19.01.2015, 17:41

Taşımacı gündeminden notlar

Köşe yazımı çoğu zaman bir konuya ayırıyorum. Böyle olunca bazı konulara sıra gelmiyor. Özellikle de bir köşe yazısını dolduracak kapsamda olmayan konular yer bulamıyor. Bu nedenle bazı haftalarda birden fazla konuyu ele alıyorum. Bu hafta da öyle olacak.

Otobüsçüye tahdit

TOFED tarafından açıklanan ‘otobüsçülüğe tahdit’ konusunu geçen hafta duyurduk. Ben de köşemde bunu analiz etmeye çalıştım. Bu konu, şimdi de UYOF’un gündemine geldi. UYOF, çeşitli sakıncalar belirtip buna karşı çıktı. Bakalım, TOF da buna ilişkin görüşünü açıklayacak mı? Açıklarsa ne diyecek?

Bu arada UYOF’un bu talebe ilişkin özel bir eleştirisi dikkatimi çekti. Bu talep konusunda kendilerinin bilgilendirilmediği şikayeti var. Bilmem, TOF’un haberi var mıydı? Sektör sivil toplum kuruluşlarının birbirlerinden bağımsız işler yaparak diğerlerinden bir adım öne geçmeye çalışmaları normal. Buna rağmen taleplerin gerçekleştirilebilir olması ve geniş bir kesimce desteklenmesi de başarı açısından önemli. 

Diğer taşımacılarda durum ne?

Şehirlerarası taşımacıların durumlarından şikayetle devletten çözüm istediklerini sıkça duyarız. Bunların bir kısmının mevcut ekonomik anlayışa aykırı olduğu da bir gerçektir. Uluslararası yolcu taşımacıları, tarifesiz/turizm taşımacıları, kentdışı kısa mesafeli (D4) yolcu taşımacıları ile çeşitli yük taşımacıları da dertlerini belirtip çözüm istemekle birlikte bu türden taleplerde pek bulunmazlar. Acaba onların ekonomik durumları iyi, keyifleri yerinde mi? Yoksa mevcut ekonomik sistemin sonuçlarını ötekilerden daha çok mu kabullenmişler? 

Sebze meyve fiyatları

Geçen akşam televizyon izlerken dünyada yavaş da olsa sürekli biçimde azalan gıda fiyatlarının Türkiye’de böyle olmadığını belirtip çözüm isteyenler olduğunu gördüm. Fiyatlardaki artış veya dalgalanmaların çeşitli nedenleri anlatıldı. Tabii, bunda zaman zaman afet türüne varabilen mevsimlik iklim koşullarının da payı olabiliyor. Çözüme gelince… Çeşitli öneriler yanı sıra sebze meyve fiyatlarında taban-tavan uygulaması da gündeme getirildi. Görüldüğü gibi serbest piyasadan yakınan sadece otobüsçüler değil. İsteyen girip araştırma yapabilir. Üreticilerin çoğu işlerinin kötü olduğunu belirtip özel çözümler isteyecektir. Bu çözümlerin serbest piyasaya aykırılığı da onlara göre sorun değildir. Zira kendilerinin tüm diğer üreticilerden farklılığını dile getirip öncelik isteyeceklerdir. 

Otogar fiyatları

Mal ve hizmet fiyatlarının serbest piyasada belirlenmesi esasının ancak özel istisnaları olabilir. Bunlardan birisi çok özel kriz koşulları nedeniyle fiyatların aşırı düşmesi, yıkıcı hal alması sebebiyle taban fiyat getirilmesi olup pek istisnai bir uygulamadır. Bunun ötesinde pazardaki oyuncu sayısının az olması veya aralarında işbirliği yapması sonucu artan fiyatların tavan olarak sınırlandırılması daha sık ortaya çıkabilir. İşte, terminal veya otogar denilen yerlerin durumu bu gruba girer. Her yerde bir veya birbiriyle rekabet etmeyen birkaç terminal bulunabilir. Böyle olunca da fiyat sınırlaması kaçınılmazdır. Sektörde buna tekrar ihtiyaç duyulduğunun işaretlerini görüyoruz. Bu arada daha önce de belirttiğimiz gibi otogar ücreti bir vergi olmayıp aracın geliri ile ilişkilendirilemez. Uzak veya yakın ucuz veya pahalı tüm taşımalar aynı hizmeti aldıkları otobüsleri için aynı ücreti ödemek zorundadırlar.

SRC belgeleri

Taşıma güvenliğini amaçlayan her uygulama benim için önemlidir. SRC’yi de böyle gördüm. Ancak SRC’nin ne kadar katkı yaptığını; hatta ne ölçüde denetlendiğini tam bilmiyorum. Duyduğum bir şey kafamı karıştırdı. Muafiyetle SRC almak için başvuran pek çok kişiye belgesinin ulaşmadığını/ulaştırılamadığını duydum. Bu kişiler başka müracaat veya başka yollarla belge mi aldılar, yoksa belgesiz çalışmaya devam mı ediyorlar? Deneyimi olanın bununla belge alıp araç kullanması formaliteden öte bir anlam taşımayabilir. Ya diğerleri? Deneyimi olmayan mutlaka eğitim alması gerekenlerin durumu ne? Bu kapsamda muafiyet veya eğitim/sınav yollarıyla kaç kişinin SRC 1-2-3-4 türü belge aldığı, belgeli sürücü sayısının taşımalar için yeterli olup olmadığı önemli. Bu arada SRC konusunun aranması ve buna ilişkin denetimler de önemli. Keza sürücülerle ilgili sağlık konuları da belirsizlik içinde. Taşıma güvenliği için çok önemli gördüğüm sürücü konusunun gerek idare gerekse taşımacılar açısından çok fazla önemsendiğini bilmek ve görmek istiyorum. Bu arada hangi yetki belgesi sahiplerinin hangi tür SRC eğitimleri verdiğinin de Bakanlığın internet sitesinden açıklanmasında fayda olabileceğini düşünüyorum.

İran’da TIR’lara çözüm

Haberlerde Türk TIR’larının İran’dan aldıkları akaryakıt için fiyat farkı ödemeyecekleri yer aldı. Bu çok önemli bir gelişme. Ancak haber pek net değildi. Sadece İran’a yönelik taşımalar için mi, yoksa transitler de dahil mi anlayamadım. İkili taşımalar ülke ekonomisi için şüphesiz ki çok önemli. Hele ihracat taşımaları… Türkiye de bildiğim kadarıyla bunları teşvik ediyor. Transitler ise farklı. Her ne kadar KUK ve KUKK toplantılarında karşı tarafı ikna için transit taşımaların kendileri için ne kadar iyi ve önemli olduğu söylenirse de bunlar ülkeler için önemli yükler getirirler. Karşılıklı olarak bunun görmezden gelinmesi bu yüklerin olmadığı anlamına gelmez. Gelecekte bu düşüncenin daha da artacağını ve ülkeden geçen transit araçların daha fazla engelleneceğini düşünüyorum. Uluslararası taşımacılar hiç kusura bakmasınlar, buna da yanlış demek mümkün değildir. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159