04.01.2016, 15:14

2016 sektörümüz için yeni bir başlangıç olsun

2016 sektörümüz için yeni bir başlangıç olsunDoğu ve Güneydoğu’daki otobüsçülerin, Başbakanlık ve Maliye Bakanlığına başvuru dilekçesini inceledim. Bu dilekçede terörün ve teröre karşı alınan güvenlik önlemlerinin en çok turizmi ve buna bağlı olarak da otobüsçülük sektörünü etkilediği yer alıyor. Gerek Başbakan’ın Ak Parti grup toplantısında gerek de basın toplantısında yaptığı açıklamalarda, bu terörden etkilenenlere maddi manevi yardım yapılacağı, vergilerinin erteleneceği gibi şeyler vardı. Ama biz bunun kalıcı olmasını istiyoruz.

Otobüsçüler zor durumda
Türkiye iki yıl fiilen bir çözüm süreci yaşadı. Bu çözüm sürecinin bozulmasında, elbette ki, uluslararası güçlerin ya da farklı politik çevrelerin olumsuz etkileri belirleyici oldu. Sürecin yürürlükte olduğu sürede hem yörenin kalkınması hem yatırımların hızlanması hem de halkın her türlü barış sürecine katkıda bulunması çok olumluydu. Olumsuz tarafları yeniden gözden geçirilerek barış sürecinin yeniden ele alınması gerektiğine inanıyoruz. Biliyoruz ki barış sürecinde, herhangi bir silahlı örgüt değil, tamamen halkın talepleri doğrultusunda parlamentodaki yasal güçler muhatap alınabilir. Mutlaka bu çözüm süreci kaldığı yerden devam etmelidir. Çözüm sürecinin sona ermesinden en çok etkilenen de bizim sektörümüzdür; Diyarbakır’dan, Mardin’den, Muş’tan, Van’dan, Bingöl’den buralara, buralardan da oralara çalışan otobüsçüler iflas noktasına geldiler.

Otogarların yapımı 
Mersin otogarındaki durum gösterdi ki belediyeler otogarların yapımına ve işletilmesine müdahil olduklarında ve yetkilerini tek taraflı kullanmaya kalktıklarında işin içinden çıkılmaz hale geliyor. Mersin Otogarı’ndaki durum o denli vahimdir ki üniversitelerde, akademilerde ders olabilecek düzeydedir. Sektör için yapılan otogar sektöre çok büyük geliyor. Mersin genelinde seyahat eden yolcu sayısı Ankara’nın onda biri, Kayseri’nin yarısı olmakla beraber otogar, Ankara’nın 10 misli kira bedeli ile çalıştırılmak isteniyor. Otogarların sektör, belediyeler, Ulaştırma Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ortak bir kararla yapılması gerekir. Böylelikle kamuoyu da, sektör de, yolcular da mağdur olmaz.

Kaptanlık yasal statü kazanmalı
Bu yıl en önemli hedeflerimizden biri kaptanlarımıza yasal düzenleme getirilmesi… Ehliyeti olan herkes sürücü, ama otobüs kaptanlığı farklı bir olay. Can taşıyor, sorumluluk taşıyor. Yük taşıyan şoförlere de saygımız sonsuz. Onlar da hizmet veriyorlar, ama eşya taşıyan ile insan taşıyan arasında fark olması lazım. Dolayısıyla bunların eğitimine ağırlık verilerek, nasıl ki pilota kaptan deniliyor, deniz taşımacılığında kaptan deniliyor, otobüs şoförüne de kaptanlık, resmi olarak verilmeli, ağır işçi statüsüne alınmalı. Pilotlara 20 yıl çalışıp 25 yıl emekliliği sağlayacak hak tanınmış. Ağır işçi statüsüne alınan birçok işkolunda devlet, 90 gün prim ilave ederek bunların geleceğini garanti altına alıyor. Biz sektördeki federasyonlar ve TOBB Karayolu Yolcu Taşımacılığı Meclisi olarak otobüs kaptanlarımıza böyle bir hakkın verilmesini istiyoruz. 

Yönetmelik yenilenmeli
Ulaştırma Bakanlığı, yeni bir Karayolu Yolcu Taşımacılığı Yönetmeliği yapmak için bir çalıştay düzenleyecekti. Bu çalıştay seçimler nedeni ile ertelendi. Bu, çalıştay yolcu taşımacılığı sektörü için çok önemli. Yönetmeliğin hataları yürürlükteyken peyderpey düzeltildi, ama artık otobüsçülük bir üst sınıfta değerlendirilmeli. 2016 yılında Karayolu Yolcu Taşımacılığı Yönetmeliğinin bütün yönlerini tartışmalıyız. Firma kurmakla ilgili şartlar biraz daha yükseltilmeli. En az 500 koltukla otobüs firması kurulması lazım. Örneğin manevi tazminatların da kapsamına alacağı yeni bir poliçe ya da mevcut poliçelerin içine bir ek koymak lazım. Ferdi kaza koltuk sigortasında şimdiki düzenleme, bu sigortanın parasını sanki yolcu ödüyormuş gibi görünüyor, oysa hepsini taşımacının kendisi veriyor. Ödenen bu para, yolcunun açacağı ya da ailesinin kazandığı manevi tazminattan mahsup edilmelidir. Uluslararası bilet kesen, şehiriçi, yurtiçi bilet kesen acente ayrımı (F1, F2 ayrımı) kalkmalı. Acenteler F belgesi ile uluslararası da dahil hem karayolu hem de hava, deniz ve demiryolu taşımacılığı biletleri satacak pozisyona gelmelidir. Entegre taşımacılık bunu gerektirir. Yeni Yönetmelikle otobüsçüler gibi yolcu da, devlet de rahatlayacaktır. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159