2016-09-11 14:30:54

Gündemimiz artık köprü

Mustafa Yıldırım

my@tasimadunyasi.com 11 Eylül 2016, 14:30

 

Yavuz Sultan Selim Köprüsü açıldı. Şehirlerarası otobüslere Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü kullandırma zorunluluğu, 20 km’lik yolu 90 km’ye çıkartıyor. Daha fazla yol gidilmesi nedeniyle yolculardan çok büyük tepkiler aldık, almaya devam ediyoruz. Yolcuların bazıları şoförlerimize, personelimize, “Bu kadar yoldan bizi dolandırmaya ne hakkınız var, ücretsiz oldu diye bu köprüden geçiyorsunuz” şeklinde tepki gösterip, hakaretlerde bulunuyorlar. Biz, yolculara köprünün 5 günlük süre ile ücretsiz olduğunu, ancak şehirlerarası otobüslerin zorunlu şekilde köprüden geçmek durumunda bırakıldığını, ayrıca 1 Eylül itibariyle de ücret ödediğimizi de anlatmak zorunda kalıyoruz.

Yolcularda tepkili

Bir yandan Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün getirdiği maliyet artışını bir yandan da yolcuların tepkilerini yönetmek zorunda kalıyoruz. Yolcular, “Ben niye 1 saat daha fazla yol gideyim” diyor. Biz de yolculara hak veriyoruz. Tabii, neden toplu taşıma unsuruna sahip otobüsler 1 saat daha fazla yol gitmek zorunda bırakılıyor? Sayın Ulaştırma Bakanı ile konuştuğumuzda, “trafik yoğunluğundan kurtuldunuz” dedi. Oysa biz toplu taşıma yapıyoruz. Kamyonların ve tırların 3’üncü köprüyü kullanması ile 2’nci köprünün yaşayacağı rahatlık bizleri umutlandırmıştı ve yolculukları keyfe dönüştürecekti. Daha kısa sürede geçecektik Anadolu yakasına. Ama bu şartlar altında İstanbul’un ulaşım coğrafyası tamamen değişti bizim açımızdan. Tabii, bu böyle devam edecekse yeni transfer noktalarına ihtiyacımız olacak. Bolluca veya Odayeri’nde mutlaka bir transfer merkezi gerekiyor.

3’üncü köprü eziyet noktası oldu

Anadolu yakasından Trakya’ya gidecek otobüsler için de aynı durum söz konusu. Edirne’ye, Çorlu’ya, Tekirdağ’a, Çanakkale’ye yapılan seferler yüksek maliyetler nedeniyle yapılamaz hale geldi. İnsanlar artık başka yollarla gitmenin çaresini arayacaklar. Hep söylüyorum: Yollar insan taşır ilkesi ayaklar altına alınmıştır. Yollara araç taşıtılıyor. Birinci ve ikinci köprü tek başına otomobille keyif için seyahat eden insanlar için geçiş noktası; 3’üncü köprü ise toplu taşıma yapan şehirlerarası otobüsler için eziyet noktasına dönüşüyor.

Gurur duyuyoruz ama

Bizler bu eserlerin Türkiye’ye kazandırılmasından hakikaten gurur duyuyoruz. Ülkenin kalkınmasında, gelişmesinde önemli göstergelerdir bunlar. Ama süreci, doğru kararlarla yönetmek lazım. Bütün mesele, kamu tarafından, otobüslerin hala toplu taşıma aracı olarak algılanmaması.

Bu taşınabilir bir yük değil

İkinci köprüyü kullandığımızda herhangi bir otoyol ücreti ödemiyorduk. Şimdi otoyol ve köprü geçiş ücreti maliyeti sırtımıza yüklendi. Bu taşınabilir bir yük değil. Bütün dünya, özellikle gelişmiş ülkeler, otobüs işletmeciliğini yeniden yapılandırmaya çalışırken, Türkiye var olan sistemi yok ederek bindiği dalı kesiyor diye düşünüyorum.

Müteahhidi zengin etmez, bizi iflasa sürükler

Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve otoyollardan otobüsçünün ödeyeceği para müteahhidi zengin etmez,amabizleriiflasasürükler. Bizimençok çalıştığımız İstanbul-Bursa hattı artık otobüsçü için cehennem oldu. Hiç kimse o seferi almak istemiyor. Herkes İstanbul’dan Bursa’ya, İzmit ve Adapazarı’na gitmek yerine çapraz hatlara gitmek istiyor. Sayın Başbakan, Ulaştırma Bakanlığı’ndan geldiği için bizi anlayacaktır, diye düşünüyorum. Yanlış hesap Bağdat’tan döner diyorum hep. Biz Bağdat’a gitmeden döndürmek isterdik, ama Bağdat’a gitti maalesef. Sayın Başbakan’a, nerede bulursak, bunu ifade edeceğiz. Sayın Başbakanımızın bizlere vefa borcu olduğunu düşünüyorum.

Bizler Fatih’in torunlarıyız

Biz yapılan duble yolların seyahat konforuna sağladığı imkanları göz ardı etmiyoruz. Duble yolların kazaları azalttığını ve ulaşım güvenliğini arttırdığını düşünüyoruz. Ancak Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Osmangazi Köprüsü bizleri sıkıntıya sokmuştur. Bizler Fatih’in torunlarıyız. Fatih’in köprüsünü kullanmak istiyoruz. Bunun dışında Osmangazi’nin kemikleri sızlıyor şimdi. Oradan geçerken ödediğimiz bedel, hakikaten sektör mensuplarını çileden çıkartıyor. Ben hep söylüyorum. Devlet köprüleri ile müteahhit köprüleri arasındaki fark bu kadar bariz olmamalı.

Gündemimiz artık köprü

Tabii köprü gündemimizi çok meşgul edecek görünüyor ta ki aksi karar alınıncaya kadar. Tabii, otobüsçülerimizden eylem sesleri geliyor, ‘eylem yapalım’ diyorlar. Şu anda OHAL var. Bu ortamda herhangi bir eylem söz konusu değil. Bizler bu ülkenin insanlarını yıllardır sırtında taşıyan, ülkenin ekonomik çarklarını döndüren ana sektörlerden biriyiz. Türkiye’nin kılcal damarlarına işlemiş bu sektörün bu kadar göz ardı edilmesi kabul edilebilir bir durum değil. Alternatifi olmayan bir taşıma modeliyiz. 3’üncü köprüyü kullanmak Türkiye’ye İstanbullulara, İstanbul’a gelen-giden insanlara eziyetten, sektörümüze maliyetten başka hiçbir şey değil.

Sektörümüzün ve tüm İslam âleminin mübarek Kurban Bayramını kutluyorum. Kaptan şoförlerimizin yoğun bayram trafiğinde daha bir titiz olacağına, otobüslerini daha bir dikkatli kullanacaklarına inanıyorum. Bayram hareketliliğinin bereketli olmasını diliyorum. ■ 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.