Has Turizm Kaptanı Adnan Köseoğlu

banner113

Has Turizm'in 32 yıllık Kaptanı Adnan Köseoğlu "Şoför bulmak kolay, kaptan bulmak zor" diyor.

banner114
RÖPORTAJ 10.02.2015, 17:32 16.01.2016, 15:18 Taşıma Dünyası
Has Turizm Kaptanı Adnan Köseoğlu
Otobüs kaptanı olmanın eskiden çok zor olduğunu dile getiren Köseoğlu, şimdi şoför bulmanın kolay, ama deneyimli kaptan bulmanın çok daha zor olduğuna dikkat çekiyor: “Eskiden ehliyet alsanız bile hemen otobüs kullanamıyordunuz, şoför yardımcısı olarak beş yıl bekliyordunuz. Şimdi ehliyeti alan koltuğa oturuyor ve ‘ben kaptanım’ diyor. Aslında belki şoför ama kaptan değil o.”

32 yıldır Has Turizm’de çalışıyor olmasının çok özel bir duygu olduğunu belirten 59 yaşındaki Hataylı Adnan Köseoğlu, “Patronlarımız bize baba ve oğul gibi davranıyor. Burada bir aileyiz artık biz. Bu duyguyu bize hissettirdikleri için daha hevesli, daha içten çalışıyoruz. Öncelikle biz Mehmet Selim amcayı patron olarak değil de bir baba olarak görüyoruz. Ona her zaman büyük bir saygı duyar, elini öperiz. Biz daha doğmadan bu işi yapmış. Üstelik çok titiz ve kalite anlayışı çok ileride. Her zaman temiz giyinir, biz ondan ders alarak bu işi öğrendik ve yaptık. Yasal olarak bu işi 63 yaşına kadar yapma hakkımız var. Eğer şirketimiz de isterse ben yapmak istiyorum” dedi. 

Çocuklarımı okuttum 

Has Turizm’de başladığında çocuklarının olmadığını, bu zaman zarfında biri erkek, ikisi kız çocuk sahibi olduğunu belirten Adnan Köseoğlu, “Üç evladımı da Has Turizm’in sayesinde okuttum. Üniversiteyi bitirdiler. Onları evlendirdim. Bir kızım patronlarım sayesinde Has Otomotiv’in İzmir şubesinin muhasebesinde çalışıyor” dedi.

Şoför bulmak kolay, kaptan bulmak zor 

Otobüs kaptanı olmanın eskiden çok zor olduğunu dile getiren Köseoğlu, şimdi şoför bulmanın kolay, ama deneyimli, tecrübeli kaptan bulmanın daha da zor olduğuna dikkat çekti: “Has Turizm’in çalıştıracağı kaptanda en çok önem verdiği konu, tecrübe. Bunun yanında namuslu bir çalışan olması. Eskiden ehliyet alsanız bile hemen otobüs kullanamıyordunuz, şoför yardımcısı olarak beş yıl bekliyordunuz. Şimdi ehliyeti alan koltuğa oturuyor, ‘ben kaptanım’ diyor. Aslında belki şoför ama kaptan değil o. Sektörün önemli bir sorunu da muavin sisteminin giderek yok olması. Birçok firma muavini kaldırdı. Bu çok yanlış. Eskiden muavinler kendilerine hedef olarak kaptan olmayı belirlerdi. Biz de onları yetiştirirdik, ben çalışma hayatım boyunca çok kaptan yetiştirdim. Has Turizm’de muavin sistemi devam ediyor, muavinlikten gelip kaptan olanların sayısı 40’ı bulur” diye konuştu.   

Hiç yolda kalmadım

“Otobüsçülük ayrı bir sanattır, otobüsçülüğü büyük zevkle yapıyoruz” diyen Adnan Köseoğlu, “İnsanla yüz yüze bir iletişim içindesiniz ve saatleriniz, insanlarla geçiyor. Onlarla kurduğunuz iletişim seviyesi çok önemli. Bir kere, kaptan olarak kendinizi iyi yetiştirmelisiniz, kültürlü bir insan olmaya çaba gösternemiz gerekiyor. İnsanlara gayet kibar davranmasını bilmeli, çok temiz giyinmeli ve en güzel hizmeti vermelisiniz. Ben otobüsçülüğü gerçekten bir sanat olarak görürüm. Bu sadece insan ilişkileri ile de sınırlı değil. Arabayı güzel ve doğru kullanmak da bir sanat gerektirir. Bir araba yolda kaldıysa bunun birinci sorumlusu kaptandır. Ne kadar teknolojik hale gelirse gelsin, insanın yine de çözebileceği sorunlar var. Lastik değiştirmesini, kayış değiştirmesini bilmeyen şoförler var. Soket oksitlendiğinde çözemeyen kaptanlar var. Tecrübeli kaptanlar birçok arızayı yolcuların da ruhu duymadan çözebiliyor. Benim 32 yıllık kaptanlığım sırasında hiç aracım yolda kalmadı” dedi.

