10.11.2015, 13:48

2016’ya şimdiden hazırlanmalıyız

Türkiye önemli bir seçim yaptı. 7 Haziran ile 1 Kasım seçimleri arasında geçen süre içinde yaşanan kaos ortamı yeni bir davetiye çıkardı. Türkiye “istikrar” dedi ve tek başına AK Parti’yi beklenmedik ölçülerde iktidar yaptı. Hep söylüyorum: çalışan kazanıyor. Çalışmak yetmez, akıllı çalışan kazanıyor. Siyaset yapanların önce Türk milletini tanıması lazım. Türk halkı çok ciddi bir refleks gösterdi. Çok net bir şekilde bu kaos ortamından çıkmanın yolu olarak AK Parti’yi çoğunlukla ve tek başına iktidara taşımayı seçti. Buradan diğer siyasi partilerimizin çıkarması gereken çok ciddi dersler var diye düşünüyorum. Cumhuriyetin kuruluşundan beri var olan bir partinin Türk halkını hala algılayamaması veya çalışma yöntemi olarak siyasi ya da politika olarak yaptığı tercihlerin tutmadığı ve hep aynı şeyleri söyleyerek, aynı yerde kaldığını maalesef görüyoruz. Onun için; muhalefeti güçlü olan ülkeler doğru yönetilir. Muhalefet denetim görevini doğru yapar, ama maalesef 3 tane siyasi parti mecliste, iktidar partisinin milletvekili kadar milletvekili  çıkaramadılar. Bu üzücü bir durum. Ama bundan çıkarılması gereken dersleri siyasi partilerin liderleri değil, kadrolarının yapması lazım. Lidere bırakılan şeylerden çıkarılacak sonuç budur. Muhalefet partilerin liderlerinin siyaset akademisinde AK Parti’den gidip ders almaları lazım. Buradan çıkan sonuç bu. Ben bunu da net bir şekilde her yerde ifade ediyorum. 

Beklentilerimiz var
Her iki Türk’ten biri AK Parti’ye oy verdiyse ve 5 aylık sürede muhalefet partileri, iktidara rağmen bu kadar puan düşüp milletvekili kaybettiyseler, aynaya bakmaları lazım diye düşünüyorum. Yeni seçimin sonuçları ülkemiz, milletimiz ve insanlık için hayırlı olsun. 
Hükümet kurulur kurulmaz, bizim beklentilerimiz var. Ulaşım sektörleri olarak derdimizi doğru anlatmamız lazım. Herkes bir şey istiyor, ucundan bir şeyler alıyor… Biz hiçbir şey almıyoruz, hep veriyoruz. Önümüzdeki dönemde başta akaryakıt üzerindeki vergiler olmak üzere konuşulması gereken birçok şey var. Akaryakıt üzerine yeni vergilerin gelmemesini dileriz biz, inşallah yeni hükümetten. 

Çalışma ile ilgili…
5 kasım günü Ticaret Odasında, Çalışma İş Kanunu gibi bütün sektörleri kapsayan çalışma mevzuatını, çalışma ortamının iyileştirilmesini ve işverenlerin yükümlülüklerini içeren ciddi bir toplantı yaptık. Bu, yaklaşık iki yıldır, oda seçimlerinden beri süregelen bir toplantı. Taşıma İş Kanunu diyoruz. Çalışma İş Kanununu işe, Sosyal Güvenlik Yasasını kamusal düzeni kapsayan ciddi bir reform uygulanmasını raporladık. İstanbul Ticaret Odası olarak bu talebimizi taşıma düzenine yönelik olarak hükümete ileteceğiz. Biz kendi derdimizi hem çalışanı hem de çalıştıranı koruyan bir anlayışla yaklaşması gerektiğini, tazminat hukukunun gözden geçirilmesini, taşıma alanının taşıma iş kanununa ihtiyacı olduğunu, iş alanlarının ihtisaslaşması gerektiğini, bu ihtisaslara uygun yasal mevzuat çıkarılması gerektiğini ifade ettik. Dilimizin döndüğünce bunları anlattık, raporlara yansıttık. 

