Umut da var, endişe de!

banner113

Havayolu firmalarının başlattığı indirimli kampanyalar ve hızlı demiryolu hatlarının devreye girmesinin ardından karayolu yolcu taşımacılığı sektörünün düşüncelerini aldık.

banner114
ŞEHİRLERARASI 26.01.2015, 14:06 27.01.2015, 12:48 Taşıma Dünyası
Umut da var, endişe de!
RÖPORTAJLAR: CANER ÖZCAN / BATUM

Temkinli iyimserlik içindeki şehirlerarası otobüsçülerin kafası hayli karışık...

Firma yetkilileri ve sahipleri hem 2014 yılını değerlendirdi hem de geleceğe yönelik görüşlerini paylaştı.

Firma sayısı 100’e düşmeyecek 

Şehirlerarası firma sayısı 100’e düşmeyecek. Karayolu ile yolcu taşımacılığı her zaman var olacak. Havayolu, yazın ve kışın farklı fiyat tarifeleri uygulayıp dengemizi bozmaya çalışıyor. Kurumsallaşan, günün anlayışına hitap eden, otobüs filosu ve personeli ile kendini yenileyen firmalar ayakta kalacak. Biz yatırımı seven bir firmayız. İki yıl içinde Türkiye’de ulaşmadığımız şehir kalmayacak. 2015 yılında, Metro Turizm olarak 1700 araç ile hizmet vereceğiz. Gürcistan’a şehirlerarası otobüs taşımacılığını getirdik. Haziran ayı sonunda Almanya seferlerine başlayacağız. Şehirlerarası firmalar arasında birleşmeler, evlilikler olacaktır. İDO ile Metro Turizm arasında yapılan işbirliği çerçevesinde 2-3 ay içinde İDO ile entegre taşımacılığa başlayacağız. Tercih edilir bir model olacağından eminim. TOFED toplantısında Galip Öztürk’ün dile getirdiği tahdit ile otobüsün değeri olacak. Sektörden ayrılmak isteyen taşıt kartına sahip otobüsçü, buradan kazançlı çıkacak. ■

Havayolu büyük zarar verdi 

Gaziantep’ten uçaklar kalktığı zaman otobüsler boş gidip geliyor. Otobüste doluluk oranı şu an yüzde 60. Uçak kalkmadığı zaman bu oran yüzde 90’ları bulabiliyor. 55 araçlık filomuzun tamamı MAN araçlardan oluşuyor. 2014  yılında araçlarımızı değiştirdik. 2015 yılında yatırım olmayacak. Bugün aldığınız otobüs, 3 sene sonra yarı fiyatından da aşağı düşüyor. Araç değişimleri kazançları azaltıyor. Biz, babamız Saip Konukoğlu’nun bıraktığı bayrağı taşımaya çalışıyoruz. Sektörün geldiği noktaya bakarsak günden güne küçülüyoruz. Sektörde ‘para kazanıyorum’ diyen firma sahibi göremiyorum. ■

Karayoluyla taşımacılığın payı düştü 

Türkiye’nin yüzde 90’ı karayolu ile taşınırken, havayolu karayolu taşımasından ciddi pay aldı ve karayoluyla yapılan taşıma yüzde 60’a düştü. D1 belge sayısı azalacak. 5 yıl içinde firma sayısı 150-200 arasına gerileyecek. Hızlı tren ve uçakların her yere ulaşması nedeniyle ancak var olan hatlarımızı koruyabiliriz, bu da bir kazançtır diye düşünüyorum.2014 yılında 22 Travego yatırımı yaptık. Bu yıl değil ama 2016 yılında Mercedes yatırımı yapacağız. 2015 yılında 650 bin yolcu taşımayı hedefliyoruz. ■

Mersin’de yeni otogara geçmeyeceğiz

Biz Mersin’de yapılan yeni otogara geçmeyeceğiz. Eski otogarda, kira bedeli olarak, yıllık 10 bin lira öderken, yeni otogarda aylık 10 bin lira isteniyor. Bizim bu fiyatları ödememiz mümkün değil. Büyükşehir Belediyesi, yeni otogarı yaparken 35 yıllık işletmecilerin görüşlerini almadı. Giderleri artan bir sektörden bahsediyoruz. Hepimiz şu anda eski otogardayız. Yeni otogara hiçbir firma geçmedi. Mersin halkı için yeni yapılan otogarın yeri de uygun değil. Eskiden tek servisle otogara ulaşılabilirken, yeni otogara iki veya üç servis değiştirerek ulaşılabilecek. Şu anda haklarımızı, kanundan aldığımız güçle, yazıhane kiralarının çok yüksek olduğu noktasında savunacağız. Basına yansıyan haberlere göre bizim burada bedava oturduğumuz algısı oluştu. Biz bunu kabul etmiyoruz. Yapılan birkaç ihalede siyasi irade bize, geçmişe dönük ‘siz burada yıllardır işletmecisiniz’ noktasından ve penceresinden bakmadı. ■