STK’lar ‘kaptanlarımız’ demeli 

Otogar işletmecilerine ve sektörün sivil toplum örgütlerine de seslenmek istediğini belirten Adnan Köseoğlu, “32 yıldır bu işin içindeyim. Sektörün gizli kahramanları olarak adlandırılıyoruz. Firmalarımızın başarılı olması için hep gayret sarf ettik. Ancak kaptanların dinlenme ve temizlenmesine yönelik imkanlar yıllardır yok. Has Turizm kendi çalışanına yönelik çözümler üretiyor. Onun için bu firmada 32 yıldır zevkle çalışıyoruz. Ama meslektaşlarımızın yaşadığı mağduriyetleri görünce doğrusu üzülüyorum. Otogar işletmecileri bu sektörden para kazanıyor. Belediyeler de, özel işletmeler de bu konuya hep duyarsız kalıyor. Sivil toplum örgütleri birçok kez bir araya geliyor ve toplantı yapıyorlar ama bizim yaşadığımız sorunların çözümüne yönelik ne mesai ne de çaba harcıyorlar. Göstermelik bile harcasalardı bir parça ilerleme olabilirdi” dedi. ■



KAPTANLAR BİR ÖĞRETİM GÖREVLİSİDİR  

Has Turizm Yönetim Kurulu Üyesi Nezih Kara, eski kaptanları öğretim görevlisi konumunda gördüğünü belirterek, “Kaptanlık o kadar zor ve hayati bir iş ki. Her seferde 40-45 insanın hayatını ona teslim ediyorsunuz. Ben onlardan çok önemli bilgiler öğrendim. Bana otobüsü nasıl kullanacağımı öğreten bir ustam var. Lakabı Yılmaz Güney. Herkes onu böyle tanır. Yılmaz Güney’in çok sadık yakın arkadaşıydı. Devamlı cezaevinde onu ziyaret ederdi. Hatay’da tek göz odalı bir evi ve 7-8 çocuğu vardı. Evi çocuklarını gözü görmez, Yılmaz Güney derdi başka bir şey söylemezdi. Bu bizim kaptanlarımızdan birisiydi. Otobüs camiası içinse bir dekandı. Mesleğini çok iyi yapmaya çalışır, sefere çıkmadan önce aracı inceler, bir arıza, bir eksiklik görürse sefere çıkmazdı. Yanındaki şoför veya muavin yolcu ile yüksek sesli mi konuştu, onunla bir daha çalışmazdı. Yanında çalışan şoför ani bir fren mi yaptı, ona aracı bıraktırır, ‘Bu kaptan değil. Ben bununla çalışmam’ derdi. ‘Fren yapan kaptan, kaptan değildir’ derdi. Yola çıktıktan 15 km sonra yolcuların yüzde 99’u uyumadığı zaman ‘sen hatalı araba kullanıyorsun’ derdi. Şu anda 70 yaşında ve Hatay’da yaşıyor. Ben onu eğitmen olarak çalıştırmak istiyorum o, ‘benim disiplinime bu yeni nesil gelmez’ diyor, ben de ‘gelmeyen çeker gider’ diyorum. İkna etmeye çalışıyorum” dedi.

BİR KAPTAN İSTERSE FİRMAYI ZİRVEYE TAŞIR 

Kaptanların saygınlığının Has Turizm’de aynen devam ettiğine dikkat çeken Nezih Kara, “Bizi onlar zirveye taşır. Patronla veya bankodaki elamanla müşterinin geçireceği vakit, toplasan bir saati bulmaz, ama yolcu, kaptanınızla 18 saat seyahat eder. İşte bu yüzden bir kaptan sizi isterse zirveye taşır, isterse yerin dibine batırır. Ama Allaha şükürler olsun, bizde hep zirveye taşımaya çalışan personel var. Onlar bizim için değerli. Onlarla sadece iş ortamında değil, ailece bir araya gelir, konuşur, dertleşir, hep birlikte güleriz” dedi.  

BİR KAPTAN İSTERSE FİRMAYI ZİRVEYE TAŞIR 

Kaptanların saygınlığının Has Turizm’de aynen devam ettiğine dikkat çeken Nezih Kara, “Bizi onlar zirveye taşır. Patronla veya bankodaki elamanla müşterinin geçireceği vakit, toplasan bir saati bulmaz, ama yolcu, kaptanınızla 18 saat seyahat eder. İşte bu yüzden bir kaptan sizi isterse zirveye taşır, isterse yerin dibine batırır. Ama Allaha şükürler olsun, bizde hep zirveye taşımaya çalışan personel var. Onlar bizim için değerli. Onlarla sadece iş ortamında değil, ailece bir araya gelir, konuşur, dertleşir, hep birlikte güleriz” dedi.  



MEHMET SELİM KARA’NIN KURALI: ÖNCE SEN 

Nezih Kara, babası Mehmet Selim Kara’nın kaptanlara sürekli yaptığı uyarıyı aktarıyor: “Babamın hep öncelik verdiği kaptanlarla bir araya geldiğinde dile getirdiği bir kuralı vardı: ‘Oğlum önce sen kendi canını, sonra çocuklarını, daha sonra şirketini düşüneceksin.’ Onun için şirket her zaman üçüncü planda oldu ve kaptanlara hep bu öğüdü verdi. 









Adnan Kösoğlu, Çift Kat Otobüs döneminde.

Yorumlar (2)
Ömer 7 yıl önce
bn şöferlik arıyorum arkadaşlar
Ramazan tekin 2 yıl önce
Kaptan şöför olarak çalışmak istiyorum.Tüm evraklarım hazı
banner117
15
açık
banner159