22.12.2014, 14:27

Demiryolu Güzergahlarında Çevresel Faktörler ve Alınması Gereken Önlemler - 3

Demiryolu ulaşımında belli bazı ülkelerdeki örnekleri işleyeceğiz bu kez.

Çek Cumhuriyeti:

Lineer yapılar olarak demiryolu koridorlarının doğal yaşam üzerinde önemli etkileri bulunmakta olup, hayvan popülasyonu düzeyinde olumsuz etkileri ve yaşam alanı yerleşimlerinin şekilleri ve yapıları üzerinde de oldukça etkilidir. Bu çalışmada Plzeň–Horažďovice banliyö hattında analizi ve sayısallaştırılması yapılmıştır. Çalışma 1 Haziran 2009-31 Aralık 2009 tarihleri arasında 12 ay boyunca sürdürülmüştür. Bu periyotta 60 hayvan ölmüş olup bu tarik kazası ölümlerinin yüzde 60’ını karacalar, yüzde 17’sini tavşanlar, yüzde 13’ünü sülünler, yüzde 5’ini yırtıcı kuşlar, yüzde 3’ünü yaban domuzları, yüzde 2’sini kızıl tilkiler oluşturmaktadır. Çalışmanın amacı, belirlenen hat kesimindeki arazi yapısı, arazi kullanımı, göç oranı ve doğal yaşam alanı-tren kazası değişimlerini içermektedir. Çalışmanın çıktısı, detaylı olarak hayvan ölümlerinin değerlendirilmesi ve bu kazalardan en çok etkilenen doğal yaşam alanı türlerinin belirlenmesidir. Bahsi edilen sonuçlar, demiryolu ulaştırmasının vahşi hayvanlar için tehlikeli olduğunu göstermekte ve açıkça görülmektedir en çok tehlike altındaki tür karacalardır.

Giriş

Memeli ölümleri sıklıkla karayolu ulaştırması ile ilişkilendirilerek konuşulmaktadır, demiryolu ulaştırması ile ilişkisine nadiren değinilmektedir. Çek Cumhuriyeti’ndeki demiryolu hat uzunluğu 31 Aralık 2008 itibariyle 9.430 km olup bunun 3.078 km’si elektrikli hattır. Çek Cumhuriyeti’nde ortalama her gün 9.000 km yolcu treni çalışmaktadır. Bu gerçeklerden hareketle, yoğun demiryolu trafiğinde doğal yaşam alanı-tren kazaları yoğunluğu konusunda şüphe yoktur. Bununla beraber bu konu üzerine odaklanan Çek araştırmaları sınırlı sayıdadır. Bu konuda uluslararası alanda yapılan çalışmalar ise mevcuttur. Doğal yaşam alanı-tren çarpışmaları sıklığının birkaç nedeni vardır: (i) arazi yapısının özellikleri ve bölgedeki memeli yoğunluğu, (ii) çevreleyen arazinin jeomorfolojisine bağlı olarak demiryolu hattının kotları (demiryolu hat kotunun arazi kotu ile aynı olduğu yerlerde büyük memeliler hattan geçiş yapmaktadırlar), (iii) demiryolu hattının yaşı (memeliler yeni inşa edilmiş hatlara daha çok girmektedir), (iv) memelilerin besin ve göç ihtiyaçları.
Genel olarak, yüksek trafikli güzergahlar memelilerin göç süresince geçişini zorlaştırmakta ve bu tren-doğal yaşam alanı kaza risklerinin arttırmaktadır. Büyük memeliler için güzergahlar tam olarak geçirimsiz bariyerler değildir. Bu sadece yüksek trafik yoğunluğunda yada çit uygulaması için sağlayan bir durumdur. 

Potansiyel durum

Popülasyon bölünmesi olarak bilinen olgu, çevresel korumanın ciddi ve karmaşık bir konusu olmaya başlamıştır ve canlı türlerinin, sonuç olarak bütün ekosistemin gelecekteki durumuna dair yıkıcı sonuçlar doğurabilecek bir potansiyeldedir. Ayrıca sadece ulusal değil Avrupa sathında çeşitli yasal düzenleme enstrümanlarıyla değerli alanların bütüncüllüğünü koruma çabaları da mevcuttur. İzole yerleşimler, mevcut hayvan popülasyonlarının (kayıplarını hızlı bir şekilde telafi edebilecek olan popülasyonlar) sürdürülebilirliği için yersel olarak doğal işlevlerini icra edebilme kabiliyetlerini kademeli olarak kaybetmektedirler. 

