10.03.2016, 15:33

Maraton ve Safir Plus hayırlı olsun

Temsa’nın yeni otobüsleri Maraton ve Safir Plus için Adana’ya gittik.  Adana’da Temsa konuşulur. Temsa’nın otobüslerinde, tasarım olarak benim de katkılarım var ve ortaya çıkan tasarımı beğendim. Çok farklı çizgilerle çıktı. Agresif bir tasarım yaptılar. Bu tasarım biliyorsunuz, birçok arabayı temsil ediyor. Herkesin en iyi yanlarını alarak, yükseklik, bagaj hacmi ve 2+1 koltuk düzeniyle de ortaya güzel bir ürün çıkardılar. Sektöre hayırlı olsun.

Dünyanın en iyisiyiz
3 Mart Perşembe günü Brezilya’dan, 5 bini özmal otobüsü olan, Grupo Guanabara adlı otobüs işletmecileri geldi. Sektörel bir görüşme oldu. Bilgi alışverişinde bulunduk. Onların bizden, bizim onlardan farklı yanlarımız var. Onların çok önünde olduğumuzu söyledim. 

Bizden farklı otobüsçülük yapıyorlar. Enteresan bir şey, otogar çıkış ücretlerini yolcu başı alıyorlar: 2 dolar. Bunu hizmet bedeli olarak alıyorlar. Vergiler bizden daha yüksek, ama akaryakıt bir buçuk lira. Bilet ücretleri bizimle aynı. Sao Paulo ile Rio de Janeiro arası 500 kilometre, 50 lira. Fiyatlar bize çok yakın ama maliyetler bizden düşük. 

Tasarruf tedbirleri almalıyız
Bütün bunlardan yola çıkarak şunu söyleyebiliriz. Arabalarda ikram yok. Buradan Türk otobüsçüsüne ders olsun. Ücretsiz servis hizmetleri yok. Hepimizin buradan çıkarması gereken sonuçlar var. 1,5 lira akaryakıt fiyatı ile taşımacılık yapan Brezilya gibi bir ülke, ikram vermiyor, servis hizmeti vermiyor. 

Bizim de hiç değilse mesafeye göre ikramı azaltmamız ve yok etmemiz lazım. Otobüsçüyü yaşatmamız lazım. Servis hizmetlerini ücretli hale getirmemiz lazım. Otobüsçünün sırtından bu yükleri kaldırarak, komisyon oranlarını aşağı çekmemiz lazım. Onlardaki komisyon oranları bizden düşük. Tabii, akaryakıt başta olmak üzere maliyetler de düşük. 

Hepsinden ilerideyiz
Geçen ay Meksikalılar gelmişti, sonra üretici firma Marco Polo SA geldi. Bence bu bilgi alışverişleri neticesinde, Türkiye’de üretim yapabilir miyiz diye geldiler. Türkiye otomotivde ve taşımacılıkta bir üs olarak yoluna devam ediyor. Bizde 200 milyon yolcu, total baktığınız zaman 1 milyar 400 milyon yolcu var. Turizmde ise 1 milyar 600 milyon yolcu. Meksika 125 milyonluk bir ülke 3 milyar yolcu var, banliyö ve D4 dahil. Bizde D4 ile yolcu sayısı 1 milyar 600 milyona ulaşıyor. Brezilya’da 5 milyar yolcu var. Tabii onlarda banliyö taşıması da işin içine giriyor. 

Bizim segmentimize baktığınız zaman, Brezilya’da yıllık yolcu, yaklaşık 750 milyon kişi. Çünkü uçak yok denecek seviyede, ama tren yolu hiç yok. 5 bin kilometrelik, 4 bin kilometrelik 3 bin kilometrelik hatlar var. Biz de en uzun hat 1700 kilometre. Türkiye’nin bu konuda farklı üstünlükleri var. Onlar da bizim gibi çok kampanya yapıyorlar. Ama yoğun aylarda (burada yazken orada kış mevsimi yaşanıyor). Turistik hatlarda da otobüsçülük geçerli. 

Bir çıkış yolu bulmalıyız
Herkes bir çıkış yolu arıyor. Bu maliyetler düşmeden, otobüs işletmeciliği sürdürülebilir olmaktan çıkar. Onun için otobüs işletmecileri, patronları, üreticileri sigortacısı, yan sanayicisiyle bir araya gelip otobüs işletmeciliğinde verimlilik kavramını, kapasite kullanımını, kaynak israfını önleyecek tedbirleri almak üzere konuşmamız lazım. Farklı modeller geliştirmemiz lazım. Bedelini ödeyerek beş yıllık garantiler almamız lazım bu otobüslerde. Artık otobüsçü, “otobüsüm arıza yaptı, yolda kaldım” sıkıntısından kurtulmalı. Onu da sigorta kapsamına sokmak lazım. Bugün İETT aynı şeyi yapıyor. Mesleki eğitimi arttırmak lazım. 

Eğitim şart
Geçtiğimiz ay, otogarın üst katında, otobüs işletmeciliği yüksekokulu kurma konusunda bir keşif yaptık. İstanbul 15 milyonluk bir şehir, otobüs işletmeciliği okullarının İstanbul dışında olması sektörün utancıdır, ayıbıdır. Bu konuda biz otobüs işletmeciliğinin yüksekokulunu otogar bünyesinde kurmayı düşünüyoruz. Belki de Afyon Kocatepe Üniversitesi’nin şubesini kuracağız. Eğitimli bir sektör, daha dinamik bir sektör, daha verimli çalışan, kaynakları ve akıllı sistemleri doğru kullanan, yeni bir jenerasyon getirmemiz için eğitim seviyesini arttırmamız lazım. Otobüs işletmeciliği bu şekilde geliştirilebilir. Yoksa herkes bindiği dalı kesiyor, hepimiz aşağı düşeceğiz. ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159