04.06.2013, 10:56

Bakanlık sorunları biliyor, çözüm için çalışıyor

Geçtiğimiz hafta Ankara’da yapılan TOFED Genel Kurulu’na katıldım ve görüşlerimi ifade ettim. Genel Kurula, Sayın Bakanımız Binali Yıldırım ve uzun yıllardır sektörümüze şekil veren ve bu sektörün düzenlenmesinde, verimli çalışmasında ve kayıt altına alınmasında çok emeği geçen Müsteşarımız Sayın Talat Aydın da katıldı. Bakanımız Binali Yıldırım, genel kurulda çok pozitif bir konuşma yaptı. Bizim sektörümüzü yakından tanıyan bir bakan olarak bugüne kadar yaptıklarını anlattı. 

Gerçekten Ulaştırma Bakanlığı, son 3 dönemdeki hükümetlerin en başarılı bakanlıklarından bir tanesi. Bugün Dünyada, Türkiye’deki taşımacılık, havayollarındaki büyüme, altyapı yatırımları konuşuluyor ve Türkiye’deki karayolu taşımacılığı Dünyada bir numara olarak gösteriliyor. Ben bunu dünyanın birçok ülkesinde gördüm ve yaşadım. Bu eser hepimizin eseri; bu, hep birlikte yarattığımız bir eser. 
Ne yapmalı?

Bugün bulunduğumuz noktayı kavrayabilmek için düne ve bugünümüze bakmamız lazım. Neredeyiz? Yarın nerede olacağız, onu görmemiz lazım. Onun için de, özellikle sorunlara çözüm yolları üretmemiz lazım. Dünya değişiyor, Türkiye de değişiyor; bağlı olarak ulaşım değişiyor. Ulaşım talepleri değişiyor. Bu değişimler karşısında biz ne yapmalıyız; can alıcı soru bu. 

Sayın Bakan ifade etti; 12 bin otobüsten 7 bin 650 otobüse 576 firmadan 333 firmaya düştük. Bu gerçek, ama dönüp bakıyoruz dün 100’den fazla otobüs kaldıran firma yokken bugün 400 otobüs kaldıran firmalarımız var. Birçok firmamız büyüdü. Bana göre aklın yolunu seçiyor firmalarımız. Küçük olup iflas etmektense bir araya gelip, giderleri paylaşarak hem tutunuyor hem de geleceğe kalıyorlar. Buradan küçük firmaların da alması gereken mesajlar var. Çünkü küçük firmalarımız, az sayıda otobüsle yola çıktıklarında; otobüs başına işletme giderleri çok yüksek oluyor. O zaman onların da bir araya gelip birleşmeleri lazım. Yani küçük olduğunuz zaman yutulmanız kolay olur. Onun için firmalarımızın kurumsal yapılarını geliştirmeleri, altyapılarını, hizmetlerini mükemmel verebilmeleri için mutlaka büyümeleri, sermaye güçlerini artırmaları ve Bakanlığımızın Kanunda yer verdiği gibi mesleki yeterliliklerini, saygınlıklarını artırmaları lazım. Ancak böyle kurumsal yapıya taşıyabilirler kendilerini. 

Üniversiteler hareketliliği arttırdı

Sayın Bakan’ın da ifade ettiği gibi geçmişte katsayısı çok az olan Türkiye’deki hareketlilik, bugün tüm yurda yayılan 170 üniversite ile alabildiğine arttı. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı, 2023’e gelindiğinde Türkiye’de 300’e yakın üniversite olacak. 
Üniversiteler bizim sosyal, kültürel, ekonomik faaliyetlerimiz içinde önemli bir yer tutuyor. Öğrenciler, bugün bizim taşıdığımız yolcu segmentinin en önemli unsuru, hareketlilik kat sayısını arttıran en belirleyici unsur. Trabzonlu gidiyor Mersin’de okuyor, Mersinli gidiyor İzmir’de okuyor. Dolayısıyla biz hafta içi, hafta arası onların ailelerini, kendilerini taşıyarak potansiyel bir yolcu profili yaratıyoruz. 

Bakanımız Binali Bey, sektörümüzün analizini çok iyi yaptı, çok güzel bir konuşma yaptı ve sağ olsunlar, bizim sorun diye gündeme getirdiğimiz bütün konularda geçmişten bugüne hep yanımızda oldu. Ama bazı konular Sayın Bakanımızın yetkilerini aşan konulardır. TOFED başkanı olduğum dönemde de ondan sonraki dönemde de, arkadaşlarım, Sayın Bakanım da bizimle beraber hareket etti, akaryakıtta ÖTV iadesi konusunu, hükümet yetkililerine anlattık. ‘ÖTV iadesi’ alabilir miyiz diye bir düzenleme talep ettik. Sayın Bakanımız bize randevular aldı; Başbakan müsteşarıyla, Maliye Bakanıyla, Gelir İdaresi Başkanlığıyla gittik görüştük. 

Şu gerçeği bilmeliyiz; bugünkü rejimde, kurumlar arası hiyerarşide ÖTV iadesi çok mümkün görünmüyor. Ancak Sayın Bakanımız, özel oturumda, ÖTV iadesini değil ama KDV’yi bir alt dilime indirme konusunda destek olacaklarını ifade etti. Bu da bir müjdedir. 

Sigorta meselesi de var…

Sektörün yaşadığı en büyük sıkıntılardan bir tanesi de sigortadır. Sayın Bakan’a bu konuyu cesaretle dile getirdiği için teşekkür ediyorum… Hakikaten zorunlu koltuk sigortalarının 10 milyar liraya yaklaştığı bu dönemde, her otobüsçü zorunlu koltuk sigortasına ayda 1 milyar lira ayırmak zorunda. Zorunlu sigortalara baktığınızda da bir otobüs ayda, cebine, 3 milyar lira sigorta parası koymadan yola gidemeyecek. Biz bunu taşıyamayız. Yüzde 70’i yabancılaşmış sigorta şirketleri düne kadar bir buçuk milyar liraya yapılan trafik sigortalarını 9-10 milyar liraya taşıdılar. ‘Otobüs’ diye tanımlanan küçük otobüslerin karıştığı kazaların sorumlusu olarak bizi göstermeleri bunun asıl sebebidir. Talat Bey, bunu ‘bütün otobüslerin faturasını ödüyorsunuz’ diye çok açık bir şekilde ifade etti. Doğrudur, biz otobüs diye yola çıkan minibüslerin karıştığı kazaların sorumlusu gibi addediliyoruz. 

Bakanlıkta tanımlar değişiyor. Şehirlerarası otobüslerin karıştığı kazalar belgenin türüne göre ifade edilecek. Sigortalarda da, kaskolarda da, zorunlu sigortalarda da, buna göre ücretlendirme yapılacak. Bu konuda TOFED ile birlikte hareket ediyoruz. 
Bu konuda altını çizmemiz gereken bazı konular var. Haftaya… ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159