Tren-hayvan çarpışması

Trafik güzergahlarının yabani memeliler üzerindeki etkileri konusu da detaylı olarak incelenmiştir. Memeliler ve kuşlar demiryolu ulaştırma türüne karşı savunmasız bir durumda olup bu İspanya, Hollanda ve Çek Cumhuriyeti’ndeki çalışmalarda görülmektedir. Türler arası ölüm oranlarındaki farklılıklar İspanya’daki Madrid-Sevilya demiryolu hattındaki tren-hayvan çarpışması araştırmalarında detaylı olarak kayda alınmıştır. Bu hatta yıllık ölüm 36,5 hayvan/km’dir. Bu ölümlerin yaklaşık olarak yüzde 57’si kuş türlerinden, yüzde 40’ı ise memelilerden oluşmaktayken yüzde 3’ü sürüngen vb. türlerdir. Avrupa ve Kuzey Amerika çalışmaları göstermektedir ki birçok yabani memeli türü demiryolu hattı üzerinde ölmektedir.  

Bir diğer önemli nokta ise koridorda, özellikle demiryolu hattında popülasyonun hangi bölümünün daha çok ölüme maruz kaldığıdır. Mevcut veriler araştırma yapılan yerleşimlere göre oldukça değişmektedir. Yapılan bir araştırma, gelen tür popülasyonunun yüzde 5’inin ulaştırma koridoru üzerindeki ölümlere maruz kaldığını ortaya koymaktadır. İsviçre’ de yapılan bir araştırma ise trafik kaynaklı ölümlerin daha çok karaca ve alageyik türlerinde (karaca yüzde 49,3 ve alageyik yüzde 33,2) yoğunlaştığını göstermektedir.

Karacalarda ikinci büyük ölüm nedeni yüzde 19,8 ile zirai teknolojiler olup bunu yüzde 9,1 ile diğer faktörler takip etmekte, hastalık ve yaşlanma kaynaklı ölümler ise yüzde 7,1’lik bölümü teşkil etmektedir. Alageyiklerin ölüm nedenlerinde ise ikinci sırayı yüzde 14,7 ile diğer faktörler almakta, ardından yüzde 12,2 ile hastalık ve yaşlanma kaynaklı ölümler gelmektedir. 

Özel koşullar dikkate alınmalı

Sonuçlar, çalışma yapılan yerin özel koşullarının mutlaka dikkate alınması gerektiğini göstermektedir. 
Bariyer etkisi ve trafik ölümlerine özellikle hassas olan türler: (i) yerel popülasyona sahip seyrek sayılı türler ve geniş türel yaşam alanlarına sahip olan türler, büyük memeliler (su samuru, vaşak), (ii) yerel yaşam alanları arasında günlük ya da mevsimsel göç eden türler (bazı toynaklılar gün içerisinde değişen çevreleri kullanmaktadır, bu nedenle birçok durumda demiryolu ve karayolunu geçiş için kullanmaktadır), (iii) yazdan kışa uzun mevsimsel göçler yapan türler, Kanada geyiği, ren geyiği gibi.

Benzer sonuçlar her yerde…

Yapılan bir araştırmaya göre hayvan-taşıt çarpışmaları, insanları güvenliğine, mülkiyetlerine ve hayvan popülasyonuna olumsuz etki etmektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde büyük toynaklılardaki toplam kaza sayısı yılda 1 milyondan fazla olarak hesaplanmıştır. 
Benzer rakamlar Avrupa için de söz konusudur. Avrupa’da (Rusya hariç) her yıl 0,5 milyondan fazla toynaklı-taşıt kazası kaydedilmektedir. Bu da en az 300 insan ölümüne, 30.000 insan yaralanmasına ve 1 milyar Euro’dan fazla mülk zararına yol açmaktadır. Bu rakamlar artan bir eğilim göstermektedir. Taşıt ada tren çarpışmaları nedeniyle bazı memeli türleri tükenme noktasına gelmiştir. 

