18.01.2016, 15:20

Neden, Sonuç, Çözüm

Taşıma dünyasının çok etkili ve de en çileli ucu sürücüler. Sürücüler için yeni bir ortam başlıyor. Sürücü belgesi -ehliyet- alma koşulları 1 Ocak 2016'dan itibaren düzeltildi. Benim önemsediğim birkaç noktayı yazıyorum.
Sağlık muayenesinden geçmek ve sınavı da başarmak şartıyla, kişinin sürücü belgesi 5 yıl geçerli olacak. Böylece trafikte sağlığı yetersiz sürücü bulunmayacak, hasarlara neden olmayacak.
Sürücü kurslarının performansı, öğrencilerinin sürücü sınavlarında adetsel yüzde 55 başarısıyla kanıtlanacak, aksi halde kursun faaliyeti durdurulacak. Bu kriter sayesinde eğitim kalitesi denetlenmiş olacak. 
İlkokulu bitirmiş olanlar sürücü olabilecekler, hâlâ. Maalesef eğitim düzeyi hiç de güncel değil. Teknoloji ile yüklü araçları yine ve maalesef hız, ağırlık, sıcaklık, basınç, ölçü kavramlarından habersiz olan vatandaşlarımız da kullanacak. 
Ne mutlu ki, trafik sigortasında da uygulanmaya başlayan "Hasara Uyumlu Prim" tüm sürücülerin dikkatini çekecek ve haklarında bir sigorta sicili oluşturacak. Belki yukarıdaki öğrenim düşüklüğünü hasar maliyetleri terbiye edecek. 
Hatta bu hasar maliyetleri şirketleri bile sınıflayacak ve iyi şirketler sigortalarla prim pazarlığı geliştirecekler, iyi sürücülerin geliri artacak.
Sürücülerimizin eğitimini ilerletmek, şartları ortaöğretim düzeyine getirmek ilk görevimiz. Böyle bir gelişme trafik sigorta primini de düşürecek.
Meslek örgütleri itiraz etmek yerine bu sürecin sorumlusu olmak zorunda!
*  *  *
Sıra biraz değişmiş gibi olmasın, ama dünya haritasını ikinci bölüme bıraktık. Çıkarma maliyeti en düşük petrol Ortadoğu'nun petrolü, 10 dolar.
Petrol fiyatlarının uzun zaman düşük kalacağı biliniyor. ABD bile bu nedenle stoklarını satıyor, ilk 2 gemiyi geçen hafta yola çıkardı.
Dünya kaldı Ortadoğu petrollerine, çünkü bu fiyatlarla diğer ülke petrollerini çıkarmak büyük zarar. Dünyanın da arz güvenliğine ihtiyacı var. Nasıl olacak bu?
Ortadoğu'yu sıkıca bir kontrol ve kumanda altına almak gerek. Çileyi de zavallı Ortadoğu insanı çeksin. Atasözü der ya: Malın var mı; derdin var. 
Çilenin birazı da bizim insanımıza biniyor. 
Bilim her konuyu "Neden-Sonuç-Çözüm" basamaklarıyla inceler ve öğretir. Nedensellikle analiz-sentez mantığıyla davranır. 
Biliminsanlarımızdan bir grup, geçen hafta, analitik tutumdan uzak olarak sadece sonuçları irdeledikleri, şikayet ettikleri ama bilimin tarafsızlığını önemsemedikleri ve çözüm önerisi de geliştirmedikleri, dolayısıyla siyasi olan bir bildiri sundular kamuoyuna. 
Bu bildiride, eğer şikayetlerini ortadan kaldıracak ortamı tarif etseydiler bilimsel çevrim biraz tamam olacaktı. Çözüm paydaşlığına girmediler… 
Akademik olmadı!
*  *  *
Bilimin "neden-sonuç-çözüm" silsilesini çalıştırmadığımızın örnekleri her yerde önümüzde…
+ İzmir'de metro vagonunun üzerine koteyner devirmek,
+ Kıbrıs'a denizden aşırttığımız suyu karada dağıtamamak,
+ Rüzgardan buzlanan yolun basit rüzgar kalkanlarını yıllardır yapmamak kayıp örneklerinden bir kısmı sadece.
Bir de karşılaştırma:
Telekom şirketleri hemen Nisan ayında başlayacak olan 4.5 G haberleşme için fiber altyapı kurarlarsa 17 milyar Dolar harcayacağız. 
Mevcut altyapıyı paylaşabilirlerse sadece 4 milyar Dolar masrafımız olacak. 
Yani; 13 milyar Dolar çöpe gidebilir.  
Asgari ücretin artışı için bulunamayan para 5 milyar Dolar (16 milyar TL)!
Verimli haftalar. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159