Büyük firmalar rekabet şansı tanımıyor

Büyük firmalar girdikleri bölgelerde küçük ölçekli firmalara rekabet şansı tanımıyor. Büyük firmalar küçük merkezlere girdikçe küçük firmalar kapanır. Havayolu taşımacılığının ucuz olması, artan demiryolu seferleri ve özel araç kullanımının artması otobüsçülüğün işini epey zorlaştırdı. Otobüsle seyahatin azaldığını görüyoruz. Filomuzda 25 araç bulunuyor. 2013 yılında 16 Mercedes Travego yatırımı gerçekleştirdik. Geçen yıl 600 bin yolcu taşıdık. 2015 yılında 800 bin yolcu taşımayı hedefliyoruz. İç Anadolu’yu 5 yıl içinde hızlı trenler kaplarsa, yüzde 30 yolcu kaybı yaşarız. Önümüzdeki yıllarda turizm taşımacılığı yapmayı hedefliyoruz. ■


Devletin bize destek vermesini istiyoruz 

Firmalar ayakta kalmaya çalışıyor. Yazın 90 liraya taşıdığımız yolcuyu kış sezonunda 50 liraya taşımak zorunda kalıyoruz. Devletin bize destek vermesini istiyoruz. Yıllardır dillendirdiğimiz ‘ÖTV’den muaf tutulalım’ önerisi gerçekleşmedi. Biz, sektör olarak, derdimizi anlatmayı bilmiyoruz. Otobüs sektöründe yüzbinlerce kişi ekmek yiyor. Havayoluna, demiryoluna verilen desteğin bize de verilmesi lazım. Kamyoncular eylem yapıyor, trafiği kapatıyor. Sektördeki araçlar bir günlük kontak kapattığında ne olacağını bir  düşünün. Petrol fiyatlarının son zamanlarda düşmesi otobüsçüye biraz nefes aldırdı. 50 yıldır bu işin içindeyim. Otobüsçünün geleceğini çok iyi göremiyorum. Borç ile yaşıyoruz. Filoyu borçla yeniletiyoruz. Günden güne eriyip gidiyoruz. Sermaye eriyor. Bazı firmalarda birleşmeler yaşanıyor. Bazı firmalar ‘iflas ettim’ duygusu ile birleşmeye sıcak bakmıyor. ■

Sektör küçüldükçe biz büyüyeceğiz

Şanlıurfa merkezden Batı, İç Anadolu ve Güney bölgelerine taşımacılık yapıyoruz. Biz her sene büyüyen, yatırım yapan bir firmayız. Astor olarak 2014 yılında araç sayımızı  42’ye çıkarttık. MAN ve Mercedes araçları tercih ediyoruz. Euro 6’ya geçildiğinde, 2016 yılında, yatırım yapacağız. Biz firma olarak kendimize güveniyoruz. Günde bin 600 yolcu taşıyoruz. 2015 yılında da sektör küçüldükçe biz büyüyeceğiz. ■

Sektör, kar gibi eriyor 

D2 ile taşımacılık yapan bazı taşımacılar, mahallelerde yolcu alıyor, otogara uğramadan gidiyorlar. Bunun yanı sıra koltuk sigortası, mali sigorta ve trafik sigortasının maliyetleri yükseldi. Koltuk sigortası, mali sigorta 2 bin 300 liradan 3 bin 500 liraya yükseldi. 200 bin Euro’ya araç alıyoruz. O aracın fiyatı bir sene sonra 140 bin Euro’ya düşüyor. 30 yıllık firmayım. Filomuzda 8 araç var, şu an araç yatırımı yapmıyorum. Araç aldığımda zarar ediyorum. Sektör kar gibi eriyor. Kış sezonunda araçlar mazot fiyatına gidip geliyor. Sektör eskiden 6 ay çalışır, 6 ay otururdu. Şimdi 4 ay kazanıyor, 8 ay zarar ediyor. ■

Sektör eski hızını kaybetti 

Hızlı tren ve uçak otobüsçüyü etkiledi. Sektör eski hızını kaybetti. Firmalar tutunabilmek için seferleri kısıyorlar, giderleri azaltmaya çalışıyor. Ne kadar ayakta kalabiliriz, bilmiyorum. Firmamızda, büyük çoğunluğu Mercedes Travego 90 araç bulunuyor. 2015 yılında 15 araçlık MAN yatırımı yapmayı düşünüyoruz. Sektör iki artı bire doğru gidiyor. Yenileyeceğimiz araçlar genelde iki artı bir olacak. Yaz sezonunda günlük 3 bin, Kış sezonunda ise 2 bin  300 kişi taşıyoruz. ■

