banner69

İstanbul’da belge çıkmazı

banner113

İstanbul Büyükşehir Beylediyesi sınırları içinde faaliyet gösterecek tüm yük taşıtlarını kapsayan Karayolu Yük Taşımacılığı Yönergesi kabul edildi. İstanbul’dan Tokat’a gidecek memurun ev eşyası, Adana’dan İstanbul’a gelecek portakal, Sinop’tan İstanbul’a gelecek hamsi ile ilgili taşıma kapsam içinde.

banner114
KENTİÇİ BELEDİYE 24.01.2017, 11:50 25.01.2017, 15:30 Taşıma Dünyası
İstanbul’da belge çıkmazı

Dr. Zeki DÖNMEZ

Bir süre önce ele aldığım bir İBB Meclis kararında, karayolu yük taşımacılığı yetki belgesi ücretinin yer alması üzerine belediyelerin böyle bir belge vermeye yetkili olmadığını, bu yetkinin UDH Bakanlığına ait olduğunu belirtmiştim. Gazetemizin manşetinde ele alınan Karayolu Yük Taşımacılığı Yönergesinde, yük taşıma aracı güzergah kullanım izin belgesinden ve bunun ücretli olacağından söz ediliyor. Acaba, adı geçen yetki belgesi ve ücreti bu mu? 

Önce dil…

Yukarıdaki örnek, kötü anlatımların nasıl yanlış değerlendirilebileceğini yeterince anlatıyor. İyi kullanılmayan dil, amaçların anlaşılmamasını hatta yanlış anlaşılmasını getirebilir. Bu açıdan bakıldığında, adı geçen yönergenin çok özensiz olduğunu söyleyebilirim. Bir yerde ‘belge’ dediğine başka bir yerde ‘kart’ diyor, üstelik isimleri de tam aynı değil. Böyle olunca anlamak, doğru anlamak ve değerlendirmek zor oluyor. Lütfen biraz daha özen!

Düzenleme gereği

Bir yerleşim merkezindeki yol, cadde, bulvar, sokak, meydan, köprü, tünel vb. imkanların hangi taşıtlar tarafından hangi zaman diliminde, hangi yüklerin taşınmasında, hangi esas ve kurallar çerçevesinde kullanılacağının düzenlenmesi bir ihtiyaç olabilir. Özellikle büyük ve yoğun yerleşimlerde bu bir zorunluluk da olabilir. Böyle olunca da akla İstanbul geliyor. 
Büyükşehir belediyesi alanlarında bu düzenlemeler UKOME’lere bırakılmış. İstanbul UKOME ve İBB Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü bu açıdan iyi de çalışıyor. Belki de diğer büyükşehirlerde de bu yoğun çabalar vardır da biz duymuyoruzdur. Hani şu gözden ırak olanın gönülden de ırak olması misali. Bize iletirlerse memnuniyetle duyururuz. 

Yönerge kapsamı

İstanbul’un sınırlarında kalması şartı olmaksızın İstanbul ile herhangi bir il arasındaki tüm taşımalar, yönergenin ve bunun getirdiği belgelerin kapsamına giriyor. İstanbul’dan Tokat’a gidecek memurun ev eşyası, Adana’dan İstanbul’a gelecek portakal, Sinop’tan İstanbul’a gelecek hamsi ile ilgili taşıma kapsam içinde. Yönergenin zorunlu belgelerini almadan bu taşıma yapılamıyor. Bu zorunlu belgeleri alabilmek için de başka belgeler alınıp müracaatta sunulmak zorunda. Portakallar çürüdü, hamsiler koktu, memur Tokat’ta soğuktan dondu bile. 