2016 atlama tahtası olmalı
2015’i bütün olarak değerlendirdiğimizde sıkıntılı bir yıl geçirdiğimizi hepimiz biliyoruz. Sektördeki daralma ve küçülmeyi 12 milyon yolcunun havayoluna ve diğer sistemlere kaymasında da görüyoruz. Bundan çıkarılması gereken dersler var. Sektör olarak, maliyetlerimizi gözden geçirmemiz lazım. Sürekli yatırımcı kaybediyoruz, bireysel yatırımcıyı devreden çıkardık. Bununla ilgili tedbirlerin mutlaka alınması lazım. Maliyetleri gözden geçiren bir anlayış ile servis, ikram gibi birtakım maliyet unsurlarını; akaryakıtta alternatif enerji kullanımını, gaz kullanımını, belki yarın elektrik kullanımı konularını da düşünmeliyiz. Ulaşımın geleceğine yeni bir vizyon ile bakmak lazım. Öngörülerimizi çok ciddi yapmamız lazım. Ne kadar yolcu, neden kaybedeceğiz? Nereye gidecek bu sektör? Nasıl değişecek? Bu değişimi doğru algılayıp doğru tedbirler almamız lazım. Sivil toplum örgütleri olarak biz, maalesef otobüsçülükte yatırım yapan patronları masanın etrafına çekemediğimiz ölçüde kayıplar büyüyerek devam edecek. 

Masanın etrafında toplanmalıyız
Bütün meselemiz patronları masanın etrafına getirip ortak çözümler üretmek. Özellikle maliyetleri aşağı çekecek tedbirler almak, çünkü kazançları artırma şansımız giderek zayıflıyor. Bugün 100 liraya, 90 liraya, 60 liraya gidiş-dönüş uçak biletinin satıldığı bir ülkede, karayolu taşımacısı olmak zulümdür. Karayolu bir taraftan alternatif, bir taraftan da tamamlayıcı sistemdir. Dolayısıyla karayolu taşımacılarının bu kadar göz ardı edilmiş olmasını kabullenmek mümkün değil. Ama kendimizi ifade etmemizde bir sıkıntımız var. Kendimizi daha fazla ifade etmeliyiz. Siyasetin yanında olmalıyız ve onlarla konuşup, sorunlarımıza çözüm üretmeliyiz. 

Verimlilik temel olmalı
Verimliliği temel alacak şekilde yeni bir çalışma yapmak lazım. Doluluk oranları, hat esası, ücretlendirme gibi kriterleri doğru belirlemek; giderlerde nelerin yapılabileceğine bakmak lazım. Araçları verimli çalıştırmak lazım. Ekonomik ömürleri bitiyor, ama araçlar hala amortisman süresini tamamlamamış oluyor. Bağlı olarak çalışma ortamı güvenliği, yol güvenliği zayıflıyor ve trafik kazalarındaki artış devam ediyor. Bütün bunlarla ilgili çalışmalarımız olacak. Ulaşımda verimlilik kavramını kapsayan bütün tarafların katıldığı yeni bir anlayış ile çalışmamızı sağlayacak bir toplantının yapılması lazım. İnşallah bu düzenlemeyi 2016 yılında yaparız. 

Sürücülük mesleği…
Tüm bunlara bağlı olarak, trafik kazaları ve sürücülük mesleği ile yapılması gerekenler var. Biz gerek sivil toplum örgütlerimiz, gerek Ticaret Odası, gerek Odalar Birliği üzerinden eğitime başlayacağız. Sertifika yasasını getireceğiz.

2015’i geride bırakıyoruz artık, kalan zaman bizim için, 2016’ya hazırlık dönemidir. Bu yıl yaşadığımız sarsıntıyı inşallah 2016 yılında yaşamayız. Umarız, dünya piyasalarında akaryakıt fiyatları yükselmez, Türkiye’de de akaryakıt üzerindeki vergiler veya ÖTV artmaz, eksilir. Beklentilerimiz bunlar. 

İyi haftalar diliyorum. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159