31.03.2022, 15:47

1915 Çanakkale Köprüsü'ne Bakış

Mart ayı başında İstanbul’dan Altınoluk’taki evime bir seyahat yaptım. Bu seyahatim köprü öncesi Çanakkale Boğazında feribotla, eski geçiş şeklinde oldu. Dönüşte ise 18 Mart günü açılan köprüyü 19 Mart günü kullanarak, hem de ücret ödemeksizin geçtim. Bununla ilgili bilgi, görüş ve değerlendirmelerimi paylaşmak istiyorum. Bu arada köprünün yapılışına ilişkin yöntem, geçiş garantisi, ücret/ hazineye yük gibi konulara girmeyeceğim. Ancak önce bu konuya ilişkin iki anı... 

Köprünün zamanı

Bundan tahminen 14-15 yıl önce, sıkı ilişkiler içinde olduğum Ulaştırma Bakanlığı’ndaki beni iyi tanıyan bir dostum, bana Çanakkale Boğazına köprü yapılması konusundaki düşüncemi sordu. Bu sorunun; ulaştırma, ulaştırma coğrafyası ve bölge ile ilgim nedeniyle sorulduğunu düşünüyorum. Ben de cevaben buradaki geçişin ve köprü yapıldığında devreye girecek geçiş potansiyelinin henüz bir köprü yapmanın çok uzağında olduğu yönünde görüş bildirdim. Bilmem o zaman değil de şimdi yapılmasında katkım oldu mu? 

Köprünün yeri 

Köprü için iki aday yer söz konusu olabilirdi. Bunlar yaklaşık olarak feribot geçişi yapılan yerler idi. Birinci feribot hattı Çanakkale-Eceabat veya Çanakkale-Kilitbahir bölgesi, ikincisi ise Gelibolu-Lapseki veya Gelibolu-Çardak geçiş güzergahı. Burada şöyle bir soru soralım: Acaba bu feribot hatlarından birisi kapatılıp diğeri çalışacak olsa hangisini tercih etmeli? Çanakkale-Eceabat hattı kapatılacak olsa, bundan sadece Ege Bölgesinden gelip Eceabat’a ve tarihi yarımadaya gidecekler zarar görür. Gelibolu-Lapseki hattı kapatılacak olursa Trakya’dan gelip Bursa yönüne devam edecek çok sayıdaki taşıt 80 km. kadar fazla yol kat edip Çanakkale-Eceabat hattını kullanmak zorunda kalırdı. Demek ki feribot hattında doğru olan Çanakkale-Lapseki hattıdır. Aynı düşünce köprü için de geçerlidir. Önceden Çanakkale Boğazında planlanan köprü yeri tarihi bölgeye zarar vermesinin ötesinde ek mesafe yükü de getiriyordu. İtirazlar üzerine doğru olan bugünkü Gelibolu bölgesi geçiş yeri olarak seçildi. Bilmem benim ve değerlendirme ve itirazlarımın bunda bir payı oldu mu?

İstanbul-Altınoluk seyahati 

İstanbul’da Yeşilköy’de oturuyorum. Altınoluk’ta 7 daireli apartmanda bir daire satın aldım. 20 yıla aşkın süredir İstanbul’dan Altınoluk’taki evime gidip geliyorum. Burada bu türden tüm seyahatler için iki seçenek var: Birincisi, İstanbul’dan Çanakkale Boğazı geçişli seyahat; ikincisi ise İstanbul Boğazı geçişli Bursa üzerinden gidiş. Tesadüf bu ya her ikisi de 425 km. Acaba hangisini seçmeliyim? Üstelik iki seyahatin süresi de yaklaşık 7 saat civarında. Ancak boğaz köprülerinin ve İstanbul bölgesinin trafik riskleri ile İzmit Körfezi geçişinin öncedenki feribot riskleri ve geçiş maliyetleri ile bundan sonraki yolların seçime bağlı maliyetleri söz konusu. Diğer güzergahta ise yılın belli dönemlerinde feribot kuyruğu bekleme ve iklim şartları nedeniyle feribotun çalışmaması riski söz konusu. Tabii ki, feribot ücreti de ödenecek. Bunlar dışında, ben bu güzergahı yoğun olmayışı ve güzel coğrafyası nedeniyle seviyorum. Belirtilen nedenlere göre Anadolu yakasına uğrama zorunlulukları dışında, seyahatlerimde hemen her defasında Trakya güzergahını tercih ettim. 

Yeni dönem

Öncelikle yeni dönemin, köprünün ve otoyolun kullanıma açılması şeklinde iki yenilikten oluştuğunu belirteyim. Bu ikisini de kullanarak yaptığım son seyahatim iki saat kısalma ile 5 saat sürdü. Ancak kar yağışı ihtimaline karşı bir an önce İstanbul’a ulaşabilmek için mola vermedim. Bu hakkımı kullansaydım, net kazancım 1,5 saate düşerdi. Bunun dışında kat ettiğim yol da toplamda 33 km azaldı. İki yeniliği değerlendirelim. 

