Toplu taşıma yatırımları şehirlerin cazibesini artırıyor

banner113

Londra merkezli Credo Danışmanlık Şirketi tarafından Siemens için gerçekleştirilen “Mobilite Fırsatı” adlı araştırma toplu taşıma yatırımlarının şehirlere kazandırdığı avantajları inceledi. “Mobilite Fırsatı” araştırmasının sonucuna göre toplu taşımaya yapılan hedef odaklı yatırımlar, şehirlerin cazibesini ve rekabet gücünü artırıyor.

banner114
KENTİÇİ BELEDİYE 19.08.2014, 15:47 20.08.2014, 10:49 Taşıma Dünyası
Toplu taşıma yatırımları şehirlerin cazibesini artırıyor
Gelecekteki büyümenin motorları olan şehirler küresel ekonomik üretimin yüzde 80’inini sağlıyor. Londra merkezli Credo Danışmanlık Şirketi tarafından Siemens için gerçekleştirilen “Mobilite Fırsatı” adlı araştırma toplu taşıma yatırımlarının şehirlere kazandırdığı avantajları ortaya koyuyor.
 
Araştırma aynı zamanda; dünyanın farklı yerlerindeki 35 büyük şehirdeki ulaşım ağlarını incelerken şehirlerin, nüfus artışı ve yoğunlaşan rekabet gibi, gelecekte karşılaşılacak sorunlara karşı ne ölçüde hazırlıklı olduklarını değerlendirdi.  Araştırma kapsamında değerlendirilen 35 şehir arasında, maliyet verimliliği açısından bir numaralı şehir Kopenhag oldu. 

Araştırmanın sonuçlarına göre 2030’dan itibaren dünyanın her yerinde büyük şehirler toplu ulaşım ağlarını iyileştirerek yaklaşık 800 milyar dolarlık ekonomik kazanç fırsatı elde edebilir.  Sonuçlara göre eğer bu 35 şehrin hepsi de “sınıfının en iyisi” standartları uygularsa, 2030’dan itibaren yılda yaklaşık 238 milyar dolar ekonomik kazanç elde edebilecek. Bu rakam, birbirleriyle kıyaslanabilecek ölçeklerde olan, en az 750 bin nüfuslu bütün şehirlere uyarlandığında, yılda yaklaşık 800 milyar dolarlık yani global gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) yüzde 1’ine eşit ekonomik kazanç imkanı ortaya çıkıyor. Bu da global gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) yüzde 1’ine eşit. Bugünkü potansiyel fayda ise yılda yaklaşık 360 milyar dolar civarında bulunuyor. 

Ulaşım, şehirlerin rekabetçiliğindeki en önemli faktörlerden biri olarak görülüyor. Ancak finansal kaynakların yetersizliği, çoğunlukla şehirlerin ulaşım ağlarına yatırım yapmasını engelliyor. “Mobilite Fırsatı” araştırması, dünyanın her yerindeki şehirlerde karar mercilerinin, en yüksek ekonomik faydayı sağlamak için yararlanabileceği öneriler sunuyor. 

Araştırmada yolculuk süreleri, kalabalık ve şebeke yoğunluğu gibi, bir şehrin verimliliğine etki eden unsurlar da göz önüne alındı. Mantıklı bir karşılaştırma yapılabilmesi için şehirler farklı varlık ve kalkınma seviyelerine göre üç ayrı kategoriye ayrıldı. Credo’ya göre en maliyet-verimli şehirler sıralaması şöyle: 
• Kopenhag, Danimarka (“İyi yapılandırılmış şehirler” kategorisi)
• Singapur (“Yüksek yoğunluktaki kompakt merkezler” kategorisi)
• Santiago, Şili (“Gelişmekte olan şehirler” kategorisi)

Siemens AG Yönetim Kurulu Üyesi ve Siemens Altyapı ve Şehirler CEO’su Roland Busch çalışmayla ilgili “En iyi ulaşım sistemleri, insanların varacakları yere kolay, hızlı ve konforlu şekilde ulaşmasını sağlayan sistemlerdir. Lider şehirler modern bir altyapıyla, farklı ulaşım kanalları arasında kolay bağlantılarla ve hepsinden önemlisi de geleceğin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik net bir stratejiyle donatılmış verimli ulaşım ağlarıyla bunu zaten başarıyor” şeklinde konuştu. 

Credo ortaklarından Chris Molloy ise çalışmayla ilgili olarak “Tüm şehirler ulaşım ağlarının verimliliğindeki açıkları kapatmak, maliyetlerini düşürmek ve verimliliği artırmak için neler yapılabileceğini, kendi kategorilerindeki lider şehirlerden öğrenebilir. Çünkü bir şehrin ulaşım ağı ne kadar verimliyse, şehir iş dünyası ve insanlar için o kadar cazip olur”  dedi.

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159