13.12.2021, 14:31

Havayolu ve demiryolu 80 milyon yolcumuzu aldı

2 Aralık 2021, Perşembe günü Blomberg TV’de katıldığım programda, sektörümüzün durumunu ve taleplerini aktarma imkanı elde ettim. Maliyetlerin çok fazla arttığı bu süreçte sektörümüze destekler verilmesine dikkat çektim. Toplam giderlerimizin içinde akaryakıtın payı yüzde 50’ye yakın. Hareketsizliğin en fazla olduğu döneme kış aylarına girdik. Ağır bir salgın süreci yaşadık. Bu süreçte yüzde 30 yüzde 50 arasında bir kapasite ile çalıştık. Şu anda ise hem yolcu sayısı daha düşük hem de akaryakıt daha pahalı. Rekabetin düzeyi daha da şiddetli. Sektörün en önemli sorunlarından birisi gerek sektörler arası gerekse sektör içinde yaşanan haksız ve yıkıcı rekabet. 

Son 20 yılda ulaştırma alanında çok önemli işler yapıldı. Özellikle havalimanı taşımacılığı 9 kata yakın büyürken iç hatlarda 9 milyon olan yolcu sayısı 100 milyonu aştı. Bizim sektörümüzün ana hattı İstanbul-Ankara’dır, bu hatta günde 10 bin yolcumuz trene gitti. Öte yandan demiryolları ve havayolları sübvanse ediliyor. İstanbul’dan Ankara’ya hızlı trenle 80 TL’ye gidiyorsunuz, bunun muadil hatları Avrupa’da 150 Euro. Dolayısıyla bir taraftan sübvanse edilen, devlet tarafından desteklenen havayolu ve demiryolu taşımacılığı son 20 yılda sektörümüzden 80 milyon yolcuyu aldı. 

Kayıt dışı taşımacılık

Bunun dışında özellikle son zamanlarda karayolu yolcu taşımacılığında kayıt dışı, usulsüz, korsan taşımacılık faaliyetleri de çok arttı. Bu durum, biraz da denetim ve yaptırım yetersizliğinden kaynaklanıyor. Uzak mesafeleri uçak aldı, orta mesafeleri tren aldı. Kısa mesafelerde de korsan taşımacılık alabildiğine gidiyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve İstanbul Valiliği ile yaptığımız görüşmelerde sonuç almaya çalışıyoruz, ama yaptırımlar o kadar caydırıcı olmaktan uzak ki, otogarlara uğramıyorlar, şehrin kanatlarından yolcu alıyorlar. İstanbul’dan yapılan seferlerin yüzde 30’u Trakya bölgesine yapılıyordu, kayıt dışı taşımacılık ile bu yok artık. 2022’de Çanakkale Köprüsü açıldığında özellikle Güney Marmara ve Kuzey Ege bölgesine çok yoğun seferler olacak. Eğer korsan taşımacılığı önleyemezsek taşımacılık kayıt dışına kayacak, kurallara göre taşımacılık yapan sektör mensuplarımız çok büyük mağduriyetler yaşayacak. 

Ulaşım ve entegrasyon unsuru

Kurlarda yaşanan artışla birlikte Türkiye’ye komşu ülkelerden, çok sayıda yabancı günübirlik gelenler oluyor. Bulgaristan’dan Edirne’ye gelenlerin sayısı milyonlara ulaştı. Bu insanlar hem akaryakıt alıyor hem ürün alıyor. Bu sürdürülebilir bir durum mudur? Ama şunu unutmamak gerekir ki, karayolu taşımacılığı diğer sistemlerin tamamlayıcısı ve ekonomik bir alternatifidir. Böyle baktığımızda biz diğer taşıma modlarını kullanan insanların ulaşım taleplerine de cevap veriyoruz. Dolayısıyla ulaşım entegrasyonunun vazgeçilmez unsuru karayolu taşımacılığıdır. Karayolu taşımacılığı yoksa diğer sistemlerin de yürümesi mümkün olmaz. 

Sektörel destekler

Demiryolu ve havayoluna sağlanan oranlarda sübvanse edilmesek bile, KDV oranlarında indirim, ÖTV’nin kaldırılması, gelir vergisinde indirim yapılması, istihdam ve akaryakıtta vergi iadesi gibi birtakım desteklere ihtiyacı var. 20 yıl öncesine göre ulaşım güvenliğini tehdit eden boyuta gelen ekonomik sorunlar yaşıyoruz. Şoför bulamıyoruz. Şoför temini dünyanın sorunu haline geldi. Bizim ülkemizde de firmalarımız, para kazanamadıkları için ağır çalışma koşulları içerisinde hak ettikleri ücreti veremiyorlar. Dolayısıyla şoför sorunu giderek büyüyecek. Onun için karayolu yolcu taşımacılığı insanın temel hakkı olan ulaşım ihtiyacını karşılayan toplu taşıma sistemidir. 

Maliyet artışı sadece akaryakıt ile kalmayacak, otoyol ve köprülerin de getireceği ağır maliyetler olacak. Karayolu taşımacılarının çok daha az maliyetlerle bu yolları ve köprüleri kullanması gerektiğine inanıyoruz. 3. Köprü zorunluluğu nedeniyle 70 km daha fazla yol yapıyoruz. Osmangazi Köprüsü geçişine baktığımızda, İzmir’e giden bir otobüs sadece 900 lira köprü ve otoban ücreti ödemek durumunda kalıyor. Yakıtı koyduğunuzda para kazanma şansı sıfır. Ulaştırma politikalarının hazırlanmasında karayolunun yerini ve önemini Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın ve Sayın Cumhurbaşkanımızın dikkate alması lazım. Sektörün yaşadığı sıkıntılar ulaşım güvenliğini tehdit eder boyutlara geldi. ■

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159