Çanakkale Köprüsü 

Yeni köprünün kullanımı giriş, geçiş ve çıkışıyla ilave 10 km kadar karayolu seyahati getirdi. Bu seyahat de 10 dakika zaman gerektirdi. Feribot geçişinin 1 saati aşkın zaman kaybı düşünüldüğünde net 1 saat kazandırmış oldu. Ancak ben feribotu keyifli ve çaylı kahveli bir dinlenme molası olarak görürüm. Ayrıca bir molaya ihtiyaç duymam. Köprü kullanımında ise ayrı bir mola gerekiyor. Bunun sonucunda net süre kazancı 30 dakikaya düşebilir. Feribot geçişinde 95 TL ücret ödemiştim. Köprü ücreti ise 200 TL. 105 TL’lik fark göze alınır mı? Benim kararım net değil. Güzel havalarda feribotu seçeceğimi düşünüyorum. Bu arada feribotta aynı gün geliş ve gidiş için otomobillerden 107 TL alınıyor. Yeni dönemde bu kullanım köprüde 400 TL olacak. Günübirlik geliş ve gidişte feribotun tercih edileceği açık. Açıklanan tarifelere bakıldığında köprü kullanımının otobüsler için feribottan uygun olduğu görünüyor. Yük taşıtları için aynı şeyi söylemek mümkün değil.

Gelibolu-Malkara Otoyolu

Malkara ayrımı Keşan-Gelibolu güzergahındaki 90 km’lik eski yol yerine 45-50 km’lik yeni otoyol hizmete açıldı. Bu yolun 45 km kadar kısalması demek. Pek çok otoyol, kısaltma imkanı sağlamıyor. Kuzey Marmara Otoyolu ve Köprüsü tam tersine büyük bir ilave yol yükü ve maliyet getiriyor. Malkara ayrımı-Gelibolu otoyolu kullanımı ayrıca yarım saat kadar zaman tasarrufu da sağlıyor. Köprünün getirdiği 10 km ilave yük düşünüldüğünde toplam güzergah 35 km. kısalmış oluyor. Ancak bu yolun getirdiği kısalmanın, kazandıracağı akaryakıt tasarrufu da önemli. Bunun otomobiller için 60 TL kadar olacağını düşünüyorum. Bu yolun açıklanan otoyol ücreti 75 TL. Bu ücret çok artmadığı sürece ben her zaman bu otoyolu kullanırım. Bazen eski yoldan, nostalji haklarım saklı. Benzer hesabı ağır taşıtların da yapması ve açıklanan ücrete göre karar vermesi önemli. Açıklanan ücretlere bakıldığında en azından 2. sınıf taşıtlar için bu yolun kullanım uygun görünüyor.

Yolun başlatılmış olan güzelleştirme çalışmaları önemli. Şimdilik pek güzel görünmüyor. Bir de gidiş ve geliş yolları arasındaki açıklık da az göründü bana. Burasının yeşillendirilmesi imkansız gibi. Yolun coğrafyası sonucu, alttan yaban hayvanlarının geçebileceği epey köprü/viyadük gördüm. Yine bu amaçla üstten geçiş köprüleri de yapılmış buna rağmen yolda ezilmiş yaban hayvanları gördüm. Onlar yeni yola alışana kadar bu kayıplar yaşanacak. Yoldaki bir kazayı da görmek şansızlığım oldu. Devrilmiş tomruk yüklü bir kamyonun kurtarılması çalışmaları sürüyordu. Belki yeni yol acemiliği de olabilir ama bana göre bir yükleme hatası idi. 

Kritik nokta Edremit

Çanakkale’den ve Bursa’dan gelen yollar Altınoluk’un 25 km. ilerisinde Edremit’te birleşir. Önceden Edremit’e gidiş Bursa’dan 400 km Çanakkale’den ise 450 km kadardı. Yeni yolda kısalma sonrası artık iki güzergahın eşitlendiğini düşünebiliriz. Dolayısıyla iki güzergahın bu yönüyle bir farkı yok. Ben özellikle İstanbul’un Avrupa yakasında oturanların Çanakkale ve kısmen de Küçükkuyu’ya kadar olan seyahatlerinde zorunlu olan Trakya güzergahını kullanımının yeni dönemde Küçükkuyu-Altınoluk-Akçay dahil Edremit’e kadar doğru tercih olacağını düşünüyorum. Edremit’ten sonraki Burhaniye- Göcek-Ayvalık-Sarımsaklı-Altınova- Dikili-Bergama-Aliağa seyahatleri için hangi güzergahtan gelindiğine bakılmaksızın tek seçenek var. Ben, Avrupa yakasında oturanlar için tüm bu noktalara gidişlerde de Trakya hattını öneriyorum. 

Otobüsler için durum ne? 

İstanbul Anadolu yakasından Edremit ve sonrasına yapılacak seyahatlerin Anadolu yakasından başlatılması doğru olabilir. Ancak Avrupa yakasından yapılacak seferler için artık Trakya güzergahı tercih edilmelidir. Bu güzergah otobüsçüleri, Kuzey Marmara Otoyolu'nun ve Yavuz Sultan Selim Köprüsünün zorunlu kullanımından kaynaklı geçiş ve akaryakıt tüketim maliyetleriyle zaman kayıplarından kurtaracağını unutmamalılar.

Zaman içinde yolcular da Trakya güzergahlı seferlere alışacak ve hatta bunu tercih de edecektir. 

İleri de bu güzergah kullanımları Çanakkale Köprüsü sonrasında Çanakkale-Balıkesir bölgesinde yapılacak yeni yollara göre şekillenecektir. Bu da muhtemelen Trakya kullanımının cazibesini arttıracaktır. ■

Yorumlar (0)
banner117
15
açık
banner159