02.12.2013, 16:13

Yazın hovardalık edenin, kışın hüsrandır sonu…

Yolcu taşımacılığı hizmetinin en yoğun olduğu dönem yaz aylarıdır. Yolcunun artmasına paralel sefer sayısı da artar, güzergahlar da çoğalır… Peki, otobüsçü bu yoğunluktan kazanır mı? Küpünü, kasasını, kovasını, testisini doldurur mu?

Otobüsçülük Cumhuriyetle yaşıt neredeyse 90 yıldır hizmet veriyoruz. Bir de özel uçak şirketlerine bakın; onlar hepi topu 10 yaşında. Ama o 10 yılda onlar kurumsallaştıkları, muhasebe yaptıkları, neyin kazançlı neyin doğru ve geliştirici olduklarını buldukları için sınıfı geçtiler. Ya biz? Biz ağustos böceği gibi yan gel osman on dönüm bostan, har vurup harman savurduk. 

Akıllı insan, dünyayı kendisine uyarlamaya çalışmak yerine kendini dünyaya uyarlar. Bakın, inovasyon fuarı düzenlendi İstanbul’da. En çok ilgisini çekmesi gereken otobüsçülerdi, ama hiçbirimiz oraya gitmedik. Teknolojiyi takip etmezsek gelişmelere ayak uyduramayız.

Bizim, yani otobüsçülerin, bundan önce olduğu gibi hem hizmet üretip hem de çalışmamızın karşılığını alabilmemiz için takkeyi önümüze alıp düşünmemiz gerekir. 

Galip Başkan da, Başbakan da her konuşmasında vurguluyor: Bir olalım, birlik olalım, dirlik içinde olalım.

Peki, biz ne yapıyoruz? Kocaman bir hiç! En iyi hizmeti veriyoruz, kimseyi yolda bırakmıyoruz, insanları işlerine, evlerine, ocaklarına ulaştırıyoruz. İşimizdeki başarıyı kazancımıza yansıtamadıktan sonra… kimse bize değer vermez.

Yazın yüksek fiyatla yolcu taşıyan uçakçılar, şimdi fiyatları yeniden kendi istedikleri seviyeye düşürdüler ve yine yolcuyu kapıyorlar. Masa başında hesaplar, planlarsan sonuca ulaşman, sonuçta başarmak mümkün olur. Kış sezonu olmasına rağmen onların tuzu kuru.

Kurumsallaşmak sadece büro tefrişatıyla, kravat takmayla olmuyor. Asıl kurumsallaşma matematikte. Asıl kurumsallaşma planlamada. Asıl kurumsallaşma geleceğe yatırım yapmakta.

Bütün otobüsçülerin yakındığı sorun servisler ve servislere harcanan paralar… Biz hem yakınıyoruz hem de canhıraş bir şekilde koruyoruz servisleri. Doğrudur, yolcu servis de istiyor. Yükünü, bagajını, beraberindeki çoluk çocuğunu, yaşlı anne babasını rahatça evine götürebilmek istiyor. Onların beklentisini karşılamak gerekir. Gerekir gerekmesine de tazmin edilemeyecek zarar karşılığında değil. 

Bunun çözümü ortak servis düzenlemektir. Ortak servis düzeniyle otobüsçüler önemli bir gider kalemini kırmış olacaklardır.
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159