz. Önümüzdeki dönemde otomotiv sektörünü sanayimizi ve ekonomimizi yine özel sektörle birlikte hareket ederek çok daha iler noktaya taşıyacağız. İş dünyasına ve sanayimize olan desteğimizi artırarak sürdüreceğiz. Temsa’yı bu önemli çalışmasından dolayı bir kere daha tebrik ediyorum. Ülkemize ilk yerli elektrikli otobüsü kazandıran Temsa ve Aselsan’a teşekkür ediyorum. Tanıtımını yaptığımız bu modelin bir an önce üretimine başlanmasını diliyorum” diye konuştu.


Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Orhan Akbaş, Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü


Soldan Sağa: ASELSAN Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Murat Üçüncü, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Orhan Akbaş, Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Mehmet Hacıkamiloğlu, ASELSAN Genel Müdürü Dr. Faik Eken, TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik




Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159