banner69

Depremin yaşattığı travmaya karşı Sanat hep koruyucumuz

banner113

Zeytinburnu Belediyesi, Kazlıçeşme Sanat Merkezi’nde 6 Ocak 2023 tarihinde açılan ve 19 Mart’a dek ziyarete açık kalacak M. Zahit Büyükişliyen’in “Yel Değirmenlerine Karşı” retrospektif sergisini gezdik Maraş merkezli büyük depremin acılarını içimizde hissederek.

banner114
YAŞAM 19.02.2023, 18:42 20.02.2023, 12:34 Taşıma Dünyası
Depremin yaşattığı travmaya karşı Sanat hep koruyucumuz

HAZIRLAYAN: KORKUT AKIN

Hep bize mi düşer bu zorlu, sıkıntılı, acılı günler? Ne yapmalı da aşmalı bu istemediğimiz, düşmanımızın başına gelmesinin bile bizi sarstığı, üzdüğü felaketi… Acımızı ne siler? Bu hüzünlü hava neyle dağılır?

Dayanışma yaşatır! Haklısınız, devletin bile “talimat” beklediği bu acılı, günlerde insanlarımız canla başla yardıma koştu, elindekilerle. Dağların bile yer değiştirdiği, yolların kesildiği, binaların (zaten öldüren de onlar değil mi) devrildiği koşullarda bile yetişenler oldu, karşılıksız, beklentisiz…

Bir de sanat. Sanat yaşatır. Yaşatmakla yetinmez, yaraları sarar, acıları dindirir, geleceği aydınlatır, umut olur. Güvence olur en çok da.

Sanatsız kalmamak gerek. İlkokul son sınıfta olmalıyız, bir okuma dersinde, öğretmenimizin verdiği metni yüksek sesle okuyor bir arkadaşımız, dinliyoruz hep birlikte. Almanya, İkinci Dünya Savaşı’ndan yıkılmış -ve tabii yenilmiş- çıkınca ilk iş tiyatroları onarmış. Bir ayna olmuş tiyatro, silkinip kendilerine gelmişler. Darısı başımıza… Bu deprem(ler) umarız ders olur hepimize, ama en çok da yetkililere, belediyelere, müteahhitlere, sorumluluk üstlenenlere, siyasetçilere, ülkeyi yöneten ve/veya yönetmeye talip olanlara…

Belediye deyince, sadece yol, su, elektrik olarak sınırlamamak gerekir sorumluluklarını… Asıl görev ve yetkileri sanat üzerine olmalı (bugüne dek göz ardı ettikleri için de daha bir sarılmalılar sanatın ve kültürün ipine), daha çok sanat ve kültür merkezi kurmalılar, halka ulaştırmalılar.

Muammer Başkan, Korkut Akın: 6 Ocak 2023 tarihinde açılan ve 19 Mart’a dek ziyarete açık kalacak M. Zahit Büyükişliyen’in “Yel Değirmenlerine Karşı” retrospektif sergisini gezdik. Maraş merkezli büyük depremin acılarını içimizde hissederek.

M. Zahit Büyükişliyen

1946 doğumlu Büyükişliyen, Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümünü bitirmiş, öğretmenlik yaparken Milli eğitim Bakanlığının açtığı sınavı kazanarak Batı Almanya’da (artık Batı’sı, Doğu’su kalmadı ya…) Kassel Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde eğitim görüp yurda dönmüş. Hacettepe Üniversitesinde profesör olduktan sonra Yeditepe Üniversitesine geçmiş. Açtığı veya katıldığı sergileri sıralamak mümkün değil, büyük olasılıkla kendisi de hatırlamıyordur hepsini sırasıyla. İlkokul ikinci sınıfta Kore’de dünya ikincisi olmasıyla başlayan resim serüveninde 20’ye yakın ödül kazanmış, kitaplar yazmış… Kızı, Burçak Gönül, yaşamını “Yel Değirmenlerine Karşı, Bir Ressamın Anıları” (İnkılap Yayınları, 2022) ile biyografik bir romanla hayatını biz okurlara tanıtmış…

“Yel Değirmenlerine Karşı” üzerine yazdığım, “Anlatılanlara sadece Zahit Büyükişliyen’in yaşam öyküsü olarak dar açıdan bakmak yanlışı da beraberinde taşıyacaktır, çünkü o süreci herkes -üç aşağı beş yukarı aynı toplumsal koşullarda, siyasi sistemde, ekonomik düzeyde- yaşıyor. Zaten anlatımdan da fark edileceği gibi sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel ve eğitim sistemiyle ilintili tüm aktarımlar.

