11.09.2016, 11:21

Test edilsin…

İşte bir kez daha test etme ve onaylama imkanı daha geldi. Birkaç sayıdır İstanbul Otogarı’nın yetersizliği üzerine yazıyorum. İstiyorum ki, birileri de itiraz etsin, ses çıkarsın… Sektör mensupları da görsün ve anlasınlar kim neyi istiyor. Daha da önemlisi, kim otobüsçüden yana, kim değil, çıksın açığa.

Allah’a şükür, federasyon enflasyonumuz var… Hepsinin başında da anlı şanlı, tabii yandan çarklı ve bir o kadar da suyu bulanıklaştıran yöneticiler var. Hani, üfürdüler mi mangalda kül bırakmıyorlar. Mangalda kül bırakmamak, Anadolu deyimidir, ama bunlar bir üfledi mi, her taraf pisleniyor. Göz gözü görmüyor külden. Hep de boşa üfürüyorlar. Şunu diyorlar, olmuyor, bunu diyorlar gerçekleşmiyor… Hangi birini sayayım, hepiniz benden çok daha iyi biliyorsunuz. Bizim sektörümüze iradeli ve tuttuğunu koparacak kadar cesur yönetici gerekiyor. Her gelene ‘evet efendim’ diyen başını sallayıp, el pençe divan duranları tanıyoruz artık. İçlerinde bir tane otobüsçü var mı? Hepsi profesyonel yönetici. Öyle olunca da bizi değil, kendilerini düşünüyor. Bize bizden, yani otobüsçü yönetici lazım. 

Belediye’den yap-işlet-devret modeliyle alındığında “Büyük” İstanbul Otogarı idi Bayrampaşa’daki bu tesis. Zaman içerisinde “büyük”lüğünü yitirdiği için önce o ibareyi kaldırdılar önünden. Şimdi de iktidara şirin gözükmek için bir kez daha değişti adı.

Bakın, bayram geliyor. Geçen Ramazan Bayramında yaşadıklarınızı unutmuş olamazsınız. Çektiğiniz çilenin haddi hesabı yok. Bayram öncesi çıkışta, bayram sonrası girişte saatler geçiyor, karınca adımıyla yürüyor koca otobüsler. Mazotu, amortismanı değil, yolcunun gerginliği, kaptanın daha yola çıkmadan yorulması önemli. Takograf süresinin dolması da cabası. Daha çıkışta bir kontrol etseler bütün otobüslerin şoförlerine ceza yazabilirler. Neyse ki görevliler insaflı davranıyor. Bayram dönüşünde, yolcular bavulunu kapıp yola yürüyerek devam ediyor, çünkü çok daha hızlı hareket edebiliyor. Yolcu kendisini kurtarıyor da, seferi gelen otobüs ne oluyor? Onca yoldan gelen kaptan daha dinlenemeden tekrar yola çıkıyor.

Bununla bitse iyi… Bir de köprü sorunu var başımızda. Yine TIR’ların, kamyonların arasında kalacağız. Oysa otobüsler toplu taşıma aracı olarak kamu hizmeti yapıyorlar. Fatih Sultan Mehmet Köprüsünden geçmelerine izin verilmeyen ağır tonajlı araçlar çekilince, orası rahatlayacaktır ve yolcu otobüsleri çok daha randımanlı çalışabilecektir. Ben, bu Kanun Hükmünde Kanunla yapılan düzenlemenin değişeceğine inanıyorum. Bayramdan sonra muhakkak bir çözüm bulunacaktır. Bakın da görün!

Kurban Bayramı, dayanışmanın ve paylaşmanın bayramıdır. Biz, otobüsçüler olarak başta yolcularımızı onları sevdiklerine, evlerine kavuşturduğumuz için çok önemli bir hizmet veriyoruz. Yolumuz açık olsun, bayramınız mübarek olsun. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159