14.11.2016, 16:32

Taşımacılar UKOME’lerde temsil edilmelidir

Sivil toplum örgütlenmesi günümüzde önemini artırıyor. Buna da bağlı olarak yoğun örgütlenmeler yaşanıyor. Bunların önemli bir kısmı sosyal fayda amaçlı, saygın sivil toplum kuruluşları. Mesleki örgütlenmeler kazanç arttırma amaçlı olsalar da büyük bir ihtiyacı karşılıyorlar. Bunların bir kısmı sosyal fayda da üretiyor. 

Yasal durum
Mesleki örgütlerin önemli bir kısmı kanunla getirilen yarı resmi kuruluşlar; TOBB, TESK, TBB, TTB, TMMOB gibi... Bunlara üyelik zorunlu. Bunlar dışında tamamen sivil olan mesleki kuruluşlar var; UND, UTİKAD, TOFED, TOF, UYOF, TTDER gibi… Bunlara üyelik zorunlu değil. Kurallara uymak kaydıyla herkes yenilerini kurabilir. 

Mesleki örgütlerin faaliyetlerini; meslek içi meslektaşlar arası çabalar ve ilgili diğer kuruluşlardan taleplerde bulunmak veya ortak çalışmak şeklinde ayırabiliriz. Bunları görüşme, yazı, yayın yoluyla gerçekleştiriyorlar. Bir de mevcut organizasyonlara katılım söz konusu. Kanunla kurulan organizasyonların katılımcıları da mevzuatla belirlenmiş, ancak bu mevzuatı aşarak katılım mümkün. 

TOBB-TESK ayrımı…
Taşımacıları da kapsayan, kanunla kurulmuş iki büyük mesleki örgütlenme TOBB ve TESK. Kısaca; TOBB büyük ölçekli kişi ve kuruluşların, TESK ise küçük ölçekli esnafın örgütü. Otobüsçüler ve diğer taşımacılardan büyük ölçekli olanlar TOBB bağlısı ticaret ve sanayi odalarına ve bunların ilgili komisyonlarına katılıyorlar. TESK’te ise bunun içindeki Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu bağlısı odalara kayıt oluyorlar. Artık çalışanlar, yani şoförler TŞOF’a üye olmak zorunda değil. Onların örgütleri başka: sendika vs. 

Ulaşım işleri…
Ulaşım ve trafik ile ilgili konuların, esas olarak İçişleri Bakanlığı, UDH Bakanlığı ve belediyelerle ilgili yanları var. Buna göre de mevzuatları hazırlanmış. Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolu Taşıma Kanunu esas. Bunun dışında belediyelerin görevleri de kendi kanunlarında belirtilmiş. Tabii, belediyelerin yanı sıra büyükşehir yapılanması getirilince bunların mevzuatı ve görevleri de ayrılmış. 

UKOME yapılanması…
Büyükşehir Belediyesi Kanunu, bu belediyelere verilen ulaşımla ve trafikle ilgili görevler ile yetkilerin Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) tarafından kullanılmasını gerektiriyor. Buralarda İl Trafik Komisyonu yetkilerini de UKOME kullanıyor. Büyükşehir belediyeleri ile UKOME’lerin görev ve yetkileri yanı sıra yapısı da mevzuatla belirlenmiş. Tabii, her büyükşehrin yapısına göre değişim mümkün. Bazı UKOME’lerde deniz ve göl taşımaları dolayısıyla ilgili temsilciler varken bazılarında bulunmuyor. 

İstanbul UKOME
Elime geçen bir İstanbul UKOME kararından hareketle, yapısını ele alalım. Karardaki 21 imzadan 10’u Büyükşehir Belediyesinden: Genel Sekreter, Genel Sekreter Yardımcısı, Ulaşım Daire Başkanı, Birinci Hukuk Müşavirliği, Fen İşleri Dairesi Başkanı, İETT Genel Müdürü, İstanbul Şehir Hatları Tur AŞ, İstanbul Ulaşım AŞ Genel Müdürü, Ulaşım Koordinasyon Müdürü, Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürü. (Bazıları en üst düzeyde katılırken bazıları bir temsilciyle katılabiliyorlar.) 