Belge deryası

Diyebilirsiniz ki İstanbul’la ilgili taşıma yapacaksan önceden belgeni al. Ancak bir yük için alacağın belge diğerine uymuyor. Kartal’a kadar aldığın belgeyle Zeytinburnu’na gidemezsin. Şehir değişiyor, güzergahlar değişiyor. Bir de bütün il merkezlerinin aynı belgeyi istediğini düşünün. Her taşımacının, her taşıtının her il için, her yük için… ayrı ayrı belgeler alması gerekir. Tabii ki bunun için 81 ili dolaşmak zorunda. Bu turu tamamladığında ilk ilden aldığı belgesinin süresi de dolmuş olur. 

Gereksiz tekrarlar

Şoförlerin sürücü belgesi, SRC ve mesleki yeterlilik zorunlulukları, taşıtlara ve taşımalara ilişkin pek çok husus ilgili mevzuatta zaten var. Öyleyse bunlar niye tekrarlanıyor? “Olsun, hatırlatma olur” denebilir mi? mevzuatlar hatırlatma kağıdı mıdır? Örneğin, alkollü araç sürme yasağı. Bu Trafik kanun ve Yönetmeliğinde varken niye tekrarlanır ki! Alkole ve alkollü araç kullanımına ilişkin düşünceler bunu değiştirir mi?

Cezalandırma

Şüphesiz ki, konulan kuralların takibi ve uymayanlara yaptırım uygulanması gerekir. Tabii ki bu da mevzuatın size verdiği yekti çerçevesinde olacak. Mesela, para cezası sadece kanunla olur. Rastgele bu ceza verilemez. Alkollü araç kullanımı başka bir mevzuatta var ve cezalandırılıyor ise siz, bunu tekrar cezalandıramazsınız. “Ama bu husus çok önemli” demeniz de bir şey değiştirmez. Eğer alkolün cezası yetersiz ise bu yetersizlik yer aldığı mevzuatta giderilir. 

UDH Bakanlığı?

Yönergenin dayanak kısmında ve metin kısımlarında UDH bakanlığı mevzuatının pek yer aldığını görmüyoruz. Niye? Tam tersine, UDH Bakanlığı ile yakın bir işbirliği çok iyi sonuçlar getirebilir. 

Taahhütname

Servis taşımacılığında olduğu gibi, burada da bir taahhütname imzalamak zorunluluğu var. Eğer yaptığınız düzenlemelerde yetkiniz olduğunu düşünüyorsanız böyle bir taahhütname gerekmez. Muhataplar düzenlemenize uymak zorundadır. Eğer yetkinizi aşıyorsanız, bu taahhütnamenin imzalatılması sizi haklı yapmaz, tam tersine kendinizden şüphe ettiğinizin belgesi olur. 

İşin özü

Yönergenin sonunda birçok ek yer alıyor. Bunlarda uyulacak kısıtlamalar var. Bunlara uymak zorunludur. Hiç belge vs. icat etmeden bunları duyurur ve uyulmasını istersiniz. Kimse de “ben bilmiyordum” diyemez. Bu kadar basit ve bu da gerekli. Tabii, kurallar iyi ifade edilmeli. 24 saat yasak veya 24 saat serbest olan güzergahlar/yükler/taşıtlar için belge ne sağlar ki! 24 saat yasak, ama bazı saatlerde biraz serbest gibi ifadeler kabul edilemez. 

Bir not

Bilindiği gibi, belediye alanı dışına çıkan iliçi yolcu taşımaları UDH Bakanlığı yetkisinde. Ama il, büyükşehir olunca bu yetki bitiyor ve Bakanlık bunlara karışamıyor. Ben, büyükşehrin merkezindeki ilçeler dışında kalan ilçeler arasındaki taşımaların Bakanlık yetkisinde olmasını isteyenlerdenim: Bandırma-Balıkesir, Bodrum-Marmaris, Tekirdağ-Şarköy gibi… Bunun yanı sıra büyükşehir sınırları içinde kalan yük taşımalarının da büyükşehir belediyelerine bırakılmasında fayda olabilir. Buna kamyonet izin belgeleriyle başlanabilir. Hiç İstanbul dışına çıkmayacak kamyonetin belediyece yetkilendirilmesi ve denetimi daha iyi ve kolay değil mi? ■

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159