Zahit Büyükişliyen, annesinden aldığı genlerine okullarda öğrendiği demokratik olma niteliğini de ekleyince, açık ufkunun da etkisiyle sıkı çalışarak, yenilikleri takip ederek, haksız (ve hadsiz) davranmayarak hem çevresince hem de öğrencilerince sevilen biri oluyor. Bunun yansıması resimlerinde de görülüyor.” (https://www.hurriyet.com.tr/kitap-sanat/yasamak-icin-hikayeni-anlat-42034329)

M. Zahit Büyükişliyen, Don Kişot - Attack - 2021

Bırakalım biz Zahit Büyükişliyen’i de resmine bakalım.

Zahit Büyükişliyen, akademisyen ressam. 1946 doğumlu olduğuna göre, 77 yıllık yaşamında hem çok yer gezmiş hem çok şey görmüş… Bir insan yaşadıkça görür ve gezer muhakkak, ancak İkinci Dünya Savaşı sonrası yoksul bir ülkede doğan ve yaşamını kazanması gerektiğini kavrayan biri olarak daha bir farklı bakması, daha bir irdelemesi, daha bir sorgulaması gerektiği de açık. Yaşamını eğitime ve sanata adamış Zahit Büyükişliyen, sadece bir ressam, bir eğitmen, bir akademisyen değil; resmine hak ve özgürlükleri de yansıtmayı başaran bir hak savunucusu aynı zamanda.

Büyükişliyen her yıl bir tema işlediği sergilerini bu kez retrospektifle sürdürüyor. Renklerin ayırt edici özelliğini öne çıkaran soyut çalışmayı seven Büyükişliyen, “Dörtnala gelip Uzak Asya’dan / Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan” kültürler köprüsünde, gelip geçmiş medeniyetlerin mirasını kendi diliyle sunuyor. Anadolu yöresel motiflerinden yola çıkıp evrenselleştirerek, yani bir anlamda soyutlayıp da herkese mal ederek bambaşka anlamlar kazandırıyor resimlerine.

Resimlerini döneme ayırmak mümkün Zahit Büyükişliyen’in. Don Kişot ile uluslararası bir sergiye çağrılınca, bir dönemini “yel değirmenlerine” karşı mücadelenin bu ünlü kahramanına adıyor. Sonra İstanbul resimleri var… İskenderun da var ya, deprem nedeniyle yerle bir olan kenti artık nostalji olarak, biraz da gözyaşlarıyla izliyorsunuz.

M. Zahit Büyükişliyen, İstanbul - 2018

Soyut olduğu kadar renkçi bir ressam da Zahit Büyükişliyen. Özellikle farklı renklerle resmettiği Kız Kulesi temalı İstanbul, izleyicisini de taşıyor düşler dünyasına. Umut aşılıyor, bana sorarsanız. Sis dağıldığında günlük güneşlik, huzurlu bir kent çıkacak ortaya. Somutlanan soyut diye yazdım bir keresinde… Çünkü hem sizin sosyoekonomik, sosyopolitik, sosyopsikolojik ve sosyoekolojik durumunuza hem de ışığın dans ettirdiği renklerin etkisine göre anlam kazanıyor. Öyle olmasa niye duvarlarına assın ki insanlar resimleri.

Kazlıçeşme Sanat Merkezinin içindeki mozaik yer döşemeleri, MS 2. yüzyıla tarihleniyor.

Bir küçük not…

İstanbul Arkeoloji Müzeleri denetiminde sürdürülen kazı çalışmalarıyla açığa çıkarılmış Kazlıçeşme Sanat Merkezinin içindeki mozaik yer döşemeleri, MS 2. yüzyıla tarihleniyor. Çok renkli mozaiklerin opus tessellatum tekniğiyle yapıldığı, merkezinde dalga ve örgü motifli bir daire içine yerleştirilmiş sekiz köşeli ana motif bulunduğu, birbirine geçmiş düğüm motifleriyle de süslendiği bilgisini paylaşayım.

Marmaray Zeytinburnu durağından yürüme mesafesindeki Kazlıçeşme Sanat Merkezine hem sergiyi gezmeye -buna da bağlı olarak insanın içini acıtan deprem travmasından kurtulmanız ve umut yüklenmenizi- hem de 1800 yıllık mozaiklerin akan tarih boyunca gördüklerini yorumlamaya çağırıyorum.

Zeytinburnu Kültür Sanat, Şubat-2023 ajandasında duyurulan SÖYLEŞİ DEPREM FELAKETİ DOLAYISIYLA İLERİ BİR TARİHE ERTELENDİ.

ZİYARET SAATLERİ

Pazartesi: Kapalı

Salı - Pazar: 10:00 - 18:00

ULAŞIM

Kazlıçeşme, Abay Caddesi 165 Zeytinburnu - İstanbul 34020

T: 0212 413 11 91

[email protected]

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159