Birçok seyahat acentesi iş yerlerini kapattı; ancak belgesini iptal ettirmedi

banner113

Cem Polatoğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleştirilen ‘Firuz Bağlıkaya ile TÜRSAB Gündemi’ özel yayınında, TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz B. Bağlıkaya seyahat acentalarının sorularını yanıtladı. TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, "2015’te 154, 2016’da 164; 2021’de 12 tane seyahat acentası kapanmış. Bu, krizin olmadığını göstermiyor. Acentalar bu dönemi atlatmak için ellerinden geleni yapmışlar ama içinde bulunduğumuz durumun vahametini daha pozitif gösterecek bir durum değil. Acentalar kapanmadı ama bundan sonraki işlerin ümidiyle ayakta kalmaya çalıştılar. Birçoğu iş yerlerini kapattı; ancak acenta belgesini iptal ettirmedi" dedi. Bağlıkaya, ‘’2019’da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile bir protokol aşamasına geldik. Seyahat acentaları başka bir belgeye ihtiyaç duymadan kendi transferlerini yapabileceklerdi. Entegrasyon, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılıyor; yapılsa oradan herkes takip edebilecekti. Bakanlık bu protokolü imzalamadı" diye konuştu.

banner114
TURİZM 24.06.2021, 23:01 Erkan YILMAZ
Birçok seyahat acentesi iş yerlerini kapattı; ancak belgesini iptal ettirmedi

Pandemi döneminde kapanan acentaların sayısı ile ilgili yöneltilen sorulara Bağlıkaya, ‘’Seyahat acentalarının bu dönemi ne denli zor geçirdiğini herkes biliyor. Biz tüm makamlara sadece acentalarımızın değil rehberlerin de mağduriyetini ilettik. Çünkü acenta iş yapamadığında rehber de işsiz kalıyor. Seyahat acentalarının ve rehberlerin otelcilerle mukayese edildiği zaman daha mağdur olduklarını anlatmaya çalıştık. Otellerin ufak tefek de olsa çorba kaynatma şansları oldu ama rehberler ve acentaların durumu çok daha kötüyü. İlgili makamlar derken, sadece Kültür ve Turizm Bakanlığı değil; Hazine ve Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gibi mecralarda üst düzeyde iletişimimiz ve taleplerimiz oldu. 2015’te 154, 2016’da 164; 2021’de 12 tane seyahat acentası kapanmış. Bu, krizin olmadığını göstermiyor. Acentalar bu dönemi atlatmak için ellerinden geleni yapmışlar ama içinde bulunduğumuz durumun vahametini daha pozitif gösterecek bir durum değil. Acentalar kapanmadı ama bundan sonraki işlerin ümidiyle ayakta kalmaya çalıştılar. Birçoğu iş yerlerini kapattı; ancak acenta belgesini iptal ettirmedi. Şubelerin açıl kalmaması ile ilgili de bir yasal sorun yaşanmaması için müracaatlarımız var. Bunlar Bakan onayıyla olabilecek şeyler. Kapanan acenta sayısı çok yüksek bekleniyor ama buradaki acentalar mümkün olduğu kadar küçülerek; elemanlarını ücretsiz izne çıkartarak, KÇÖ uygulamasından faydalanarak, özverili personellerinden yardımlar alarak ayakta kaldılar. Bu sebeple, bu rakamlar durumu net yansıtan rakamlar değil.’’ dedi.

 Programda, TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, ‘Aşı olmayan seyahat acentası temsilcisi kaldı mı?’ sorusuna, ‘’Turizmcilerin aşılanmasıyla ilgili ilk girişimi geçen sene yaptık. Ocak 2021’de Bakanımıza ve Cumhurbaşkanımıza turizmcilerin öncelikli olarak aşılanması konusunda taleplerimizi ilettik. Şu an için bize bir şikâyet ulaşmadı; bu süreci de Turizm Geliştirme Ajansı (TGA) takip ediyor.’’ cümleleriyle cevap verdi.

