11.12.2013, 10:25

Kandırmacalı fiyata son

Ülkemiz serbest piyasa ekonomisini benimsemiş olup hiç şüphesiz taşımacılık da buna dahildir. Bu piyasada yolcu taşıma bilet fiyatlarının firmalara göre değişmesi yanında yıllara, mevsimlere, aylara, haftalara, günlere hatta saatlere göre değişmesi de normaldir. Ancak bu durum tarife zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Önemli olan taşımacının fiyata ilişkin temel serbestliğinin korunmasıdır. Burada tüketicinin aldatılmaması için gereken koşulların belirli bir tarife zorunluluğu getirdiği bilinmelidir. Tüketicinin aldatılmamasının fiyata ilişkin tarife dışı yanları da bulunuyor.

Kandırmacalı fiyata son!

Tarifenin ötesinde tüketicinin aldatılmaması için açıklanan fiyatın niteliği önemlidir. Fiyatın esnetilmesinin ötesinde açıklanan fiyat o ürünün alınabileceği gerçek fiyat olmalıdır. Yani alınacak bilete alınması zorunlu maliyet kalemlerinin tümünü içermelidir. Vergi hariç, yakıt bedeli hariç, servis bedeli hariç vs. şeklindeki fiyatlarla bilet almak mümkün olmadığına göre açıklanan bilet fiyatı tüm zorunlu maliyet kalemlerini kapsamalı ve açıklanan fiyatla asgari şartlarda bir bilet alınabilmelidir. Zorunlu olmayan ekstra hizmetler, şüphesiz ki açıklanan fiyatın üzerine çıkılmasını gerektirecektir. 

Bir zamanlar, şikayetimi, bu konuda ilgili gördüğüm çeşitli yerlere yazdım. Aralarında Reklam Kurulu dahil kanunla kurulmuş birimler de vardı. Bana bir tek reklamcılardan, kendi kurdukları örgütlerinden cevap geldi. İnanın ki uzun süre reklamlarda bu türden aldatıcı fiyatlar kullanılmadı. Şimdi taşımacılar, reklamlar dışında kendi internet sitelerinde açıkladığı fiyatlarla bu ihlali yapıyorlar. Tekrar ediyorum: Açıklanan fiyat asgari koşullarda bir biletin alınabileceği fiyat olmalıdır. Bilinmelidir ki, bunun ötesi motorsuz otomobil, ekransız televizyon gibi sahte ürünlerin fiyatları olabilir. 

Kandırmacalı ucuzluk olur mu?

Açıklanan bir bilet fiyatı; insanları etkilemek, hatta kandırmak için çok az sayıda koltuğun satıldığı fiyat olmamalıdır. Burada açıklanan her fiyattan toplam kapasitenin asgari/yeterli bir kısmının satılması gerekir. Kanaatimce açıklanan fiyattan tüm kapasitenin en az yüzde 20’sinin satılması esası uygun olabilir. Yani 150 kişilik kapasitede en az 30 bilet. Bu oran yüzde 15 veya yüzde 25 gibi de olabilir. Tabii ki isteyen bu orandan daha fazlasını hatta hepsini o fiyattan satabilir.

Değişim sınırlandırılmalı

Şüphesiz ki açıklanan fiyat sonrasında fiyat arttırılabilir veya eksiltilebilir. Bu artma veya eksilme sınırlı olmalıdır. Bu sınırın önceki fiyatın yüzde 30’u gibi önermek mümkündür. Yani 60 TL’lik bir bilet, 60x%30=18 TL artırılabilmeli, ikinci fiyat en fazla 78 TL olmalıdır. Bu artış yüzde 20-50 aralığında belirlenebilir. Şüphesiz ki bunun altında artış yapmak serbest olup, önemli olan bunun üzerinde artış yapılmamasıdır. Burada, bir sonraki aşamada, yüzde 30 artışın 78 TL üzerinden mi, yoksa 50 TL üzerinden mi hesaplanacağı sorusu akla gelebilir. Kanaatimizce bütün hesapların ilk fiyat üzerinden yapılması uygun olur. 

Bir örnek…

Açıklanan bir fiyattan satılması zorunlu asgari bilet miktarının yüzde 20 ve değişimde en fazla artışın yüzde 30 olduğunu kabul edelim. 150 kişilik bir uçak veya daha büyük bir uçağın 150 kişilik ekonomi sınıfı için fiyatlarını inceleyelim. 

İlk açıklanan bilet fiyatı, zorunlu her şey dahil 60 TL olsun. Bu 150 biletin yüzde 20’si olan 30 bilet 60 TL fiyatla satılmak zorundadır. Bunun sonrasında yapılabilecek ilk artış 60x%30=18 TL ile sınırlı olacaktır. Yani yeni fiyat 78 TL. Bu fiyattan da en az 30 bilet satılmak zorundadır. İkinci artışla yeni bilet fiyatı 78+18=96 TL olacak ve en az 30 bilet de bu fiyattan satılacaktır. Üçüncü artışın sonundaki dördüncü fiyat 96+18=114 TL olacaktır. Bu fiyattan da, eğer kalmışsa en az 30 bilet satılmak zorundadır. Beşinci fiyat ise 114+18=132 TL olacak ve varsa kalan biletler bu fiyattan satılacaktır. Bu fiyatla biletler tükeneceğinden yeni bir artış söz konusu olmayacaktır. 

Yeterli esneklik var

Her fiyattan en az yüzde 20 kadar bilet satışı ve her seferinde, ilk fiyatın en fazla yüzde 30’u kadar artışla bile 60 TL ile başlayan fiyatlar 132 TL’ye kadar çıkabilmiştir ki yüzde yüzden fazla bir artış demektir. Önerilen sistem içerisinde taşımacının bu artışla yetinmesi beklenebilir. Taşımacı, 60 TL olan ilk fiyatını değiştirerek sistem içinde daha yüksek fiyatlara da ulaşabilecektir. Dolayısıyla sistem taşımacının fiyat yükseltme haklarını sınırlamakla birlikte imkanlar yeterli görülebilir. Taşımacı esnekliğini artırmak istenirse yüzde 20’nin daha aşağı çekilmesi ve/veya fiyat artışı oranı olan yüzde 30’un daha yukarı çekilmesi mümkündür.

Bir düşünün bakalım; tabii ki başka anlayışlar da olabilir, önemli olan tüketicileri kandırmadan, mağduriyet yaratmadan yolcuların haklarının korunmasıdır. Şüphesiz ki taşımacının haklarına da dikkat edilerek. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159