24.05.2016, 17:28

Otogarlar ve yapılması gerekenler üzerine…

17 Mayıs Salı günü İTO Toplantı Salonunda TOBB’un, bu ayki meclis toplantısı yapıldı. Toplantıda, bizim tarafımızdan gündeme aldırılan, Büyükşehir Belediyesi’nin İstanbul’da yapmak istediği otogarlar, cep otogarları ve ara duraklarla ilgili önerisi tartışıldı. Daha önce TOF ve TOFED’den görüş istenmişti. 

Biz, esas olarak İstanbul’un Avrupa yakasına bir merkezi otogar, Anadolu yakasına da bir merkezi otogar olmak üzere birkaç da cep otogarı istiyoruz. Cep otogarları, ara durak olmalı, yani ilk kalkış son varış yeri olarak kullanılmamalı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu konuda sabıkalı, çünkü Alibeyköy Otogarını TOF ile TOFED’in de görüşlerini alarak cep otogarı olarak yaptı. 
Ara duraklara T belgesi almayacağı, T belgesi alınmış otogarlarda ise otogar giriş çıkış ücretlerini, nüfusa göre Ulaştırma Bakanlığının belirlediği tarifelerden alınacağını hepimiz biliyoruz. Ara duraklarda terminal giriş-çıkış ücreti değil, sadece parklanma parası, o da 8 lirayı geçmeyen bir ücret alınabilir. Önceleri 5 lira dediler, ama daha sonra 5 giriş - 5 çıkış dediler. Sonra 10 giriş - 10 çıkış yaptılar. Sonra 15 giriş - 15 çıkış yaptılar. Şu anda 30 lira. 

Büyükşehir Belediyesi, bunun gibi 6 tane daha cep otogarı düşünüyor. Belediye eğer 6 cep otogarını o hesapla yaparsa, 180 liraya; iki de büyük otogar var; onlardan da 150 lira alırsa… Örneğin
Ankara’ya gidecek bir otobüs, 6 cep ve 2 merkezi otogara bütün bilet paralarını verse bile karşılamaz. Biz, şimdiki İstanbul Otogarı’nın yerinde kalmasını istiyoruz. Anadolu yakasında da fiziken otogar olmaktan çıkmış Harem’in yerine (Ataşehir civarında) bir merkezi otogar ile daha ileride Mehmetçik Vakfı dedikleri, Tuzla civarındaki, gerçekten ara durak yapılmasını istiyoruz. 

Türkiye Cumhuriyeti ana ulaşım politikası çerçevesinde kara, deniz, hava ve demiryolu ulaşımının birbirine entegre olması gerekiyor. Dolayısıyla bütün istasyon, terminal, limanların birbirine entegre olacak yerlerde olması lazım. 

Biz, 25 yıllık yap-işlet-devret süresi dolmakta olan, İstanbul Otogarı’nın ıslah edilmesini istiyoruz. Sürenin dolmasından sonra Büyükşehir Belediyesi ile şu anki işletmecisi Avrasya görüşürler ve işletmeciyi belirlerler, o ayrı bir olay. Otogarın yerinin değişmesi, bu otogarın yerine Gaziosmanpaşa’da yeni bir otogarın yapılmak istenmesi kamu ile birlikte otobüsçülerin bütün birikimlerinin de israfı demektir. Çünkü bir defa bu mevcut otogar, devletin entegre sistemine yakın. Havaalanı-raylı sisteme 10 dakika. İDO’ya 10 dakika, Marmaray’a 12 dakika. İstanbul’un her tarafına buradan bağlantı var. Dolayısı ile kara, hava ve deniz yolu taşımacılığına tam entegre olan bir yer.

Bir de, otogarların hep şehir dışına çıkarılması gerekir gibi bir anlayış hüküm sürüyor. Bu da yanlış, oysa biz zaten şehrin tam göbeğinde istiyoruz. Mademki raylı sistemlerle, kara, deniz, hava, demiryolu taşımacılığı yapan yerler entegre olması isteniyor, o zaman neden uzak yerlere gidilsin? Otobüsçü, niye ücretsiz servislerle bu kadar masraf altına sokulsun? 6 tane cep otogarı demek, 6 tane firmanın 6 tane yazıhane alması demek. 6 tane katip, 6 tane gececi, 6 tane teşrifatçı, 6 tane bilmem ne, yani yüzlerce personel istihdam etmek lazım. Bu taşıma fiyatları ve bu imkanlarla bunları yapmak mümkün değil. 

Bütün bunların gerekçesi; özel sektörün en üst kuruluşu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Sektör Meclisi’dir. Odalar ve Borsalar Birliği’ne bağlı Meclis’in, şu anda, işe yarayıp yaramayacağı da test edilecek. Biz, kanunla kurulmuş bir meslek birliğinin sektörümüzü koruyup kollayacağı, geliştirip büyüteceğini düşünüyorduk. Ama TOBB, bize, bünyesi içinde kurulacak bir sektör meclisinin kanunla kurulmuş bir meslek birliğinin yapacağından daha fazlasını yapacağını vaat etti. Bununla Meclise girdik. Şimdi diyoruz ki, ey TOBB! İstanbul Büyükşehir Belediyesi otobüsçülere bir otogar yapıyor. Bir elbise dikiyor, ne ölçümüzü alıyor, ne üstümüze prova yapıyor. Yarın, elbise bize dar mı gelir, geniş mi gelir, o da belli değil. Sen Türk özel sektörünün aynı zamanda kamu kuruluşusun. Bizim sorunlarımıza çözüm araştır, bul. Hem değil mi ki vaat ederek söz vermiş oldun! 

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, belediyeyi, bizi, üniversiteleri, Ulaştırma Bakanlığını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığını, otobüsçü örgütlerini, ticaret odalarındaki otobüsçülükle alakalı meslek odalarını, şehiriçi taşımacılarla ilgili oda ve dernekleri bir araya getirecek bir konferans düzenlesin. Bu öneriyi kendilerine sunduk.

TOBB Meclisi, oy birliği ile en az üç üniversiteden İstanbul Otogarı’nın yeri ve konumu ile Büyükşehir Belediyesinin Gaziosmanpaşa’da ve diğer yerlerde yapmak istediği otogarların İstanbul’un ve Türkiye’nin taşıma sistemlerine uygun olup olmayacağını, bilimsel verilerle ortaya koyacak görüş alınması önerimizi mantıklı bularak kabul etti. Üç üniversiteden görüş istenecek. Büyükşehir Belediyesi ile görüşülecek. İstanbul Ticaret Odası, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, başta UDH Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, otobüsçü örgütleri ve diğer bütün tarafların katılacağı konferans düzenlenecek. Bu konferanstan önce bunların görüş ve önerileri alınacak.

Otogarlar konusunda Mersin Otogarı önemli bir örnek ve gösterge… Aynı şekilde kriz yaşanan Yalova ve Diyarbakır otogarları da var… ■
Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159