Yeteri kadar tabi ki destek alamadık

Cem Polatoğlu’nun ‘’Pandemide alınan yaralar nasıl telafi edilecek?’’ ile ’’Destekler yeterli mi?’’ sorularına, ‘’Bir başka sektörün alıp, seyahat acentalarının almadığı bir şey var mı? Yeteri kadar tabi ki almadık. Biz, elimizden gelenin fazlasını yaptık. 2019 yılı cirolarına oranla hibe talep ettik. İnsanlar bizi her şeyi yapabilmeye muktedir görüyor. Bu çok hoş bir şey ama öyle bir durum yok. Peki soruyorum; hepimizin parasıyla kurulan Turizm Geliştirme Ajansı (TGA) ne yaptı bu arada? Seyahat acentaları için bir şey yaptı mı? Kültür ve Turizm Bakanlığı bizim taleplerimiz dışında bizler için ne yaptı? Aidatları almayalım dedik hemen onayladılar. Bu sene alıyoruz çünkü borçlarımız ve taahhütlerimiz var. İçinde bulunduğumuz binanın taksitleri var. Bundan önce bir kısmı üyelerimize olan borçlarımız var. Bankalarla birtakım uzlaşmalar yapıldı. 100 bin lira olan yerle 60 bin liraya anlaşıldı. 2 milyon dolar olan bir bankaya 1,5 milyona anlaşıldı. Her şey protokollere bağlandı. Bunları yerine getirmediğimiz zaman borç aslına dönüyor. Benim en son isteyeceğim şeydir aidat üzerine konuşmak; ben aidat istemek istemiyorum. Bununla ilgili önerimizi de Bakanlığa gönderdik. TÜRSAB’a giriş aidatları 400 bin lira; aidatlar 400 lira olsun, 2020 aidatlarını da almayalım dedik. Aralarından cımbızla aidat alınmama durumunu aldılar gerisini yapmadılar. Biz çözüm öneriyoruz; makamdaki kişi de buranın borcu olduğunu gayet iyi biliyor. Buna çözüm üretmesi gereken tek makam biz değiliz ki. Biraz insaflı olmak lazım.’’ cümleleriyle cevap veren Bağlıkaya, ‘’Bakanlık yetkisiyle her şeyi yapabilecekken yapmıyor; TGA bizden her ay para alıyor, yardımda bulunmuyor, TÜRSAB Başkanı Ankara’da kapı kapı dolaşıyor. Biz acentaların ihtiyacı olan her şeyi yerinde ve zamanında fazlasıyla istedik. Alabildiklerimiz bunlar. En üst makamdan defalarca istedik. Bizim kadar talepkâr olan herhangi bir meslek örgütü varsa bana söyleyin.’’ sözleriyle de çözüm geliştirme sürecindeki belirsizliğe dikkat çekti.

2022 yılında 2019 verilerini çok ranat yakalarız

‘2019 yılı doluluklarını ne zaman yakalayacağız?’ sorusuna, ‘’Aşılanma oranları bu şekilde devam ederse 2022 yılında 2019 yılı verilerini çok rahat yakalarız. İnsanlar uzun süredir seyahat edemiyor. Bir patlama olacak. Sadece Türkiye’ye yönelik değil, bütün ülkelere. Bundan en güzel paylardan birini bizim alacağımıza inanıyorum.’’ cümleleriyle cevap veren TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, doğru ve kolektif adımlar atılmasıyla önümüzdeki dönemde turizm sektöründe 2019 yılı verilerinin de aşılabileceğinin sinyallerini verdi.

Seyahat acentelerinin kendi transferlerini yapabileceklerdi, Bakanlık bunu imzalamadı

Seyahat acentalarının kendi araçlarıyla transfer yapamıyor olması ile ilgili son gelişmeler üzerine Bağlıkaya, ‘’2019’da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile bir protokol aşamasına geldik. Seyahat acentaları başka bir belgeye ihtiyaç duymadan kendi transferlerini yapabileceklerdi. Entegrasyon, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılıyor; yapılsa oradan herkes takip edebilecekti. Bakanlık bu protokolü imzalamadı. Dolayısıyla bizim işimiz merkezi çözümden yerel çözümlere döndü. Bütün belediyelerin işini tek bir yerden halledebilecekken Bakanlık bunu imzalamadı. Bu yüzden bu iş rafa kalktı. İstanbul’da en son yol güzergâh belgesiyle geçici bir çözüm ürettik. Şu an bunla çözüldü ama kesin bir çözüm değil. Biz elimizden geleni yaptık artık söz Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda.’’ cümlelerini kurdu.

‘Otelin hizmetlerini otel sınırları dışına çıkardığınızda bunun sonunu alamazsınız.’

Otellerin transfer yapma talebi ile ilgili ise ‘’Otelin hizmetlerini otel sınırları dışına çıkardığınızda bunun sonunu alamazsınız. Yarın otel kendi müşterisine bot turu da yapar. Bu çok temel bir sorun. Otel kendi binası ve bölgesi dışında hizmet veremez. Dışarıyla ilgili hizmetler tanımlı; seyahat acentaları hizmet verir. Mehmet Bey ile Bakan olduğundan beri tartışıyoruz bunu; ‘’Oteller transfer yapsın’’. Neden yapsın? Acentacılık yapacaksa otel gider acenta kurar. Milyonlarca dolarlık yatırımların yanında 75 bin liraya acenta kurabiliyorsunuz. Kursunlar, nedir bu zorlama? Araba yatırımına da gerek yok; anlaşırsınız bir acentayla.’’ cümlelerini kuran Bağlıkaya, bu konu ile ilgili kamuoyu oluşturmak adına gerçekleştirilen başarılı sosyal medya kampanyası ile hakların savunulmasına dikkat çekti.

