04.06.2013, 10:58

İçimi acıtan durumlar

Moskova’ya gitmiştik… Bir otel gördüm, kocaman; beton yığını. Dışarıdan pek bir şeye benzemese de içi müthiş, tefrişatı epey iyi… 6 bin odası varmış. Merak ettim. Neden?
Dediler ki Sovyetler Birliği zamanında Komünist Partisi’nin delegesi o kadardı. Tam katılım sağlanırdı ve herkesi bir çatı altında toplayabilmek için yapıldı bu otel.

Kıssadan hisse çıkarmazsak olmaz. 

TOFED 2005 yılında kurulurken en çok itiraz edenlerden biri de bendim. Ama zaman içinde gördük ki TOFED, karayolu yolcu taşımacılarını topladı, önemli işler başardı ve sektörün çatı örgütü oldu. Şimdi TOF ile yeniden dirsek temasında, dolayısıyla daha da güçlenecek ve yapılamayanları da yapacak.

Ben, TOFED Genel Kurulu’na Trakya Otobüsçüler Derneği Başkanı ve Merkez Yürütme Kurulu Üyesi olarak katıldım. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Binali Yıldırım’ın, Bakanlık Müsteşarı Sayın Talat Aydın’ın ve bürokrat arkadaşlarının katıldığı toplantıda, yine sorunlarımız dile getirildi, çözüm yolları arandı, talepler sıralandı. TOFED, bu dönem, bu talepler doğrultusunda çalışma yürütecektir.
Ismarlama hacı, hacı olmaz

Genel kurula gelmeyen arkadaşlarımız vardı, olabilir. Ancak aday olup da mücbir sebepleri olmadan gelmeyenleri ben ayıpladım. Bu, en azından nezaketsizlik. Bakan’ın bile geldiği sektörümüzün en büyük örgütünün toplantısına gelmeyecek ne gibi bir mazeretiniz vardı, merak ediyorum. Sözüm aday olanlara… Hem aday olacaksın, hem oy isteyeceksin, hem en önemli toplantıya gelmeyeceksin; peki, biz sana nasıl güveneceğiz? İş yapacak mısın, sektörün hali pür melali ortada, nasıl bir yol yordam düşündün? 

Heyecan olmazsa olmaz.

Kongrede herkes çok rahattı. 100 kişi gelse her şey tersine dönerdi. Saldırmaktan söz etmiyorum, baskın oy kullanmaktan söz ediyorum. ‘Baskın seçim’ sözleri vardı bir zamanlar, hatırlarsınız; iktidarlar kendileri için iyi bir zamanda, muhalefet daha toparlanmadan seçim kararı alır, ‘muktedir’ olamasa da iktidarını sürdürme yoluna giderdi. 

Bizim durumumuz da aynen öyle… Organizasyonsuzluk böyle bir sorun çıkarabilirdi… Sadece seçime gelmeye bile tenezzül etmeyen aday arkadaşların bu tavrını protesto etmek için böyle bir şey olsa, her şey tersine dönerdi. 

Unutmak olmaz

Biz, tarihi geçmişte kimin ne yaşadığını bilmek için değil, ders çıkarmak için öğreniriz. Şu tarihte, bu şartlarda böyle yapılmış, kaybedilmiş… Filan tarihte ise bunların yapılmasıyla tereyağından kıl çeker gibi çözüme ulaşılmış…

Sultan Mehmet’in, çok genç yaşta, İstanbul’u kuşatıp fethetme mücadelesinde yaptıklarını kim unutabilir? O zamana kadar görülmemiş büyüklükte toplar döktürmesi, Bizans’a gelecek destek kuvvetlerin önünü Boğaz’da kesmek için yaptırdığı Rumeli Hisarı, tabii en önemlisi de karadan gemilerini yürütmesi bizim de ders alacağımız hisselerdir. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159