Balkonda düşünmek!

Bilim adamlarından bazıları toplumların gelişmesini coğrafi nedenlere bağlıyorlar. İklim, ırk gibi özellikler nedeniyle bazı toplumların ilerlediklerini, bazılarının geri kaldığını söylerler. 

Bu teori doğru olsaydı, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Batı ve Doğu Almanya’nın ilerlemesinin de aynı olması beklenirdi. Oysa genetik ve coğrafi olarak birbirleriyle tıpa tıp aynı özelliklere sahip bu iki toplum, ayrıldıktan 45 yıl sonra birbirleriyle kıyaslanmayacak kadar farklı seviyelerde oldular. 

Sektörel bir yayın organında yazılan her konu direk olarak  o sektörü ilgilendirmemeli mi?

Yoksa dünya ve ülke çapındaki tarihsel süreci görmek ve takip etmek sektöre bir fayda sağlar mı?

Doğru ve kalıcı çözümler üretebilmek, ancak tarihsel süreci çok iyi irdeleyip doğru dersler çıkarabilmekle, geçmişte yapılan hataları tekrar etmeyerek ilerlemekle mümkündür.

Ülke yönetimleri için olan bu durum, şirket ve hatta spor kulüpleri için  bile geçerlidir.

Teknoloji her ne kadar gelişse de çekirdek yönetim düşüncesine,üç aşağı beş yukarı her zaman aynı kurallar gereklidir.

Ülkemizde sıklıkla yaşanılan kriz dönemleri yüksek maliyetler bu sektörü fazla etkiliyor.

Çok iyi para kazanılan dönemler olduğu gibi akabinde çok kötü dönemler yaşanabiliyor. 

Allaha şükür bugünlerde, şartlar gereği artık yıkıcı fiyat rekabetçi yapılmıyor. Çünkü buna kimsenin halinin kaldığına inanmıyorum.

Mücbir sebepler yüzünden böyle oldu. “açlık Sofuluğu bozar” diye bir laf var galiba bunun sonucu olarak fiyat rekabeti yapılamaz bir döneme gelindi. Bu durumun iyi günlerde de devam edeceği inancını taşıyorum.

Ülkemizde şehirlerarası ve turizm  piyasasında Pandemi yüzünden geçtiğimiz dönemde otobüs üretim adetleri satış adetleri istenilen seviyede olmadı.

Bir takım tedarik eksikleri yüzünden böyle olduğu söylense bile zaten aktif olarak çalışılmayan dönemlerde üretim olsa bile bu adetlerin satılanayacağı çok aşikar görünmekteydi. Ancak bu sadece pazarın ihtiyaçlarını bir nebze ileriye ötelemeden ibaret bir durumdur. 

İşlerin açılması piyasaların düzelmesi ile eskiyen araçlarla efektif işler yapılamayacağı görüldüğü için hızlı bir otobüs talebi oluştu.
piyasaya gelen bu canlılık yeni araç kadar ikinci el piyasasına da etki etti.

Bizim sektörümüzde eskiyi değerlendiremediğinizde yeni bir araç almak çok mümkün olmadığı herkesçe bilinir.

Geçmiş dönemlerde kurumsal şirketler ve ikinci el pazarına girerek kendileri yönetmek istediler ama çok başarılı olamadılar. piyasanın kuralları şirket kuralları ile bu alanda çok örtüşmüyor.

Ekolojik dengedeki gibi besin zinciri gibi düşünülmeli, tekelci zihniyetten ziyade, pazarın paylaşımı, efektif doğru olarak yapıldığında tedarikçi, üretici, tüketici, ikinci elciler ve finansörlerin hepsini bir araya gelmesiyle sağlıklı bir yapı oluşabilir.

Otobüs sektörü geçtiğimiz dönemde her alanda oldukça tecrübe kazandı. Başta doğaçlama gelişen sektör, artık kanunu, kuralları ve belge düzeni olan devasa bir alan haline geldi.

Bu alandaki kazanımların kaybedilmemesi için sektördeki her seviyede ve her alandaki herkesin daha özenli ve kurallara riayet eden bir düşünce ile kabul ve uyguluyor olması gerekiyor.

Burada büyümenin yanı sıra gelişme, karlı ve doğru yatırımlar için dayanışma da gerektiriyor.

Bunların hepsini yakın zamanda elde edilmesi dileğimizdir.

Ülkemizde her alanda olduğu gibi bu bizim sektörümüzde de bize imkan dağlayan en büyük unsur, bugünlerde 99. yılını kutladığımız cumhuriyetimizdir.

Cumhuriyetin kuruluşunda emeği geçen başta yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere herkese minnet ve şükranlarımızı sunuyorum.

Yüzyıl, çalkantılı bir bölge ve dönemlerde ayakta kalmanın yanısıra sürekli büyüyen ve gelişen bir ülke olmak kolay değildir ve çok değerlidir.

Gerek insan potansiyeli gerekse yerüstü ve yeraltı kaynaklarıyla bu ülke çok büyük bir ülkedir.

Aynı şekilde bizim milletimizde çok büyük bir millettir. Binlerce yıldır yönetim tecrübesi olan ve esaret altında yaşamamış özel bir millettir.

Sahip olduklarımızın farkında olalım ve bu bilinçle daha iyiyi hedefleyelim,
hem birey olarak, hem sektör olarak, hemde ülke olarak çok daha iyi günleri görmek arzusuyla….

Hepimizin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun… ■