18.10.2014, 19:50

Ekonomi mi, Siyaset mi?

Bölgemiz hakkında birkaç söz daha hatırlıyorum, geçen haftaki yazımıza devamla…
Türkiye'nin tampon bölge önerisini  destekliyoruz - Fransa.
Tampon bölge konu değil - ABD.
Askeri değil insani tampon bölge istiyoruz - Türkiye.
Suriye konusu Esad'ın desteği olmadan çözülmez - Rusya. Demek ki konu bölgesel de değil, ekonomik de; siyasal ve küresel. 
Küresel yönetime bakar mısınız… Piyasaları, pazarları, ekonomileri açmak için devletin bastığı paralar devlet tahvilleri üzerinden devlete yığıldı. Tam bir finansal hezimet. Sürpriz de değil, böyle olacağını bilenler çok.
Artık "İkinci Küresel Ekonomik Yavaşlama" konuşuluyor dünya masalarında, IMF'de… 
Finansal çözüm bitti, siyasal, yapısal çözümler dayandı. 
Avrupa dünya nüfusunun yüzde 7'sini ve dünya gelirinin yüzde 11'ini oluştururken sosyal güvenlik harcamaları dünyanın yüzde 54'ü. Zengin komünizm değişecek! 
* * *
Bu şartlar altında biz kendi politik, ekonomik, finansal alanımızı yönetsek başarıdır.
Orta Vadeli Planda (OVP), yani uygulama planında en büyük ödenek eğitime ve sağlığa ayrılmış durumda.
Bu planın başarısı için aşağıdakine benzer dağılımlarda düzenleme gerekebilir: Bir büyük bankanın küresel araştırmasının içinde -Türkiye sayfasında- 2000 yılında, ulusal refahın yüzde 67'sine sahip olan yüzde 10 nüfusun 2014 yılında, payını yüzde 78'e çıkardığını bildiriyor. En  adaletsiz ülke Rusya, yüzde 84 ile. 
Bu dönemde servetin kendisi de yüzde 21 artmış. OVP'de vergi yükü yüzde 28 devam edeceğine göre vergi tabanı genişleyecek. 
Yapısal reform diyebiliriz, destekleyelim.
* * *
Taksici ve dolmuşçuların ödediği vergiye önceki yazılarda bakmış ve aylık 1.200 TL kazanç beyan ettiklerini incelemiştik. Dolmuşlar 2016 yılında  Toplu Taşıma Ücretlendirme Sistemi'ne, taksiler de merkezi yönetim içine alınıyorlar. Böylece faaliyetleri, yıllık kazançları, vergileri bilinecek. Kayıtlı ekonomi, herkese…
* * *
Bir karşılaştırma sunuyorum:
3,5 milyonluk Litvanya ile futbolda 1-1 berabere kaldık, dövünüyoruz?
Bizim takım, onların 25 katı, teknik direktörümüz 9 katı ücret alıyor, ama dikkat!
Bu küçük Avrupa Birliği ülkesinde nüfusun yüzde 66'sı iki dil, yüzde 50'si üç dil konuşuyor.
Litvanya'da kadınların yüzde 92'si en az lise ve üstü mezunu.  
İşte servet adaleti, gelir adaleti, erişim ve fırsat eşitliği, yani kalkınma sayesinde düzeleceğimizin açık örneği! ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159