21.10.2013, 13:17

Otobüsçü yolunacak kaz mıdır?

Türkiye’yi taşıyan, insanları işlerine, evlerine, sevdiklerine kavuşturan ve ülkemizin ana ulaşım sistemi olan karayoluyla yolcu taşımacılığı yapan otobüsçüleri kimisi yolunacak kaz olarak görürken kimisi de sırtına çıkılıp yükseleceği basamak olarak kabul ediyor.

Kazın ayağı hiç de öyle değil. Değil, çünkü yukarıda da söylediğimiz gibi otobüsçünün hizmeti olmasa insanlar birbirleriyle buluşamayacağı gibi işlerini de yapamazlar. Hatta birçok yerde ticaret de sekteye uğrar.

Bunun böyle olduğunu bilmeye biliyoruz da, mabadımızı kaldırıp kimseye gücümüzü göstermeye takatimiz yok. Varsa yoksa, toplantı yapıp yemece içmece… Alınmaca yok, ben eğri oturur doğru konuşurum. Var mı itirazı olan? Yok, tabii, çünkü herkes biliyor durumumuzu. Sus pus oturanlar bilmez mi, işlerine gelmediğinden çok, zülfü yare dokunacağından seslerini çıkarmazlar.

Benim her şeyim denk. Kimseye eyvallahım yok. Çalışıp kazandığımı yerim, kazanamamışsam, bu güne kadar kazandıklarımdan devşiririm. Yarına da Allah kerim!

Alibeyköy’de bir bilinmezlik sürüyor. Yahu, bu otobüsçüler akıllarını peynir ekmekle mi yemişler? Ara terminalden başka bir şey olmayan, giriş çıkış paralarının belirlenmediği, yazıhaneleri eksik, yolcu için bekleme bölümü küçücük olan Albeyköy’e 50 bin lira (eski parayla 50 milyar) teklif ettiler. Belediye iştiraki olan İSPARK da az anasının gözü değilmiş yani… Bir çırpıda üçe katladı fiyatları. Kısa yoldan, kese yoldan vuracak voliyi, bulduğu otobüsçüyü kerizleyecek.  Yağma Hasan’ın böreği… varsa bana da getirin, ben de yiyeyim!

Brecht var, bilenler bilir, ünlü Alman tiyatrocu… İkinci Dünya Savaşında “Kaldırmadıkça başlarımızı sefaletimiz bitmez” demiş. Bizim özlü ve de güçlü atasözümüz, “birlikten kuvvet doğar” diyor. Her ne yapacaksak, birlikte yapalım ve kimse bileğimizi bükemesin. Değilse daha çoook ağlarız, çok.

Birlik olur, gücümüzü çoğaltırsak ne belediye ne de İSPARK bizim sırtımızdan para kazanmayı düşünebilir. Ama biz, Başbakan’ın hep örnek verdiği gibi “uysal koyun” olursak gelen de giden de sırtımızdan inmez. 

Her bir otobüs bir fabrika demek. Her bir otobüsle hem vatandaşa hizmet götürüyoruz hem de ülke ekonomisini ayakta tutuyoruz. Kimse fabrikatörlere bize yapılanları yapmıyor, yapamıyor. Çünkü onların sırtlarını dayayacakları örgütleri var, birbirlerine destek çıkıyorlar. Bizde iki çatı örgütü var, ikisinin de tavanı su alıyor. Benden söylemesi! ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159