Kültür Bakanlığı umarız, hatasından döner

Kültür Bakanlığı, Telif Hakları Taslağı Yönetmeliğini yayınladı. Daha önce yapılan toplantılarda bizim haklı olduğumuzu belirten Kültür Bakanlığı, maalesef bizim hiçbir görüşümüzü almadan, katılımcı bir anlayış sergilemeden sadece sanatçıları dinleyerek bir Taslak hazırladı. Bir nezaket gösterip, 30 gün içerisinde görüşlerimizi sunmamızı talep ettiler. Görüşlerimizi bildireceğiz. Kültür Bakanlığı ile yüz yüze bu konuyu konuşmak istiyoruz. 

Otobüsçüye yeni yük 

Burada radyo ve televizyonlardan telif hakkı alınması konusu var.  Bildiğim kadarıyla sanatçılar eserlerini radyo ve televizyonlar kullandığında bunun bedelini alıyorlar. Biz de radyoları, televizyonları açarak, reyting yaptırarak onlara para kazandırıyoruz. Normalde telif hakkı probleminin radyo ve televizyon yayıncısı arasında çözülmesi gerekirken otobüsçüye, lokantacıya, otelciye böyle bir yük yüklenmesi kabul edilebilir bir durum değil ve akla mantığa sığmaz. 

Kaos ortamı yaratacak 

Yargıda çok ciddi davalar birikecek. Olaylar olacak. Sanatçılar polis olacak, millet hırsız olacak. Bunlar doğru şeyler değil. Biz bu konuda muhatabın tek olmasını istemiştik. Yine 4 meslek kuruluşu ayrı ayrı fiyat veriyor, birleştiriliyor. Otobüsü başına 1300 TL’ye yakın, minibüsçüden 800 TL’yi aşan bir para alacaklar. Böyle bir yük, otobüsçünün taşıyabileceği bir yük değil. Dolayısıyla telif hakkını bir kaos ortamına dönüştürmeden görüşlerimizi bildireceğiz. Madem görüş istediler, biz de görüşlerimizin sonuçlara yansımasını istiyoruz.  

Muhatabımız Kültür Bakanlığı olsun 

Bu süre içerisinde TOBB ve İTO üzerinden mutlaka Kültür Bakanlığı ile görüşmemiz gerekiyor.  Ben İTO Başkanımız Sayın İbrahim Çağlar’dan rica edeceğim;  Bakanlar İTO’ya geliyor, konuşuyorlar; bu siyasetin olmazsa olmazıdır zaten. Mutlaka yatırım ortamının geliştirilmesi, çalışma şartlarının zenginleştirilmesi konusu var. Biz telif hakları konusunda muhatabımızın Kültür Bakanlığı olmasını istiyoruz.  Otobüs bandrolü ve minibüs bandrolü şeklinde bir satış yapılması lazım. Ayrıca herhangi bir eseri yalın olarak alıp, kullandığımızda onun telif haklarını ödemeye hazırız.  Yani telif hakları ile ilgili bir sistem kurulduğunda sadece yalın olarak bir eseri kullandığımızda dinlediğimizde ve dinlettirdiğimizde bedelini ödemeye hazırız. Sanatçı haklarını gasp etmek istemiyoruz, sanat dünyası ile karşı karşıya gelmek istemiyoruz. 

Bu karar sanatın ölümüdür 

Eğer otobüs başına 1300 TL para alacaklarsa radyo ve televizyonların bütün yayınlarını ortadan kaldırırız. O zaman sanatçılar bakalım kime gidecekler, radyocular nasıl reyting yapacak, reklamı nasıl alacaklar bizler radyo ve televizyonları kapattığımızda.  Olay nasıl yürüyecek! Sanatçının halkla bağı kopacak. Ben hep söylüyorum; sanat, sanat için değil, toplum içindir. Toplum yoksa sanatın bir anlamı yoktur. Sanatçı eserini yapar,  alıcısı yoksa kendisi dinler, bu böyle gelişir. 

Yeniden düzenleme talebi

Bu, sanatçı kesiminin sazını, sözünü dikkate alıp, ödül törenlerinde onlarla güzel, şirin konuşup, onların gönlünü almak için milleti yok saymak değil. Biz bütün toplum örgütleri olarak Kültür Bakanlığı’ndan milleti yok sayan bu Yönetmeliğin yeniden düzenlenmesini talep edeceğiz. Bütün sivil toplum örgütleri olarak bunun arkasında duracağız.  Telif hakları konusunun bir kaosa dönüşmeden çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. Elimizden geleni yapacağız. Sektörümüzün haklarını sonuna kadar koruyacağız.  Kültür Bakanlığı sadece sanatçıların değil, milletin bakanlığıdır. Öncelikli siyasetin veya yöneticilerin hedefi millettir. Millete hem maddi hem manevi ağır yükler getirecek telif hakları konusunun Türkiye’nin sorunu olmaktan çıkması için tarafların tamamen dinlenmesi ve görüşlerin değerlendirilmesi ve sonuçlara yansıması gerekmektedir. 

Radyo ve tv’lere bedel…

Olmazsa olmazımız şudur: Biz radyoya ve televizyonlara bedel ödemek istemiyoruz. Onun bedelini yayınlayan kişiden alsınlar. Ben otobüs radyomu açar, haber dinletirim, orada müzik varsa bunun ölçümünü nasıl yapacaklar. Ben dinlettirmiyorum diyeceğim, sadece haberleri dinletiyorum, vatandaş haber alma hakkını kullanıyor diyeceğim; onlar farklı bir şey söyleyecekler, bunun ortası bulunamaz.   Radyo ve televizyondan telif bandrol ile alınır ve sanatçı hakkı oradan ödenir.  Sanatçılar radyo ve televizyonlarda eserlerini yayınlatmak için gidip anlaşırlar ve bedelini alırlar. Radyo ve televizyoncular reyting yapmak için bize zorla kanallarını kabul ettirmeye çalışırken, bize bedel ödetmek, haksızlıktır, adaletsizliktir.  

Telif haklarına yönelik, sektöre rehberlik etmeye hazırız. Eğer Yönetmelik yayınlanırsa iyi bir hukukçu ile iptaline yönelik hazırlıkları da yapıyoruz.  Görüşmelerimizi yapıyoruz. Süreç içerisinde yürütmeyi durdurma kararını almaya çalışacağız. Umarım Kültür Bakanlığı böyle bir hata yapmaz, hatadan döner. Millete odaklanır, sanatçıları ikinci planda tutar, biz üçüncü planda tutulmaya hazırız. Bu telif kaosunu başlatmadan bitirmiş oluruz.   

Herkese iyi haftalar ve selamlar… ■