‘Biz talep eden makamız, icra eden makam değiliz’

Sektördeki temel sorunların çözümü ile ilgili Bakanlık ile bir araya gelip gelinmediği sorusuna Bağlıkaya, ‘’Bu işleri birlikte taahhüt ettiğimiz bir arkadaşımız Bakan oldu sonuç itibariyle. Çok da mutlu olduk. Bakanlık da bu sorunların çözülebilmesi için bir çabaya dahi ihtiyacımızın olmaması lazım. Bakanlığının ilk döneminde kendisiyle çok konuştuk bunları. Çok gittik geldik. Davet edildiğimizde gidiyoruz. Hiçbir TÜRSAB döneminde resmi yazışmalar bu kadar olmamıştır. Ama sonuç itibariyle makam uygun bulmuyor ve yapmıyor. Biz talep eden makamız, icra eden makam değiliz ki. Yetkimiz olsa yarım saate yaparız. Biz inandığımız şeyleri inandığımız şekilde anlatmaya gayret gösteriyoruz.’’ sözleriyle cevap verdi.

TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, kaçak acentacılık faaliyetlerine karşı TÜRSAB’ın çalışmaları ile ilgili, ‘’Bu konuda TÜRSAB tarihinde bugüne kadar yapılan mücadelenin 10 katı kadar mücadele ediyoruz. Bu rakamlar çok net orada. İhbar olduğu müddetçe; hepsini takip ettikçe çözüme kavuşturmaya çalışıyoruz. 2016-2017 rakamları 4-5 binlerde iken, 2019’da bu rakam 76.970, 2020 yılında 51 bin, 2021’de 21 bin; salgın şartlarında. 2019 yılında 8 bin tutanak tutmuşuz. Çok ciddi bir mücadele veriyoruz. Kaçak olduğunu tespit edip ilgili makama iletiyoruz.’’ dedi.

‘Sektör bir bütün. Her ne kadar ayrıştırmaya çalışsalar da bütün. Bu bozulduğu zaman maç biter’

Rehberlik Yasası konuşulurken TÜRSAB Başkanı’nın çağırılmaması üzerine iletilen soruya, ‘’Peki nerede bu yasa tasarısı? İstenildiğinde 3 günde TGA yasası çıkıyor; aidat konusunda olduğu gibi. Neden çıkmadı? Çünkü rehberler ile ayrı bizle ayrı bir muhabbet var. Sektör bir bütün. Her ne kadar ayrıştırmaya çalışsalar da bütün. Bu bozulduğu zaman maç biter. Rehberlerin faydasına olan şey acentaların da otellerin de faydasınadır. Ortak bir paydada buluşmak zorundayız. Hak ve hukuk neyse onu yapmak zorundayız. 3-4 tur operatörüne verilen meblağı herkes biliyor. Yarısı seyahat acentalarından ihtiyacı olanlara dağıtılsaydı Bakan çok büyük sevgi ve saygı görürdü. Biz onun için uğraşıyoruz. Yapılacak şeyler onun eseri olacaktı. Yapmak istemiyor. Ne yapayım?’’ dedi. 

TÜRSAB’ın finansal yapılanması, eski dönem şirketleri ve borçları ile ilgili Bağlıkaya, ‘’Biz eski ve borçlu şirketlerin faaliyetlerini durdurduk. Ancak tasfiyesi zaman alıyor çünkü borcu var, iflası var; bunlar yasal süreçler. TÜRSAB’ın içinde değişik şirketlerdeki bilançoları tek bir yere alacağımızı taahhüt etmiştik; aldık. Bunları internette yayınlıyoruz. Bilançolarını internette yayınlayan bir TÜRSAB var. Bizim iktisadi işletme kurma sebebimiz, yapılacak işlere fatura kesebilmek. Bu faaliyetlere fatura kesebilmek gerekiyor ki insanlar masrafına atabilsin. İktisadi işletme bunun için kurulmuştur. Biz taahhüt ettiğimiz finansal şeffaflığı sonuna kadar yerine getirdik; devam da edeceğiz. 560 milyon lira borçla devraldık. Bu borçla boğuştuk. Boğuşmaya da devam ediyoruz.  560 milyon liralık borcu biz 200 milyon liralara indirdik.’’ cümleleriyle TÜRSAB’ın şeffaf, üretken, birleştirici ve kurumsal bir yapıda çalışmalarına devam ettiğini vurguladı.

Sosyal medya kanalları üzerinden iletilen soruların yanıtlanmasıyla yayın sona erdi.

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159