02.01.2018, 12:14

Ulaştırmada Teknolojik Çözümler

19 Aralık’ta, Ulaştırma Platformu etkinliğinde, moderatörlüğünü UITP Başkan Yardımcısı ve Kayseri Ulaşım AŞ Genel Müdürü Feyzullah Gündoğdu’nun yaptığı, konuşmacılarının Philips’ten Selin Türkmenoğlu, Samsung’tan Seval Üçler ve Intel’den Cem Vedat Işık’ın olduğu Ulaştırmada Teknolojik Çözümler paneli, sektör adına çok faydalı bir panel oldu. Moderatör ve konuşmacıların çok iyi hazırlanmış oldukları belliydi. Ulaşımda teknolojinin nereye doğru gittiğini, önümüzdeki dönemde nelerin ön plana çıkacağını, nelere hazırlıklı olmamız gerektiğini, akıllı parklanmadan sürücüsüz araçlara, bağlantılı aydınlatma sistemlerinden bağlantılı araçlara kadar birçok konu hakkında çok net bilgi verdi konuşmacılar. Sektör liderlerinin de doğrudan bu bilgileri dinlemiş olmasını çok önemsiyorum. 
Sektörde hayata geçirilmesini sağlayacak, sektöre yön verecek kişiler işte paneli pür dikkat dinleyen, sektörün liderleri çünkü. Onları teknolojik gelişmeler konusunda ne kadar beslersek, bilgi alma yolları sunabilirsek, sektörün gelişimi de daha hızlı ve doğru yönde olacaktır. En az panel kadar önemli bir konu daha vardı ki, o da etkinlik öncesinde insanların bir araya gelip tanışmaları, yüz yüze görüş alışverişinde bulunabilmeleri. İletişimin artmasıyla, sektördeki birçok büyük konunun üstesinden hep birlikte daha kolay gelebileceğiz.

Sahada Daha Çok…
Konu açılmışken buradan telekom sektörüne de çağrıda bulunayım: ulaştırma, otomotiv ve lojistik sektörleriyle daha çok bir araya gelmeniz gerektiğini düşünüyorum. Bu sektörlerin içinden biri olarak, rahatlıkla söyleyebilirim ki, maalesef sizlerin sektöre yeterince yakın durmayışınızdan dolayı, geliştirdiğiniz birçok çözümü sektör yöneticileri bilmiyor. Onlara bu konularda bilgi aktaracak kişiler sizlersiniz. Bu saydığım sektörlerle daha çok iç içe olmalısınız. Bu sektörlerin teknolojik gelişmeleri hayata geçirmeye yönelik eğilimi yüksek. Akıllı telefonun olmadığı dönemde en teknolojik ürün otobüslerdi, otomobillerdi. Şimdi de otobüslerimize bakın, yurtdışındaki teknolojik gelişmeleri çok yakından takip ettiklerini ve yansıtmaya çalıştıklarını göreceksiniz. Bu açıdan hem teknolojik gelişmeleri paylaşmanız hem de hayata geçirmelerinde yanlarında olmanız açısından sektörle daha çok bir araya gelmelisiniz. Sadece üreticilerle değil, işletmeci firmalarla, filoların yöneticileriyle de daha sık bir araya gelmelisiniz. İki sektörü de görmüş biri olarak, sektörün bazı ihtiyaçlarına yönelik teknolojik çözümleri geliştirmiş olmanıza rağmen, gerek müşterinin ihtiyaçlarını onun dilinden anlatmadığınız için, gerek yeterli sıklıkla görüşmediğiniz, bir araya gelmediğiniz için ihtiyacını karşılayacak çözümler sizde beklerken, sektör de bazı konularda teknolojinin nimetlerinden tam yararlanamıyor. 

Otonom Seviyeleri
Sürücüsüz araç, eller boşta ama sürücünün de ön koltukta olduğu araç, sürücüye yardımcı olan araç ve benzeri birkaç değişik seviyeli otonom araç modeli çıktıkça kimimizin kafası karışmış olabilir. Merak etmeyin, bunların hepsi sınıflandırıldı ve bazı standartlara göre otonom seviyeleri belirlenerek kategorileştirildi. Bu standartları belirleyip otonom seviye gelişim sıralamasını hazırlayan SAE International, Uluslararası Otomotiv Mühendisleri Topluluğu. Bu seviyelere yakından bakacak olursak, 6 seviye şeklinde tanımlandığını görüyoruz. Birincisi, otonom olmayan kategori. Aracın ilerlemesinden hakimiyetine kadar tüm sorumluluğun sürücüde olduğu modeller. Bu kategoriye 0 seviye deniyor. Birinci seviye, yani ikinci kategori ise, sürücü asistanı olarak adlandırılıyor. Sürücü yine ön koltukta, fakat bu sefer araç bazı konularda sürücüye yardımcı oluyor. Örneğin hız ve direksiyon yönlendirmesinde. İkinci seviye, kısmi otonom. Bu seviyede, araç yardımdan ziyade, hız ve direksiyonda daha etkin olup tümüyle kontrol edebiliyor. Ama sürücü bu seviyede de aktif. Üçüncü seviye, koşullu otonom. Bu sefer araçta sensorlar da var ve yolu sürücü gibi izlemeye başlıyor. Ama yine de tam bağımsız değil araç. Sürücü yine devrede ve gerektiğinde müdahale etmesi gerekiyor. Dördüncü seviye, yüksek otonom. İşte bu seviyede aracın nispeten bağımsızlığından bahsedebiliriz. Araç artık her detayı kendi kontrol etmeye başlamıştır. Sürücü, hiç müdahale etmese bile araç kendi kendine karar verip aksiyon alabilir. Son seviye tam otonom seviyesi. Araçta sürücünün olmasına da gerek yoktur. Her şeyi araç kendi başına yapabilmekte. Peki, ülkemizde ne durumdayız, bakacak olursak, ikinci seviyedeyiz diyebiliriz. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159