02.06.2014, 10:49

Tüketici Kanununa teknik bakış

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girdi. Hayırlı olsun. Hem ilgili Bakanlık hem de ilgili tüketici kuruluşları bu Kanunla ilgili değerlendirmelerde bulunup iyi ve kötü yanlarını açıkladılar. Ben de birazcık kanun tekniği açısından bakmak istiyorum. 

Önce tanımlar

Bir kanunun ‘tanımlar’ kısmı sanıldığından da önemlidir. Bu açıdan üç hususu vurgulamak isterim. 

Birincisi, tanımların sunuluş sırası. Çoğunlukla harf sırasına göre sunuluyorlar. Bu durum istenilen tanımı bulma kolaylığı sağlıyor. Bu husus çok fazla tanım olduğunda önemli. Ancak ilgili tanımların yan yana olmasını engelliyor. Örneğin, ‘mal’ tanımından sonra ‘hizmet’ tanımının gelmesi, mallarla ilgili ‘üretici’ ve ‘satıcı’ tanımlarından sonra hizmetlerle ilgili ‘sağlayıcı’ tanımının gelmesi mukayese ve anlama kolaylığı sağlayabilir. 

İkinci husus, tanım kalitesi. Tanım o kavramı anlamamızı, benzerlerinden ayırt etmemizi sağlar. Bu mevzuatta getirilecek şartlar tanım içinde değil, iç kısımlarda yer alır. Örneğin, kalıcı veri sağlayıcısının kayıt şartları, kopya şartları ve bilgiye ulaşmasına imkan vermesi tanım içinde değil, ilgili maddesinde yer almalıdır. 

Üçüncü husus, tanımların sayısal yeterliliği. Bu Kanunda çok önemli olduğu halde, örneğin sözleşme tanımı yok. Bunun dışında haksız şart, ayıplı mal, ayıplı hizmet, paket tur, garanti belgesi, tanıtım ve kullanma kılavuzu, ticari reklam, haksız ticari uygulama, Reklam Kurulu, Reklam Konseyi gibi tanımlar ihtiyaç olduğu halde ‘tanımlar’ kısmında bulunmuyor, ancak gerekli yere konularak bu eksiklik gideriliyor.  Olmaz!

Temel ilkeler

Bu maddede sözleşmelerin hangi punto büyüklüğünde, hangi özelliklerde hazırlanacağı gibi hususlar belirtilmiş. Bunlar mı ‘ilke’? Önce bir sözleşmeden, sözleşme hazırlanmasından söz edilmesi gerekmez miydi? Keza sözleşme hazırlanmasında tüketicinin bilgilendirileceği, bazı hususların taraflar arasında müzakere edileceği önemli değil mi? Önemli olmalı ki bunlar ilgili yerlerde geçiyor, ama ‘ilke’ değil. Bunlar dışında, bu bölümde belirtilen hususların hepsi çok önemli. 

Bazı düzenlemeler

Yukarıda belirttiğim üzere haksız şart, ayıplı mal, ayıplı hizmet gibi pek çok tanım ‘tanımlar’ kısmında yer almamasına bağlı olarak ilgili yerde tanımlanıyor, ki yanlış! Bunun dışında bunların belirlenmesinde sözleşme esas olacağı halde sözleşme tanımlanıp açıklanmadığı için problemli anlatım doğuyor. 

Uluslararası uyum

Böyle bir mevzuat ilk kez Türkiye’de hazırlanmıyor, umarım ki uluslararası ihtiyaçlara da uygundur. Özellikle ithalat-ihracat, paket tur gibi konular yurtdışını da ilgilendirir. Keza yabancı turistlerin Türkiye’deki alışverişleri de bu mevzuata tabi olacak. 

Garanti konuları

Garantiyle ilgili olarak belge, süre ve ihtiyari garanti konuları yer alıyor. Bazı mallarda garantinin süresinin yıl ile değil başka birimlerle ifade edilebileceği de belirtilmiş. Ancak hizmetlerle ilgili hususlar biraz sorunlu. Şüphesiz ki taşıma gibi hizmetlerde sözleşmeye uyumun ötesinde bir garantiden söz edilemez. Sadece ayıplı hizmet hali yeterli olabilir. Ancak bir şeyin bakımı, bozulan bir şeyin onarımı, insan dahil bir şeyin sağlamlığının ve arızasının kontrolü, bir şeyin temizlenmesi gibi hizmetlerde hem hizmetin kalitesi hem hizmet verilenin zarar görmemesi yanı sıra alınan hizmetin belirli bir süre fayda sağlaması önemli değil mi? Dolayısıyla burada da garantiye benzer bir anlayış zor da olsa gerekli değil mi? 

Reklam konuları

Kötü mal veya hizmetin sahibinin bundan sorumlu olması gayet doğal. Ancak yanlış mal veya hizmet alımının önlenmesi çok önemli. Tüketicinin ihtiyacını iyi belirleyip buna uygun talepte bulunması gerekir. Bu da bilinçli tüketiciyle olur. Bunun ötesinde mal veya hizmet sunanın da tüketiciye doğru bilgi vermesi önemli. Tanıtma kılavuzu vs. ancak aldıktan sonra okunur. Bu nedenle reklam gibi alım öncesi tanıtımlar çok önemlidir. 

Bir ara hemen hiçbir şeyin dahil edilmediği uçak bilet fiyatları açıklanıyordu. Öyle ki belirtilen fiyat, alınması-satılması ve kullanılması mümkün olmayan bir şey idi. Buna ilişken çeşitli şikayet yazıları yazdım. Talebim öyle bir fiyatta vergi gibi zorunlu hususların dahil edilmesiydi. Şüphesiz ki kullanıcının keyfine bağlı ekstra hususlar fiyatta yer almayabilirdi. Pek çok yere giden başvurularıma hiçbir resmi kurumdan cevap alamazken Reklam Özdenetim Kurulu gibi ismini tam ifade edemeyeceğim bir yerden cevap geldi. Etkin olan bu kuruluş cevap verme sorumluluğu yanı sıra şikayetimin de pek büyük ölçüde düzelmesini sağladı. Şimdi, eskisi gibi ‘her şey hariç’ saçma sapan bilet fiyatları açıklanmıyor. Bu örnek reklamın önemini anlatmaya yetmeli. 

Kurallar ancak iyi uygulayan insanların elinde anlam kazanır. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159