12.06.2017, 12:44

Sürücüsüz Araçlarda Fırsatlar

Otonom araçlarla ilgili yürütülen çalışmaları gördükçe, sürücüsüz araçların kaçınılmaz olduğuna bir kez daha hemfikir oluyoruz. Otonom araçlarla birlikte beklenti, artık araç sahipliğinin de çok azalacağı. Hem de düşündüğümüzden çok yakın bir tarihte gelişmelere şahit olacağız. Ne kadar mı yakın? Mesela şu beklentiye ne dersiniz: 2030'da Amerika'daki otomobillerin yüzde 95'i otonom olacak ve bu araçlar da şahıslara ait değil filo şirketlerinin sahipliğinde olacak (Rethinking Transportation 2020-2030 adlı rapor). Elektrikli araçlar olacağını ayrıca belirtmeye gerek yoktur sanırım. 2030'dan bahsediyoruz, 13 sene sonrasından. Otonom araçların çevreye, ekonomiye kazandıracağı konuları bir başka yazımıza bırakıp bu teknolojik gelişmede ne tür yeni fırsatlar olabilir, gelin ona bakalım biraz.

Sürücü yok, bu durumda projeksiyonlarımızı bu sürücüsüz araçlarda yolculuk yapanlara çeviriyoruz. Çoğu zaman tek başlarına olacaklar bu araçlarda. Kendilerinden başka insan olmayacak araçta. Düşünün, muhabbet ederek gideceği taksi şoförü de yok. İşte yeni gelir fırsatları bu gelişmeye yönelik çıkacak. Bosch, Silikon Vadisi'nde düzenleyeceği hackathonun konularını da bu yeni gelişmeye yönelik oluşturmuş. Bu hackathonun başlıklarına baktığımızda, aşağıdaki maddelerle özetlendiğini görüyoruz:

Araç Durumunun İzlenmesi: Araçta unutulan eşya olup olmadığından tutun da, araç içi kirliliğine kadarki aracın durumu hakkında bilgi sunan girişimler

Kişiselleştirme:
Aracın içinin, binen yolcunun tercihlerine göre değişebilmesi. Burada konfordan tutun da kişinin durumuna bağlı olarak güvenlik çözümlerine kadar kişiselleştirilebilmesine olanak sağlayan girişimler..

Ortam durumunun izlenmesi: Aracın içinde sigara içilme durumundan, yangın durumuna; havasızlığından sıcaklık durumuna kadar bilgilerin uzaktan takibini, yönetilmesini sağlayacak girişimler.

Etkileşim: Cüzdanımızdan daha kıymetli olan cep telefonlarımızla, aracın etkileşime geçebileceği girişimler. Artık aracın içinde oyun mu oynatır, ödüllü anket mi yaptırır, sanal gerçekliğe mi yönlendirir, buna benzer telefonla aracın etkileşim örneklerini sağlayan girişimler.

Sensorlardan gelecek bilgilerin yönetimi: Sensorlar, ileride daha çok gözümüz kulağımız olacak. Ve bir kez daha altını çizelim; yerli otomobilden çok daha kıymetli iş alanı, teknolojiye ayak uydurabilmiş sensorların üretimi ve bu sensorlardan gelen bilgileri yapay zekalar ile anlamlaştırıp aksiyona geçirebilen çözümlerin sunulabilmesidir.

Hayati belirtilerin ve sağlığın izlenmesi: Araçta yolcudan başka insan yok. Örneğin yolcunun bir kalp krizi geçirmesi durumunda ona yardım edecek cefakâr fedakâr kaptan yok. İşte bu durumda teknolojik çözümler büyük ihtiyaç olacak. Artık emniyet kemerindeki sensorlardan mi takip ederiz, yolcunun gözlerini izleyerek mi anlamdırırız, ama bu konu da büyük fırsatlar barındıran bir alan.

Aktivite/hareket tanımlama: yolcular tehlikeli davranışlarda mı bulunuyorlar, vandallık mı yapıyorlar, kavga mı ediyorlar; bunları tespit edip ilgili mercilere haber verecek çözümler de ihtiyaç duyulan konulardan olacak.
Evet, bu saydığımız konularla ilgili Bosch Silikon Vadisi'nde bir hackathon düzenleyecek. Biz de uzaktan da olsa takip edeceğiz oradaki gelişmeleri. Değerlendirmeden geçen fikirlere ulaşabilirsek buradan paylaşırız.

Data, 'Big Data' olalı
İlkçağ, Ortaçağ, Yeniçağ, Yakınçağ diye tarih çağlarını adlandırdığımız sıralamada, henüz gösterilmese de, özellikle internetin her alanda kullanılmaya başlanması ile çağımızı “bilgi çağı” olarak adlandırmaya başlayalı çok oldu. Eskiden bir çağın formülasyon bilgisi için aylarca Amerika'da fabrikaların kapısında bekleyen işadamlarımızın hikayelerini dinlerken; bilgi çağımızda her yerden bilgi akıyor. Dünyanın bir ucundaki bilgilere, evimizin balkonunda elimizde çayla saniyeler içinde ulaşabiliyoruz. Bilgiler çoğaldı çoğaldı, gigabyte birimi yetmez oldu. Petabyte, exabyte, zettabytelar dilimize pelesenk oldu. Önce, işlerimizle ilgili datanın toplanması önemli dedik; altyapılarımızı data toplamak için geliştirdik. Bundan daha da önemli konunun, bu toplanan verilerin anlamlı bilgiye çevrilmesinin olduğunu gördük. Gelişmiş ülkeler, bu dataların, hadi kullanıldığı haliyle, Big Data'nın, toplanması fazını çoktan geçti; bu datalardan öyle anlamlı bilgiler ve bu bilgilere dayalı çözümler, teknolojiler geliştiriyor ki hayranlıkla izlememek elde değil. Biz mi ne aşamadayız? Gözlemlediğim kadarıyla, Big Data yolunda henüz data toplama altyapımızı geliştirme konusunda atacağımız çok adımlar var. Şimdilik bu Big Data konusuna böyle bir giriş yapmış olalım, önümüzdeki yazılarda Big Data konusuna otomotivden örneklerle daha detaylı değineceğiz. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159