02.11.2022, 12:55

Belgeler birleşince ne olacak?

Yolcu taşımacılığında çok önemli olan belge düzeninin yanlış yerlere gittiğini gördüğüm için bu konu üzerinde tekrar durmaya karar verdim.

Eskiden beri insanlar her türlü işlerini, ihtiyaçlarını iyi kişilerden karşılamaya çalışırlar. Günümüzde bu daha da arttı. Ucuzluk, kalite, güvenlik, garanti ödeme kolaylığı vs. arayarak ihtiyaçlarını gideriyorlar. Tabii, bireylerin buna gücü yetmediği yerlerde devlet de devreye giriyor. Bu da bizi, işlerin yeterlilik sahibi kişilerce yapılmasına getiriyor. Bu, yeterliliklerde belge, diploma, ruhsat, lisans vs. gibi değişik şekillerde ortaya çıkıyor. Yolcu taşımacılığında çok eskiden beri belge düzeni zaten var. Taşıma Kanunu sonrası tüm taşımalar belge düzenine bağlandı. Yönetmelik bunların çeşitlerini belirledi. 

Yolcu taşımacılığı özel

Şüphesiz ki, yolcu ve yük taşımalarının tek belge ile yapılması akla gelebilir ama bu doğru olmazdı. Dolayısıyla yük ve yolcu taşıma belgeleri ayrı olarak belirlendi. Sadece yolcu belgesi yeter miydi? Belki, ancak yolcu taşımacılığında taşımalardan bireysel veya grup halinde faydalanma belirli ücret, zaman, hat ve güzergâha tabi olup, olmaması; taşımanın sadece yurtiçinde veya aynı zamanda yurtdışında olması; yurtiçinde ise ülkenin tamamında, bir bölgede, bir ilde, bir şehirde olması; kullanılacak aracın büyüklüğü gibi pek çok önemli husus var. Bunlara göre hangi belgelerin gerekli olduğuna karar verilmesi bir ihtiyaç olarak akla gelebilir. 

İlk belgeler

Yönetmelik çalışmaları başladığında çok fazla seçenek vardı. Sonunda, Yönetmelikle, otobüsle yolcu taşımacılığında, özellikle kast ediyorum, B yurtdışı, D yurtiçi olmak üzere (önce bu yönüyle) iki çeşit belge ihtiyacı hissedildi. Bir de, bir grubu olarak tarifeli, ikinci grubu da tarifesiz taşıma belgesi ayrımı yapılmasına ihtiyaç duyuldu. Sonuçta B1, B2, D1, D2 gibi 4 belge ortaya çıktı. Farklı taşımaları yapacak kişiler, bu belgelerden ikisini, üçünü ve hatta dördünü almak durumunda kaldılar. 

Belge çeşitliliğinin önemi

Çok fazla belge alınması, ücret ödeme, belge işlemlerinin takibi, ayrı ayrı özmal gerekmesi gibi bir sürü yükler getiriyor. En önemlisi de taşıtların sadece bir belgeye yazılıp, sadece o belgenin taşımalarında kullanılabilinmesi. Böyle olunca da, bir kişi kendisine ait taşıtlarını bile, kendisine ait diğer belgede kullanamıyor. Bu da taşıtlardan etkin faydalanmayı azaltıyor. Bu nedenle belge çeşidinin azaltılması faydalı olacak. 

Belge azaltma mantığı

Taşıma Kanunu, taşımacılarda mali ve mesleki yeterlilikler ile mesleki saygınlık aranacağını belirtiyor. Bu, bütün belgelerde geçerli, ancak burada hassas bir husus var: Bir belge sahibinin yeterlilikleri yaptığı taşımadan gayri başka bir taşıma için de yeterliyse, buna ikinci bir belge aldırmanın bir anlamı olamaz. Yani bir kimse üniversite mezunu ise bundan daha basit işler için lise mezunu diploması istemek anlamının olmadığı gibi, bir belgenin yettiği yerlerde ikinci bir belgenin istenmemesi gerekir. İşte bu konuda yeterlilikle ilgili iddialarımı bir kez daha tekrarlamak istiyorum.

İddia 1

Yurtdışı taşıma yapan birisi, yurtiçi taşımayı yapabilecek yeterliliklere de sahiptir. Bu iddiamın açıklanmasına bile gerek yok. Zor olan yurtdışı taşımayı yapabilen, yurtiçi taşımayı neden yapamasın? Bu iddia kabul gördü ve B1 yurtdışı tarifeli belgelerin yurtiçi tarifeli, yani D1 taşımalarını da yapması, B2 yurtdışı tarifesiz belgelerin de D2, yani yurtiçi tarifesiz taşımaları da yapması kabul edilip, Yönetmelikteki belge düzeni buna göre oluşturuldu. Bu düzenleme sonrasında artık bir kimsenin en fazla iki belge alması, istediği tüm taşımaları yapması için yeterli hale geldi. Kimsenin 3 veya 4 belge almasına artık gerek kalmadı. Ancak B1 ve D1, B2 ile D2 arasında özmal araç başına çalıştırılabilecek sözleşmeli taşıt sayılarında farklılık yaratılınca B1 belgesi olanlar ayrıca D1, B2 belgesi olanlar da ayrıca D2 belgesi almak yoluna gittiler. Böylece bu düzenlemenin faydası ne yazık ki, büyük ölçüde ortadan kalktı.

