18.03.2014, 15:00

Hız sınırlamaları iyi oldu

Taşımacılığı ilgilendiren çeşitli mevzuat o kadar sık ve çok değişiyor ki. takip etmek, zamanında duyurmak ve değerlendirmek mümkün olmuyor. Bu durum bazı yanlışlara ve uyum zorluklarına da yol açıyor. Önemli bir Karayolu Taşıma Yönetmeliği değişikliği beklediğimi daha önce yazdım. İnşallah hatasız olur. Bu yazımda geçen sayımızda duyurduğumuz trafik düzenlemeleri üzerinde durmak istiyorum. Trafikten men edilen araçlar ile araç sürmekten men edilen sürücülerle ilgili işlemler ve emniyet kemeri zorunlulukları da çok önemli ama ben hız düzenlemelerine değineceğim. 

Özetle neler yapıldı? 

Minibüs ve otobüslerde 110, kamyon ve çekicilerde 99 km’ye ayarlı hız sınırlayıcı cihaz kullanım zorunluluğu getirildi. 
Yerleşim yeri içindeki taşıtların tümü için geçerli hız limitlerini bölünmüş yollarda 20, özel bölünmüş yollarda 32 km artırmak üzere ilgili kuruluşlara yetki verildi. 

Kanun ne diyor?

Trafik Kanunu şehirlerarası yollarda 90, otoyollarda 120 km/s hızı geçmemek üzere en çok ve en az hızların belirlenmesini Yönetmeliğe, yani Yönetmelik çıkarma yetkisi olan makama bırakıyor. Birde İçişleri Bakanlığı’na otomobiller için limitleri 20 km artırma yetkisi var. Bakanlık bu yetkilerini doğru kullanıyor. Bölünmüş yollardaki 110 km’lik hızlar bu yetki içinde değil. Zaten de bunlar kanunla getirildi. Yalnız Yönetmelik tüm hız limitlerini yüzde 10’a kadar aşanlara ceza uygulanmamasını getiriyor ki, bu da kanuna aykırı biçimde hız limitlerini yüzde 10 artırma anlamına gelmez mi?  Bu husus 51’inci maddeye aykırı değil mi? Bir de hız sınırlayıcı cihaz zorunluluğunun kanuna uygunluğu konusunda tereddütlerim var.  

Kanuna aykırı iyi iş

Bazıları hız limitlerini yüzde 10’a kadar aşanlara ceza uygulanmamasını iyi ve gerekli bulabilir. Keza kanunda olmasa bile hız sınırlayıcı cihaz gibi zorunlulukların iyi olduğunu söyleyebilir. Ben de bunların bir kısmına katılabilirim. İtirazım şu ki; kanuna aykırı hiçbir iyi iş yapılamaz. Eğer kanuna aykırı bu iyi iş gerekli ise kanun buna göre değiştirilmeli, ilgili makama kanundaki limitleri yüzde 10’a kadar artırma ve ceza almama yetkisi vermelidir. 

Bir uyarı 

Kanunda yetkili kuruluşlara hız sınırlarını artırma veya azaltma yetkisi veriliyor. Kimse yanlış anlamasın. Yönetmelikteki limitler içinde geçerli bu yetki, bu kuruluşlar tarafından kanunda belirtilen limitleri aşma anlamında olamaz. Eğer Yönetmelik kanunun verdiği üst sınırları zaten kullanmışsa ilgili kuruluşlar bu artırma yetkisi ile bu limitleri aşamazlar. 

Bir anlayış örneği 

Kanun hız limitlerinin belirli esaslar dahilinde Yönetmelik ile düzenlenmesini ve İçişleri Bakanlığı’na bazı özel yetkiler verilmesini öngörüyor. Bakanlığın bu özel yetkileri aynen Yönetmeliğe de yazılıyor. Peki, kanunda ve yönetmelikte olan hız değiştirme yetkisini Bakanlık nasıl kullanacak? Tabiî ki zaten var olan Yönetmelik değişikliği yetkisiyle. Başka bir yol olmadığına göre Yönetmeliğe bu özel yetkinin tekrar yazılmasının bir anlamı var mı? Kesinlikle hayır. 

Hız kurallarına genel bakış 

Hızın yüksek olması süreyi kısaltırken hem kaza riskini hem de kaza başına kayıp riskini artırır. Makul olmayan aşırı düşük hız limitleri, ulaşımı geciktirdiği gibi ihlal ve cezaları artırıp kuralların ciddiyetini zayıflatır. Ancak buna rağmen, hele de talep var diye, hız limitlerinin yükseltilmesi yanlıştır. Bu açıdan bakıldığında Türkiye’deki limitlerin özellikle de bölünmüş yol hızlarının pek çok gelişmiş ülkeye göre yüksek olduğunu düşünüyorum. 110 km’lik bölünmüş yol hızı uygun ise 120 km’lik otoyol hızı az veya 120 km’lik otoyol hızı normal ise 110 km’lik bölünmüş yol hızı fazladır. Nitelikli bölünmüş yollar için yeni getirilen yüzde 10 toleransla beraber 90 km’lik kentiçi hızını da yüksek buluyorum. 

Hız sınırlayıcı cihaz

Benim iddialarım arasında tüm ihlallerin yeterince denetlenip cezalandırılmadığı hususu vardır. Sadece araçta telefon kullanım ihlalleri tam anlamıyla cezalandırılsa, bazı insanların geliri yetmez ve eğer bunlar toplanabilirse bütçemiz fazla verebilir. Bu nedenle takograf ve hız sınırlayıcı cihaz gibi özel denetim ve ihlal önleme yollarını çok önemsiyorum. 

Hız sınırlayıcı cihaz konusu hem kaza sayısı hem de kaza başına kayıp açısından olumlu sonuçlar verecek ve toplam kayıpları çok azaltacaktır. Kimse bana ‘bu cihazla engellenecek hızlar zaten yasaktı’ demesin. Ben özel otomobilimle limitlerin sınırında hatta gençliğimde limitleri ihlal ederek yaptığım hızlı seyahatlerde, hız limitleri benden düşük olan büyük araçların çeşitli şekillerde beni sıkıştırdığını, far yaktığını çok iyi biliyorum. 

Şimdi bunlar kısmen de olsa önlenecek veya cezalandırılacak. Yeter ki, bu cihazlar takılsın, ayarları ile oynanmasın veya seyirde devre dışı edilmesin. 

İtiraz gelirse 

Hız sınırlayıcı cihaz limitlerine itiraz gelebilir. Zira bu hızlar seyahat süresini uzatacak, taşımada seriliği azaltacaktır. Böylece zaten zorda olan taşımacıların özellikle de yolcu taşımacıların diğer modlarla rekabeti daha da zorlaşacaktır. Buna çözüm olarak cihaz km’lerinin artırılması istenebilir. Bilinmelidir ki, bu limitleri aşmak halen suçtur, cezalandırılmalıdır. Bilinsin ki, itiraz eden bu limitlere zaten uymuyordur ve bu limitlere uymama hakkını kaybetmekten şikayet etmektedir. Bunu dikkate almak da gerekmez. Burada otoyollara göre belirlenen hız sınırlaması, çift yönlü yollara göre yüksektir. Ancak iki sınırlama mümkün değil. Keşke cihazlar yolun türüne göre otomatik olarak farklı sınırları kendiliğinden devreye sokabilseler. Şimdilik yok ama gelecekte bu da olacak. ■
Yorumlar (0)
banner117
banner159