Gürcistan taşımalarında sıkıntı yaşıyoruz 

Yurtdışı taşımalarında aranan yüzde 25 doluluk oranı, Gürcistan’a giderken yaşanan vize sorunu ve kapılardaki uzun bekleme sürelerinden dolayı sıkıntı yaşıyoruz. Yüzde 25 doluluk şartı akaryakıt kaçakçılığını önlemek için uygulanmaya başlandı, biz otobüsçüler mağdur olduk. Sezon bittiği zaman yüzde 25 doluluk oranına ulaşamıyoruz. Sezon dışında araçta 8 kişi var. Yolcu Antalya’dan Tiflis’e bilet almış, biz onu Hopa’da mı misafir edeceğiz? Ben Gürcistan tarafına geçerken komisyoncuya para veriyorum. Eğer akaryakıt kaçakçılığı önlenmek isteniyorsa, araçların takograflarına baksınlar. Biz tarifeli yolcu taşımacılığı yapıyoruz. Yüzde 25 doluluk oranına ulaşamadığımız zaman bize kalkış izni vermesinler. Gürcistan’da 90 günü dolduran şoför, 90 gün içinde Gürcistan’a giriş yapamıyor. Bir 90 gün daha Türkiye’de kalmak zorunda. Bizde 60 şoför çalışıyor. O şoför 90 gün çalışmazsa, ben nereden şoför bulacağım, ithal şoför mü getireceğiz? 5-6 km’lik kuyruklarda bekliyoruz. 22 saat yolculuk yapmış bir yolcu otobüsten inip bizi kapının öte yanında bekliyor. Üstelik bekledikleri yerde dinlenebilecekleri bir tesis de yok. Biz o yolcunun yanına 4 saat sonra ulaşabiliyoruz.

Bunu biz Gürcistan yönetimine ilettik, bizi dinlemediler. Uluslararası zaman tarifeli taşıma yapan otobüsler olarak özel otomobiller gibi kapıda bekletilmememiz gerekir. ■



TRAKYA OTOBÜSÇÜLER DERNEK BAŞKANI, VOLKAN METRO ORTAĞI SALİM ALTUNHAN: 

Birlik olmalıyız

Otobüsçü meslektaşlarıma, ‘birlik olun’ diyorum. Aynı gemideyiz, gemi batarsa hepimiz batacağız. Volkan Metro olarak bizim 60’a yakın özmal aracımız var. Geçtiğimiz yıl Edirne’den 1,5 milyon yolcu taşıdık. Otobüsçünün karşısına birçok rakip çıkarıldı. Doğu ve Güneydoğu’daki firmaların en büyük sorunu korsan taşıma. Güneydoğu’dan hareket eden bir minibüs İstanbul’a gelmiş, bir trafik polisi bunu soramaz mı: “Gel bakalım arkadaş, sen ne yapıyorsun? Senin belgen var mı?” Ben A1 belgesi ile yapılan taşımacılıkla çok mücadele ettim. Bu belge ile yapılan taşımaların yüzde 90’ı kaçak. Otobüsçü ÖTV ve mazottaki KDV’den muaf tutulmalı. Euro 6 araç yatırımı konusunda temkinli davranmaktan yanayım. Bir bakalım yeni düzenlemeler yasa değişiklikleri ne getirecek? ■

ŞANLIURFA CESUR TURİZM SAHİBİ NECDET İPEKÇİOĞLU: 

Korsan taşımacılık yapılıyor 

Korsan taşımacılık bölgemizde zaten gelirleri azalan otobüsçülerin en büyük sıkıntısı. Şanlıurfa’dan minibüslerle Mersin’e yolcu taşınıyor. Bir aracın 4 çeşit sigortası olur mu?  Giderlerimiz sürekli artıyor. Sezonun dışında normal fiyata yolcuyu taşıyamıyoruz. Para kazanamıyoruz. Toplam 25 araç ile çalışıyoruz. Mercedes Tourismo ve Travego araçlar ile hizmet veriyoruz. İstanbul, İzmir, Antalya’ya seferlerimiz var. Günde ortalama bin kişiyi taşıyoruz. 2015 yılında yolcu sayısında artış bekliyoruz. Euro 6 araçların fiyatlarına göre yatırım yapmaya karar vereceğiz. Ortadoğu’da savaşlar biterse Güneydoğudaki otobüsçü arkadaşların iş hacimleri artacak. ■

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159