Böyle bir şey yapılmamış olsaydı, bugün herkes en fazla iki belge sahibi olacaktı. 

İddia 2

Büyük taşıtla taşıma yapan bir kimse küçük taşıtla taşıma yapabilecek yeterliliklere sahiptir ve bunun için de ayrı belge alması gerekmez. Yani otobüsle taşıma yapan otomobille taşımayı ayrı belge almadan yapabilecek yeterliliktedir. Bunu kabul etmemek için geçerli bir neden söylemek mümkün değildir. Nitekim Yönetmelikte de bunun kabul edildiğini görüyoruz. Şu anda pek gündemde olmasa da bu konu benim için hâlâ geçerliliğini koruyor. 

İddia 3

Tarifeli taşıma yapanlar tarifesiz taşıma yapabilecek yeterliliklere sahiptir. Yani B1 belgesi sahipleri B2 belgesi ile yapılan taşımaları, D1 belgesi sahipleri de D2 belgesi ile yapılan taşımaları ayrı bir belge almadan yapabilmelidir. Bu yeterliliğin ispatına gerek olmadığını düşünmekle birlikte şunu söyleyeyim: B1 belgesi sahibi Bakanlığa gidip bunu verip, hiç bir başka şart aranmadan B2 belgesi alıp bu taşımaları yapabiliyor. Keza, D1 belgesi sahibi de bu belgesini verip, D2 belgesini alıp, bu taşımaları yapabiliyor. Yani B1 ve D1 belgeleri tarifesiz taşımayı yapacak yeterliliğe apaçık sahiptir. Bunu kabul etmek zor, ama gerçek bu. Yönetmeliğin ve belge düzeninin mantığı bunun kabulünü ve yapılmasını gerektiriyor. Bu esas kabul edildiğinde herkes B1, B2, D1 ve D2 belgelerinden durumuna uyan sadece bir tanesini alarak tüm taşımalarını yapabilecek. 

Anlamsız bir öneri

B1 ile D1 belgesinin D1 belgesi altında, B2 ile D2 belgesinin de D2 belgesi altında birleşmesinden söz edildiğini duyuyorum. Bu birleşme ne sağlayacaktır? D1 ile B1’in birleşmesinden oluşacak belge zaten B1 adıyla mevcut. İsteyen zaten bunu alabiliyor. Niye buna ihtiyacı olmayanları da bu belgeyi almaya zorluyorsunuz? Keza, D2 ile B2’nin birleşmesinden oluşacak belge de B2 adıyla zaten var. Bunu da isteyen alabilir. Böyleyken bunu başka bir adla tekrar yaratmanın ne âlemi var? Ayrıca bu belgelerde B1 belgesinin şartları mı, D1 belgesinin şartları mı uygulanacak; keza, B2 belgesinin mi, D2 belgesinin şartları mı uygulanacak; yani, bunlarda ne kadar asgari özmal istenecek; bir özmal karşılığında ne kadar sözleşmeli taşıt çalıştırılabilecek gibi hususlar hiç gündeme getirilmiyor. Hangi belge ücreti uygulanacak? Bir de yurtdışı taşıma yapmak istemeyen birisi, yurtdışı taşıma yapabilen bir belgeye niye zorlanır?

Bunları anlamak mümkün değildir. Denilebilir ki, ‘ama çeşit azalacak’. Çeşit azalacak da, çeşidin azalması otobüsçüye ne getirecek? Otobüsçü, yine eskiden olduğu gibi biri tarifeli, diğeri tarifesiz en az iki belge almak zorunda kalacak. Hem tarifeli, hem tarifesiz taşıma yapmak istediğinde bu da taşıtlarını iki belgeye bölmesi demek. Hiçbir anlamı olmayan bir öneri. 

Bitirirken

Daha önceki önerilerim sonucunda B1 belgesinin hem yurtdışı hem yurtiçi hem tarifeli hem tarifesiz taşıma yapabileceği; B2 belgesinin hem yurtdışı hem yurtiçi tarifesiz taşıma yapabileceği; D1 belgesinin yurtiçinde hem tarifeli hem tarifesiz taşıma yapabileceği ve sadece yurtiçinde tarifesiz taşıma yapmak isteyenlerinde mevcut D2 belgesini almaya devam edebilecekleri bir ortam oluşmaktadır. Yani herkes mevcut B1, D1 ve B2, D2 belgelerinden sadece birisini alarak istediği tüm taşımaları yapabilecektir. Bunun ötesindeki çabalar beyhudedir. Aksine düşünenler görüşlerime cevap vermelidir.

Ülkemize ve bizlere çok önemli imkânlar sunan Cumhuriyetin 100. yılına girmekten mutluyum. Herkese de iyi bayramlar dilerim. ■

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159