01.06.2016, 12:49

Taşımacılık Ekonominin Kendisidir

Mayıs 2013'te konuşmuşuz:
"...Taşıma dünyasının da herhalde yüzde 90’ı KOBİ. Turizm, öğrenci-personel, şehirlerarası yolcu, şehiriçi yolcu, uluslararası yük… yurtiçi taşıma ve dağıtım şirketlerinin hepsi KOBİ. Peki, otomotiv yan sanayinin ne kadarı KOBİ? 
Taşıma için devletin yaptığı yatırımların büyüklüğüne sonra da bu büyüklükleri işletecek KOBİ’lerin zayıflıklarına bakıyorum… Ulusal Göz’e görev çıktığını görüyorum. KOBİ’lerin kuvvetle lobi yapmaları ve her kesimin KOBİ fobisinden kurtulup, KOBİ’leri hobileri gibi geliştirmeleri gerektiği apaçık. Aynı fikirde misiniz?" 
*
Geçen hafta Comvex Ticari Araçlar Fuarında önemli ekonomik değerlendirmeler yapıldı, İstanbul'da. Esas konumuz onlar. Dünyaya kısaca bakalım, bu nedenle:
Dünyada faizlerin sıfıra düştüğünü, hatta sıfırın altına da indiğini biliyoruz. Devletlerin 10 yıllık tahvile ödediği faizler 1 puanın altında idi. ABD faizi de şimdilerde 1,85 puana inmiş durumda. Paranın gelmesinden bıkmışlar. 
*
Aynı anlarda; hisse senedi yöneten dünya şirketleri yüzde 10 mertebesinde hisse bozdurdular, paraya çevirdiler, yatıracak yer arıyorlar. Gelişen Ülkeler, Gelişmişler'in iki katı kadar büyüyecek, koşacaklar oralara.
*
ABD Merkez Bankasının bir temsilcisi, bugünkü duruma bakarak şöyle dedi: “Aralık (2015) ayında faizi fazla arttırsaydık, ekonomimiz bugünkünden çok kötü olacaktı.” Yani arttırmak için bugün de ortam olmadığını dile getiriyor.
* * *
Bakalım şimdi Comvex’e:
Açış konuşmacılarından ilki TAYSAD (Taşıt Araçları Yan Sanayi Derneği) Başkanı oldu. 22 milyar dolar ciro ve 9 milyar dolar direkt ihracat yapıyorlar. Kalan 13 milyar doları da söylemedi -ki bunun yarısı otomotiv imalatçı markalara yapılıyor ve bu kısım da tamamlanmış ürün içinde ihraç ediliyor. Toplayalım 15 milyar dolar eder. Üretimin yüzde 70’ini ihraç ediyorlar. Kalanı da ülkemizdeki yedek parça ticaretine gidiyor. 
*
TAYSAD bir aracın yüzde 80 kadarını yerli üretebildiklerini anlatıyor. Üyelerin hepsi KOBİ. “Büyüme”yi ve “Kalkınma”yı birlikte düşünüyorlar.
*
TAİD (Ağır Ticari Araçlar Derneği) çok önemli bir vurgu, hatta uyarı yaptı: Ticari araçların ekonomiyi taşıdığını, taşımacılığın ekonominin görünür hali olduğunu, ticari araçların da otomobil kadar ilgi göreceği yılların özlemini çektiğini nokta nokta anlattı. 20 milyon adetlik motorlu araç parkımızın 10 milyonunu, yarısını, otomobiller oluşturuyor. 
• Bayram tatillerinde ticari araçların trafikten yasaklanması, benim gibi, onun da canını acıtıyor demek ki!
• Almanya, ihraç mallarının sınırda 2 (iki) dakika beklemesinin yılda 10 milyar avro zarara neden olduğunu hesaplamış. 
*
OSD (Otomotiv Sanayicileri Derneği) Başkanı, üretimde dünya 8’inciliğine geldiğimizi, 2016’nın 2015 düzeyinde, iyi kapanacağını anlattı. İhracatın yüzde 16 arttığını bildirdi. Tedarikçisi olan TAYSAD'ın yüzde 80 yerlilik kapasitesini övmedi. İç pazarın büyümesini özlediklerini anlatırken yüzde 85’i ithal otomobilden oluşan pazarımızda yerli markaya değinmedi.
*
Son konuşmacı olan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı dünyada üretimlerin Gelişen Ülkelere kaydığını, tamamı KOBİ olan tedarikçileri de kapsayacak şekilde üretime yönelik taban hizmetlerinin geliştirildiğini, yaygınlaştırıldığını, Otomotiv Strateji Belgesi'nde yerli markalı otomobilin hedef olduğunu, en geniş Ar-Ge yatırımının otomotivde olduğunu, kamu- sanayi-eğitimin ortak çalışmasını koordine ettiklerini anlattı. 
*
Şimdi de ben konuşayım: Bütün açış konuşmalarında ve üreticilerin basın toplantılarında ticari araçları kullanan ‘sürücü'lerin, ‘kaptan'ların adı geçmeli, gelecek yıllarda. Sağlıkları, eğitimleri, çalışma şartları, yasal durumları, mesleki performansları, ihtiyaçları, trafik güvenliği konuşulmalı. 
AKÜ (Afyon Kocatepe Üniversitesi) Sultandağı Otobüs Kaptanlığı Bölümü'nün ödül ve diploma töreni vefakar tek faaliyetti. Ekonomiyi aslında taşıyanlar sürücüler ve kaptanlar, değil mi?
* * *
Bir vefa borcunu daha dile getireyim…
İletişim herkesin çok da iyi bildiği ve de diğerinin her yanlışını bulabildiği bir meslek, ne hoş ki! Bu meslekte daha iyisini yapanlar kolayca bulunduğu için de, kıdem tutturmak pek seyrek görülüyor. Hele iletişimi yapılan ürün ya da marka kendi dalının ağırlıklı ve sorumlu bir kuruluşu ise; kıdem tutturmak daha da zorlaşıyor. 
Yük ve yolcu taşımacılığının tüm ürünlerinde; otomotivin üretim, ithalat, ihracat, dağıtım, tasarım, eğitim dahil tüm aşamalarında; tüm muhataplarına Mercedes-Benz Türk şirketinin ve markasının şefkatli yüzü olmayı başardı, Tülin Steinhauser.
Nöbetini devretti, geçen hafta. Pek çok da nöbetçi yetiştirerek. Bu meslekte ve aynı kuruluşta 30 yıl kıdem tutturan, 11 yıllık çalışma arkadaşım güzel yıllar görsün...
Nöbetçilerine başarılar dilerim.
İyi haftalar. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159