Malzeme ve Yöntem

Çalışma periyodu Ocak 2009-Aralık 2009 arasındadır ve gözlemlenen demiryolu hattı Plzeň ve Horažďovice banliyö kesimidir, bu kesim şu bölgelerden geçmektedir: Horažďovice, Velký Bor, Třebo myslice, Pačejov, Milčice, Štírka Myslív, Nekvasovy, Mohelnice, Klášter, Srby Sedliště, Chejlava, Vlčice, Ždírec, Blovice, Zdemyslice, Žákava, Šťáhlavy and Starý Plzenec. Karaca popülasyonu adı geçen bütün bu bölgelerde yer almakta olup bu bölgelerde az sayıda sülün ve Avrupa tavşanı bulunmaktadır. Ayrıca, bütün bu avlanma alanlarında yaban domuzu ve kızıl tilki de bulunmaktadır. Gözlemlenen alanda hat boyunca alageyik, kızıl geyik ve yaban koyununa da rastlanmaktadır. Velký Bor avlanma bölgesinde ise kaya kekliğine rastlanmaktadır. Yersel alanlarda rastlanan hayvan türü sayıları yerel yönetimlerin çevre departmanlarındaki çalışanlardan sağlanmıştır. Demiryolu hattı boyunca gözlemlenen kesimin yüzde 84,2’si arazi ve yeşil alan, yüzde 10,1’i orman ve yüzde 5,7’si ise çalılıktır. Demiryolu hattı, gözlem periyodunda bu hat üzerinde çalışan tren operatörlerince gözlemlenmiştir. Tren operatörleri, kazaya maruz kalan hayvan sayısını ve kazaların yoğunlukla gerçekleştiği bölgeleri kaydetmişlerdir. Böylelikle veriler sürekli ve günlük olarak kayda alınmıştır. Ayrıca bulgulardaki hassas kilometreler Çek Cumhuriyeti’ndeki hat-km sistemine göre her bir kaza için kaydedilmiş, en çok kaza yaşanan noktalar demiryolu hat kesimi üzerinde hassasiyetle belirlenmiş ve hassasiyetin yakalanması için iki tren operatörü aynı hat-km’ de gerçekleşen kazayı ayrı ayrı kaydetmişlerdir. Av türleri de operatör tarafından sürüş esnasında kaydedilmiş olup bunun nedeni hat boyunca yaşam alanına ve kazalara rastlanılmasıdır. Bütün bir periyot boyunca, hat üzerinde birkaç denetleme yürüyüşü yapılmış olup fotoğraflar alınmış ve hat çevresi kesimler halinde tanımlanmıştır. Plzeň and Horažďovice banliyö hattı kesiminde hatlardan trene kamera yerleştirilmesiyle video kaydı alınmıştır. Ölümlü kazalara en çok maruz kalan hayvan türleri üzerinden çarpışma sayısı hesaplanması için tren sayısının belirlenmesinde Çek Cumhuriyeti’nin 2008/2009 döneminde Cumartesi, Pazar ve tatil günlerine göre tren tarifeleri esas alınmıştır. Her ay için ayrı olacak şekilde hayvan-tren çarpışması sayılarının hesabında, her bir ay için her bir türdeki ölüm sayıları aylık tren-kilometreler şeklinde hattın bir km’si için belirlenmiştir. Sağlanan veriler, hangi yaşam alanında ne tür taşıt-hayvan çarpışması gerçekleştiğini içermektedir. 

Demiryolunun gözlemlenen kesiminden haftada 326 yolcu treni geçmektedir. Ayrıca tren operatörlerinin bulgularına göre 126 tane de yük treni gerekmektedir. Hattın gözlemlenen kesimi için haftalık ortalama 65 tane yük ve yolcu trenidir. İstatistiksel analiz, Kruskal-Wallis ANOVA ve temel istatistik değişkenleri kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Hat üzerinde çarpışmaya maruz kalan hayvan türleri karşılaştırılmıştır. Bu test aynı zamanda çarpışmaların en sık olduğu yerlerde de analiz edilmiştir. Ölçülen veriler kare testi kullanılarak analiz edilmiştir. Bu test, her bir ay için memeli türü kazalarının düzenliliğini hesaplamaktır. Hayvan türlerinin ölüm oranlarındaki ve kazaların meydana geldiği yerleşimler arasındaki farklar küme analizi kullanılarak grafiklendirilmiştir. 
Hepinize sağlıklı huzurlu mutlu ve başarılı bir hafta dilerim. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159