19.03.2018, 12:57

Kaptanlar yaşamalı ki, sektör yaşasın!

Otobüsçülük öyle meşakkatli bir iştir ki, hayatın her yanıyla ilgilidir. Atın nalının çivisi bile otobüsçülükle o kadar içli dışlıdır ki, kalakalırsınız ulaşım olmadığında. Diyeceksiniz ki, nalı da, mıhı da kamyon taşıyor, ne ilgisi var otobüsçülükle. Doğru dersiniz, ama eksik kalır. O eksiklik de olayın çeperini çizmenizi engeller.

Son haftalarda özellikle şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan otobüslerin sürücüleri gündemde. Bakanlıklar bir yandan, federasyonlar öbür yandan bu konunun çözümünün sağlanması için çaba harcıyor. İyi de yapıyorlar. Çünkü o otobüsün şoförüne doğrudan 50 can emanet ediyoruz… Onların anası-babası, oğulları-kızları, torunları, iş arkadaşları, komşuları derken etkilenen kitle büyüyor. Tabii, bir de öğretmen, doktor gibi birden çok insanın yolunu gözlediği meslektense o yolcu, emanetin alanı da büyüyor.

Karayoluyla yolcu taşımacılığı sektörünün birbirinden ayrılmaz, sacayağı gibi üç temel konusu var. Birincisi, otogarlar. İkincisi, kaptanlar. Üçüncüsü de mesleki saygınlık. Otogarlarla mesleki saygınlık doğrudan bizimle ilgili olsa da sorunun çözümünde bizim tek başımıza sözümüz yetmiyor. Mahalli idareler, Bakanlıklar, devletin bürokratik kanalları belirleyici oluyor. Muhakkak ki, onlar da en iyisini yapmak, en yararlısını kurmak istiyorlar, ama evdeki hesap çarşıya uymuyor her zaman. Bir tane diye aldığınız nar, kırıldığında binlerce oluyor, dağılıyor etrafa. Aman dikkat! Ezerseniz lekesi de çıkmaz.

Kaptanlar ise doğrudan biz otobüsçülerin sorumluluğumuz… Hizmet içi eğitim vererek onların gelişmesini sağlamak bizim boynumuzun borcu. İşine sahip çıkan her firma bunu yapar, yapmalıdır da… Kural ne derse desin ince eleyip sık dokumalıdır. Tabii, kaptanını dinlendirmek, uykusuz ve yorgunken yola çıkarmamak da firmanın sorumluluğu olmalı. Kaptanların dinlenmesini sağlamak amacıyla yol üstlerinde, büyük terminallerde mekanların açılması için ne yasaya ihtiyaç var ne de kurala.

İstanbul Otogarı, yetersiz bir terminal, ama kaptanların dinlenebileceği, banyo yapıp temizlenebileceği bir yerleri bile yok. Şimdi herkes kalkmış ayağa, kaptanlara bir şeyler verme sevdasında… Ağanın eli tutulmazmış. Verin onların haklarını, dinlenmiş ve tertemiz çıksınlar yola, kazalar da azalır yarı yarıya… ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159