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığından 6 katılım var: Karayolları Birinci Bölge Müdürlüğü, İstanbul Liman Başkanlığı, DHMİ Genel Müdürlüğü, TCDD Birinci Bölge Müdürlüğü, Karayolu
Düzenleme Genel Müdürlüğü ve Altyapı Genel Müdürlüğü. 

Güvenlikle ilgili birimlerden dört katılım var: İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Milli Savunma Bakanlığı Birinci Ordu Komutanlığı, İl Jandarma Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı. 
Belediye dışındaki katılımlarda bazen üst düzey bazen yerel isim var. Örneğin, Karayolları Genel Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü veya Jandarma Genel Komutanlığı denmeyip, bunların İstanbul temsilcileri sayılırken DHMİ, Sahil Güvenlik gibi kuruluşlarda yerel temsilci belirtilmiyor. 

Sivil toplum
Elime geçen kararda, sivil toplum kuruluşu olarak sadece Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonunun temsili bulunuyor. Bunun doğrudan temsil edilmesi yerine bir yerel temsilci daha uygun olmaz mı? Örneğin, İSTESOB (İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği) veya İstanbul’daki taşıma ile ilgili esnaf odası gibi… 

Bundan daha önemlisi, esnaf türünden küçük ölçekli taşımacıların temsiline rağmen büyük ölçekli taşımacıların hiç temsil edilmemesi… Tabii, burada TOBB temsilcisi değil, İstanbul Ticaret Odası (bulunmadığı illerde Ticaret ve Sanayi Odası) eliyle temsil. Bunun kim olacağını, hangi komisyondan seçileceğini Odaya bırakalım. 

Yolcu özel…
Belediyeden belgeli şehiriçi yolcu taşımacılarını servisçiler, turizmciler ve hatlı toplu taşımacılar (minibüsçüler, halk otobüsçüleri vs.) şeklinde ayırabiliriz. Tabii, bir de taksiciler var. Bunların her birinin temsil hakkı düşünülebilmeli… Yine bunların ortak temsilinin zorluğundan hareketle her biri için birer ticaret odasından birer de esnaf odasından temsilci olabilir. Sayının artmasından korkulmamalı, 20 resmi katılımcının yanı sıra 6-7 de özel sektörden sivil katılımcı oluversin. Tabii, yük taşımacılarını da unutmamak lazım. 

Kritik noktalar…
Bazıları Yolcu Taşımacıları Sektör Meclisi üzerinden temsil önerebilir; bilinmeli ki bu, TOBB’un bir başka tür temsili olur. Konu sadece İstanbul, Ankara değil… Bu nedenle yerel birimleri olmayan sektör meclisi yerine yerel birimi olan odalarla temsil daha doğru olur. Aynı şey, Yük Taşımacılığı Sektör Meclisi için de geçerlidir. Ticaret odaları hem yolcu hem de yük taşımacılarını temsil de edebilir. Bu arada sektör meclislerinde esnaf türü taşımacıların temsili pek söz konusu değildir. 

Şehirlerarası taşımacılar ne olacak? UKOME’deki konular çoğunlukla kentiçi, bu nedenle D1 ve D2 belge sahiplerinin her UKOME’de ayrıca temsili gereksiz görülebilir. Zaten ticaret odaları bunları da temsil etmiyor mu? Bazılarının aklına Yavuz Sultan Selim Köprüsünün zorunlu kullanımı gelebilir. Bu zorunluluğun yanlış UKOME kararı olduğunu düşünenler var. Temsilcimiz olsa, böyle olmazdı diyebilirler. Karar yanlış olmasına yanlış da, bana göre UKOME kararı değil UDH Bakanlığı kararı. Bu nedenle düzeltme yolu da UKOME’de temsil değil. 

Son sözler…
İstanbul UKOME’de yerel temsil esas olmalı. Sivil toplumun yeri arttırılmalı. En azından önceden gündem ilan edilerek ilgili sivil toplum örgütlerinin oy hakkı olmaksızın da olsa katılıp görüşlerini açıklamalarına fırsat verilmeli. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, yazılarımda sıkça eleştiri konusu olduğunu düşünebilir. Hiç alınmasınlar, meyveli ağaç taşlanır. Onların diğerlerine göre gelişmiş yapıları ve çalışmaları iyileştirilerek diğerlerine örnek olabilecek şekle getirilebilir. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159